Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Yaşam konforu sunan ameliyat yöntemi

        Kısa bağırsak sendromu hastalığının tedavi edilmemesi hastanın yaşamını tehdit eden önemli bir sağlık sorunu olarak görülüyor. Bu sorunda hastanın bağırsaklarının önemli bir bölümü farklı nedenlere bağlı olarak alındığı için hastalar damardan beslenmek zorunda kalıyor. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Okan Erdoğan, “İlk kez 2003 yılında ABD’de tanımlanmış bir yöntem olan incebağırsak uzatma ameliyatları, genellikle çocukluk döneminde ortaya çıkan soruna bağlı olarak çocuk hastalara uygulanmaya başlanmıştı. Günümüzde de dünyada bu hastalık grubunda bulunan kişilerin yüzde 90’ı çocukluk çağında” diyor.

        DAMARDAN BESLENME ZORUNLULUĞU

        REKLAM

        Gazete Habertürk'ten Ceyda Erenoğlu'nun haberine göre; bu ameliyatlar sayesinde Türkiye’de sadece çocuklar değil yetişkinler de ikinci yaşamlarına kavuşuyor. Kısa bağırsak sendromu sorunu, bağırsak nakli gerekmeden hastanın kendi bağırsak dokusu kullanılarak cerrahi olarak ortadan kaldırılıyor ve hastalar yaşamlarına sağlıklı şekilde devam edebiliyor. Bağırsak uzatma ya da nakil yöntemiyle çözüme gidilmemesi halindeyse hastanın yaşamını kaybedebileceği belirtiliyor. Kısa bağırsak sendromu, 3 temel seçenekle tedavi ediliyor. Bunların ilkinin hastaların damardan beslenerek yaşatılması olduğu belirtiliyor. Bu yapılırken genellikle boyun bölgesindeki büyük damarlardan birine bir kateter yerleştiriliyor ve hastanın günlük kaloriyle gerekli olan karbonhidrat, yağ, protein ve sıvı gibi temel besin ihtiyaçları eser elementlerle gideriliyor. Bu tedavi, hastanın 5-10 yıl gibi uzun süre hayatta kalmasını sağlayacak bir yöntem olmadığı için işlem, diğer yöntemler için basamak olarak kullanılıyor.

        FARKLI BİR SEÇENEK: BAĞIRSAK NAKLİ

        Bu hastalara uygulanan tedavi seçeneklerinden bir diğerinin de kadavradan alınan organla yapılan incebağırsak nakli olduğu belirtiliyor. Günümüzde kısa bağırsak sendromu sorunuyla karşı karşıya olan hastalar için en etkin tedavi yöntemiyse 2003 yılından bu yana uygulanmakta olan bağırsak uzatma ameliyatları olarak görülüyor. Cerrahide hastanın kendi bağırsağı kullanılarak özel tekniklerle yaşamını devam ettirmesine engel teşkil eden kısa bağırsaklar uzatılabiliyor. Ameliyat, başka bir ek tedavi ve hastanın hastaneye sık yatışını gerektirmeyecek şekilde gerçekleştiriliyor. Kısa bağırsaklar, kişinin kendi dokusu kullanılarak uzatıldığı için immün sistemin baskılanmasına yönelik herhangi bir müdahale gerekmiyor. İleride, sorunun başka bir nedenle tekrarlaması durumundaysa yeni bir ameliyat uygulanmasında sakınca bulunmuyor. Cerrahinin hastalar için son derece konforlu sonuçları olduğu ve cerrahi geçiren hastaların yaşamlarına sağlıklı şekilde devam edebildikleri belirtiliyor.

        REKLAM

        KALP-DAMAR SORUNU YAŞAYANLARA KAN SULANDIRICI

        Kısa bağırsak sendromlu hastaların bazılarında hastalığın nedeni damar sertliği olduğu için bu hastaların da kalp-damar sorunu yaşayanlar gibi cerrahi sonrası bir süre kan sulandırıcı ilaç kullanmaları gerekebiliyor. Kalp damarlarında stent bulunan hastalarsa yaşamları boyunca kan sulandırıcı ilaç kullanmak zorunda kalıyor. Eğer sorun farklı bir nedene bağlıysa ve damar sertliği sorunu yoksa hastanın ilaç kullanması gerekmiyor.

        CERRAHİ SONRASI 3 HAFTA SIVIYLA BESLENME

        İşlem sırasında bağırsak çapı daraltıldığı için hastaların ameliyattan sonraki 3 hafta sıvıyla beslenmesi gerekiyor. Bu noktada sıvı ağırlıklı özel mamalar kullanılıyor, aralıklı kontroller yapılıyor, hastaların bazılarının hastane yatışı ve bakımı gerekebiliyor. 3’üncü ayın sonunda her gıda yenilebilir hale geliyor. Vücudun ve bağırsağın yeni duruma adaptasyonu için en az 3 aya ihtiyaç duyuluyor.

        REKLAM

        BAĞIRSAKLAR AKORDEON YÖNTEMİYLE UZATILIYOR

        Cerrahi sırasında bağırsağın kanlanması hiç bozulmuyor ve bağırsağa ardışık kesiler yapılıyor. Burada hedefin bağırsak çapının yüzde 50 oranında daraltılması olduğu belirtiliyor. Lümen yani bağırsak çapı daraldığında, gıdaların bağırsak duvarıyla temas süresi artıyor ve bu sayede emilim mümkün hale geliyor. Bu işlemin bir başka katkısının da hastanın sürekli gelişebilecek tuvalet ihtiyacını ortadan kaldırması olduğu belirtiliyor. Bağırsakların akordeon gibi uzatılarak hasta için gerekli uzunluk ve boyuta getirilmesiyle kişi hem sağlığına kavuşmuş hem de yaşam konforuna sahip olmuş oluyor. Burada en önemli amacın, hastaların önemli bir bölümünün damardan beslenmeye gerek kalmadan sağlıklarına kavuşmaları olduğu belirtiliyor. Uygulanan cerrahinin sonucunda, hasta, her sağlıklı birey gibi ağızdan beslenebilir hale geliyor. Ameliyat, yalnızca hastanın kendi bağırsak dokusu kullanılarak gerçekleştirildiği için vücudun kendini onarmasına ve bir süre sonra kalınbağırsağın daha etkin hale gelmesine yardımcı oluyor.

        REKLAM

        ÇOKLU ORGAN YETMEZLİĞİ

        Kısa bağırsak sendromlu hastalarda ciddi sıvı kayıpları oluştuğu için bu durumda eğer kaybedilen sıvı vücuda geri kazandırılmazsa ortaya böbrek yetmezliği sorunu çıkabiliyor. Hastalarda iyi beslenememe sorunlarına bağlı olarak karaciğer yetmezliği de görülüyor. Vücudun yeterli miktarda besin alamaması nedeniyle bağışıklık sistemi bundan olumsuz etkileniyor ve çok küçük enfeksiyonlar bile hastanın yaşamını tehdit edebiliyor.

        8-10 SAAT İÇİNDE MÜDAHALE ŞART

        İncebağırsak damarlarındaki sorun eğer erken dönemde yakalanır ve damardaki problem ortadan kaldırılırsa, bağırsak kangren olmuyor ve işlevini kaybetmediği için hastanın yaşamı kurtulabiliyor. Bu hasta grubunun yüzde 75-80’lik oranı acil servise başvuruyor ve sorunun teşhisine kadar geçen sürede bağırsaktaki nektoz oturduğundan hastalar için yapılabilecek çok şey bulunmuyor. Bu nedenle hastaya sorunun ortaya çıktığı andan itibaren en geç 8-10 saat içerisinde müdahale edilmesi ve tanının konulmasının ardından tedaviye hemen başlanması gerekiyor. Bu sürenin geçirilmesi halinde bağırsakta geri dönüşü olamayan kangren gelişebiliyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ