Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Siyaset Türkler Antarktika'ya üs kurmalı mı?

        ÖZLEM YILMAZ (AHT)

        Denizci Osman Atasoy ve Sibel Karasu'nun Uzaklar II adlı yatla yaptıkları seyahatte Türk bayrağını Antarktika'ya dikmelerinin ardından Antarktika'ya Türk üssünün kurulması gündeme geldi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Ocak 2013'te sözkonusu projeyi desteklediğini açıkladı. TAKBAM'ın (Antarktika Kutup Bilimsel Araştırmalar Derneği) da bu konuda devlet düzeyinde girişimleri oldu. Tüm dünya Antarktika'nın doğal kaynaklarına gözünü çevirmişken, Türkler Antarktika'ya üs kurmalı mı? İşte görüşler....

        "ÜS KURULURSA BEN BİLE GİDİP ORADA GÖREV ALMAK İSTERİM"

        Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu (Meteoroloji ve Afet Yönetimi Uzmanı): "Bilimsel bir üs kurulması gerekiyor, bir üs kurulunca önce meteorolojik gözlemlerle işe başlanıyor. Öyle bir iş olsa, orada Türkiye'nin üssü kurulsa, ben bile gidip orada görev almak isterim. Türkiye uzaya uydu gönderiyor, Türkiye'nin kutba da şüphesiz gitmesi lazım. Orada öncelikle bilimsel araştırmaları sürdürmek esas. Orada iklim değişikliği başta olmak üzere pek çok araştırma yapılabilir. Öncelikle iklim değişikliği araştırılıyor, sonra kapsam genişliyor."

        "BU BİR GÜÇ GÖSTERİSİDİR, TÜRKİYE DE ORADA OLMALIDIR"

        Orhan Kural (Gezgin, gezi romanı yazarı, İTÜ Maden Mühendisliği Fakültesi Bölüm Başkanı): "Orada bazı ülkeler bir üs kurup o bölgede bayraklarını dalgalandırıyorlar. Brezilya, Amerika, Rusya gibi ülkeler, bunlardan birkaçı. Orada yaşam yok, sadece belli zamanlarda gidiliyor. Bir süre kalınıp dönülüyor. Bu bir güç gösterisidir. Türkiye de orada olmalıdır. 'Türkiye burada var' demek, bilimsel araştırmalar için de önemlidir. Antraktika'ya gemilerle gidilip dönülüyor artık. 'Burada Türk bölgesi var' demek bile Türkiye'nin gücü açısından önemli bir adımdır. Türkiye artık o güce ulaşmalıdır, bunun yapılması gerekir. Türkiye için prestij meselesidir. Ben hep üzülüyordum, niye Türkiye'nin adı geçmesin orada diye. Buzulların içindeki hava kabarcıklarında yapılan analizler dahi, dünyanın geleceği için çok önemli ipuçları veriyor. Türkiye'nin de bu araştırmalar içinde yer alması gerektiğini düşünüyorum."

        "DÜNYADA SU KAYNAKLARI TÜKENECEK, TÜRKİYE ANTARKTİKA'DA YERİNİ ALMALI"

        Prof. Dr. İlhan Avcı (Hidrolik ve Su Kaynakları Uzmanı) : "Küresel ölçekte içi boş veya dolu orada olmak gerekir. Rezerv olarak değerlendirmek gerekiyorsa orada olmamız içinde bulunduğumuz şartların bir gereğidir. Uzun dönemde dünyada zaten su kaynakları tükenecek. Çember çok hızlı bir şekilde daralıyor. Herkes gelecek nesillerini güven altına almak açısından nerede su varsa orada olmak durumunda. Ama ağırlıklı olarak çok büyük bir potansiyel olan Antarktika'da bir üssümüz olması gerekir. Zaten dünyadaki tatlı su kaynaklarının yüzde 97'ye varan bölümü buzullarda, Antarktika'da, dolayısıyla bu üssün ne anlama geldiği çok açık gözüküyor. Türkiye de, mutlaka orada yerini almalı."

        "DOĞRU BİR DÜŞÜNCE"

        Mehmet Şandır (MHP Grup Başkanvekili): "Türkiye'nin orada üs kurması doğru bir düşünce. Antarktika zaten şu an kimsenin egemenliğinde olmayan bir toprak parçası. Türkiye Cumuhriyeti'nin gücü yetiyorsa, orada bir üs kurulması geleceğimiz açısından faydalı olabilir. Bizim de bir iddiamızın olması açısından da önemlidir. Bakan Yıldırım, 'Böyle bir üs kurabiliriz' diyorsa, onu desteklemek gerekir diye düşünüyorum."

        "DÜNYANIN HER YERİNDE TÜRKLERİN TANINMASI LAZIM"

        Hayrettin Karaca (TEMA Vakfı Onursal Başkanı): "Dünyanın her yerinden Türklerin tanınması lazım. Ben bu projeden dolayı çaba sarfedenleri kutluyorum, tebrik ediyorum. Antarktika'ya Türk üssü önemlidir, o da bir başarıdır. Bunu her ülke yapmıyor. Türkiye bu aşamaya gelmiş, gurur verici."

        "KITA'YA GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERİN YOĞUN İLGİSİ VAR"

        Prof. Dr. Kemal Başlar (Güvenlik Bilimleri Fakültesi ve Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi): "Dünyanın yüzde 10'unun bir avuç devlet tarafından paylaşılmasını doğru bulmayan kimi devletler, Birleşmiş Milletler'in (BM) kurulmasının ardından buzullar ülkesinin hukuki rejimini tartışmaya açtılar. Malezya'nın da dahil bulunduğu özellikle İslam ülkeleri bloğu ile Afrika ülkeleri Antarktika'nın 'insanlığın ortak mirası' olması gerektiği hususunda eleştirilerini bugün de sürdürmekteler. 1980'li yıllarda mevcut statükoyu BM çatısı altında değiştirmeye güç yetiremeyen devletler, Antarktika'da yürüttükleri bilimsel araştırmalar ve üsleri vasıtasıyla Kıta'da 'Ben varım' diyor ve Kıta'nın yönetiminde yer almak istiyorlar. Özellikle 2000'li yılların başından itibaren Kıta'ya gelişmekte olan ülkelerin yoğun bir ilgisi var. Bu ilginin nedenleri var: Birincisi Kıta'nın sahip olduğu doğal kaynakların işletmeye açılması halinde oluşacak paylaşımdan pay almak. Çin ve Hindistan'ın bu bağlamda geliştirdikleri stratejileri bulunuyor. İkincisi, siyasi olarak Antarktika'nın yönetimini gelişmiş ülkelere bırakmamak düşüncesi var. Üçüncüsü, Kıta'da üssü olan devletler tarafından yürütülen gizli araştırma ve deneylerin içeriği hakkında bilgi sahibi olmak isteği, dördüncüsü ise siyasi nedenlerle açıklanabilir."

        "ORADA BİZ NE ARAŞTIRMASI YAPACAĞIZ?"

        Mehmet Yaşin (Gezgin, yazar): "Antarktika'daki üsler, bilimsel üsler. Eğer biz oradaki bilimsel araştırmaları becerebileceksek ve kendimizi o yetenekte görüyorsak tabi ki üs kurmalılar. Ama ben Türkiye'nin henüz o aşamaya geldiğine çok ihtimal vermiyorum. Yani sadece üs kurmak için oraya soğuğa dayanıklı bir baraka kurulacaksa buna 'üs' denmez de 'Türkiye'nin barakası' denir. Onun için de oraya ne kurulacak, orada hangi araştırmalar yapılacak, nedir ne değildir, bunların hepsinin net bir şekilde açıklığa kavuşturulup önce vatandaşı, sonra dünyayı ikna edip üs kurmakta yarar var. Gerçekten amaç bilimsel araştırmaysa tabi ki yarar vardır. Orası da dünyanın bir parçası, tabi ki bizim de orada olmamızda sakınca yok, ama yarar var mı onu bilemiyorum. Orada biz ne araştırması yapacağız, Türkiye'de kaç kişi Antarktika kıtasındaki araştırmaların ne amaçla yapıldığını biliyor, onun için de gidip oraya Türk bayrağı asalım demekle olmaz, daha ciddi yaklaşmak lazım."

        "ASKERİ ÜSSE HAYIR, BİLİMSEL ÜS İSE EVET"

        Prof. Dr. Celal Şengör: "Türkler Antarktika'ya kesinlikle üs kurmalı. Ancak biz o fırsatı çok önce kaçırdık. Bildiğim kadarıyla, Biz Antarktika Anlaşması'na göre belli bir tarihe kadar oradan belli bir yer alma iddiasında bulunmalıydık, bulunmadık. Evet, üs kurmalıyız. Ancak bu üssü kimin toprağına dikeceğiz ve hangi amaçla? Askeri üsse hayır, bilimsel üsse evet."

        "TÜRKİYE'NİN ORAYA ÜS KURMASI, SEMBOLİK BİR ANLAM TAŞIR"

        Doç. Dr. Birol Akgün (Necmettin Erbakan Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi) : "Türkiye'nin uzay teknolojisi gibi sınırlı sayıdaki ülkenin hakim olduğu alanlarda ciddi girişimlerde bulunduğunu görüyoruz. Dünya siyasetinde etkili olmak isteyen aktörler, kendi açısından önemli yerlerde bayrak dalgalandırmak ya da kendi güçlerini göstermek isterler. Dünyanın ortak değerleri bir yana, oradaki maden kaynaklarının nasıl paylaştırılacağı konusunda bir uluslarası hukuk oluşturulmamıştır. Bu anlamda Türkiye'den birilerinin oraya üs kurması sembolik bir anlam taşır. Uzun dönemde Türkiye'nin oradaki kaynaklardan faydalanıp faydalanamayacağına siyasiler karar verecektir. Üsk kurulması elbette bizi gururlandırır, onurlandırır. Türkiye'nin hedeflerini de göstermiş olur, ama fazla abartmamak gerekir."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ