Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Özal'ın Özel Kalem Müdürü konuştu

        8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Başbakanlık döneminde Özel Kalem Müdürlüğü görevini yürüten ve Bağımsız Elazığ Milletvekili Feyzi İşbaşaran, Özal'ın ölümü ile ilgili soruşturma çerçevesinde Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hüseyin Görüşen'in kendisini yarın tanık olarak Ankara Emniyeti vasıtasıyla davet ettiğini belirterek, ''Gerçeğe ve yasalara uygun olarak tebligat yapılmasını istediği için'' başsavcının tebligatını iade ettiğini bildirdi.

        ''Başsavcı'nın belirtiği gün ve saatte Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğine gitmeyeceğini'' ifade eden İşbaşaran, ''Elbette tanık olarak ifade vereceğim. Gerçeğe ve yasalara uygun olarak tebligat alırsam tabii'' dedi.

        İşbaşaran, yaptığı yazılı açıklamada, Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Sayın Hüseyin Görüşen'in kendisine tanık olarak Ankara Emniyeti vasıtası ile ''Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğimizin 2010/662 soruşturma dosyası ile 17 Nisan 1993 tarihinde ölen 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümü ile ilgili soruşturma yapıldığından, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Özel Kalem Müdürü olan Feyzi İşbaşaran'ın tanık olarak ifadesi alınacağından, 5271 sayılı CMK'nın 251/6 maddesi gereğince 18 Ekim 2010 günü saat 10.00'da Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğimizde hazır bulunması için kendisine gerekli tebligatın yapılması hususunda gereği rica olunur'' şeklinde daveti bulunduğunu bildirdi.

        Kendisinin 20 Ekim 1991 seçimlerinden 2 ay önce Cumhurbaşkanı danışmanlığından istifa ettiğini, 20 Ekim 1991'de İstanbul Milletvekili olarak seçildiğini ve 19. Dönem milletvekilliğinin Aralık 1995'e kadar sürdüğünü anlatan İşbaşaran, şunları kaydetti:

        ''Ben Cumhurbaşkanı Özal'ın cumhurbaşkanlığı döneminde Özel Kalem Müdürlüğü yapmadım. Benim Özel Kalem Müdürlüğüm Merhum Özal'ın Başbakanlığı dönemidir. Halen TBMM'de Elazığ Bağımsız Milletvekili olarak görevimi sürdürmekteyim.

        Yukarıda açıkladığım sebeplerden, sayın Başsavcının tebligatını iade ettim. Gerçeğe ve yasalara uygun olarak tebligatın yapılmasını istedim ve bekliyorum. Elbette tanık olarak ifade vereceğim. Dediğim gibi gerçeğe ve yasalara uygun olarak tebligat alırsam tabii. Bu nedenle Sayın Başsavcının belirttiği gün ve saatte Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğine gitmeyeceğim.

        Suikasta uğrayan merhum Özal'ın daha sonra şüpheli ölümünün bu kadar basit bir hazırlık soruşturması ile çözülemeyeceğine kanaat getirdim. Sayın Başsavcının bana tebligat gönderdiğini aynı gün sabah 10.00'da internet haber sayfalarından okudum, öğleden sonra 16.00'da da bana tebligat geldi. Bu, şu anlama geliyor; sayın Başsavcılığa vereceğim bilgiler ben adliyeden çıkar çıkmaz medyada demektir. Bu soruşturmanın magazinleşmesini istemiyorum. Gerçekten çözüme kavuşsun istiyorum.

        Bu yöntemle olmayacağını anladım. Teklifim, devleti oluşturan organlar, yöntem üzerinde karar vermeli. Özel yetkili mahkeme kurulmalı. Tanıklık yapacak kişilerin vereceği bilgiler en az 20 yıl açıklanmayacağına dair garanti verilmeli. Bu yapılmazsa konu bir kez daha kapanmış olacak.''

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ