Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Pazar Bir Megastar’ın evliliği

        GİZEM SEVİNÇ SELVİ / HABERTÜRK PAZAR

        Elif Dağdeviren “O aklı, kişiliği ve kendi olduğu, kendine gerçekten saygı duyabildiği için bir süperstar. Bir defa dokundunuz mu büyüsüne, bir daha yitirmeksizin kapılırsınız” sözleriyle anlatmış onu. Sözlerin muhatabı Tarkan, yaşanan aşk ise dillere destan... Konumuz, Tarkan’ın bir haftadır konuştuğumuz evliliği. Daha doğrusu medyaya, sokağa bakınca adeta şöyle bir uğultu yükselmesi: “Bir türlü ikna olamadık canım bu evliliğe.”

        Eee ama normal... Çınarcık’ta sahneye kırmızı saten papyon takarak çıktığı günlerden bugüne, Tarkan ne yapsa olay oldu. Yıllar önce, 17 yaşındayken başından bir nişanlılık geçtiği biliniyor. Gelin adayının adı Ayşen. Nikâhtan döndükleri dışındaysa elle tutulur bir bilgi yok. Şöhretle birlikte dillere düşen ilk sevgili Jülyet Dilge, yıl 1993. Dilge o vakit marjinal görünümüyle tanınan bir model, epey çekici bir kadın. 1998’de bir demecinde Tarkan’ı yıllar geçse de unutamadığını söylüyordu.

        Jülyet Dilge

        Ayrıca Megastar’ın nasıl da “çılgınlıklardan hoşlandığı”ndan dem vuruyor, sırf bu yüzden göbeğine ve burnuna piercing taktırdığından, saçlarını sıra dışı renklere boyattığından söz ediyordu. Bu ilişkinin ertesi olaylı olmuştu. Dilge, ayrıldıktan sonra “Onun yanında donsuz dolaşıyordum. Çünkü öyle istiyordu” sözleriyle ve verdiği çıplak pozlarla Tarkan’ı kızdırdı, tepki topladı.

        Tarkan ve Elif Dağdeviren

        BÜYÜK AŞK: ELİF DAĞDEVİREN

        Bu gençlik ateşinin ardından ayakları yese basan bir hikâye başlıyor. Büyük aşk, gazeteci Elif Dağdeviren! Her şey bir röportajla başlıyor ve aynı şekilde bir röportaj yüzünden sona eriyor. Bir rivayete göre o dönem bir dergi için hazırladığı özel Tarkan dosyası için günlerce uykusuz kalan Dağdeviren yorgunluktan hastanelik olunca, Megastar hastaneye bir çiçek gönderiyor ve olanlar oluyor... Ayrılıktan yıllar sonra konuşan Elif Dağdeviren, asıl yorgunluğu bu aşk sırasında yaşadığını anlattı: “Çok parçaladılar beni. Hem av hem avcı. Hakikaten şizofrenik bir dönemdi ve yeniden bir hayat kurmak zorunda kaldım.” Ayrılık sebepleri, Tarkan’ın Elif’le birlikte olmasına rağmen Amica Dergisi’ne “Hayatımda hiç âşık olmadım” gibi bir açıklama yapmış olması. Bunun üzerine Dağdeviren, New York’a telefon açarak ilişkiyi bitirdiğini söylüyor. Tarkan’ın “Şımarık” albümündeki “İkimizin Yerine”sini, Sezen Aksu’nun onlar için yaptığı söylenir. Ayrılık sorularına Tarkan, “Gurur sandığım aslında ümitsizliğimdi” diyerek cevap vermektedir. Tarkan bu aşkın acısını atlatabilmek için İstanbul Arnavutköy’de, Dağdeviren’le paylaştıkları evden taşınır...

        O İDDİALAR

        Gelelim Megastar’ın 2001’de başlayıp 2008’de sona eren en sansasyonel ilişkisine. Avukat ve şimdilerin kitesörfçüsü Bilge Öztürk, Tarkan’ın en uzun süre birlikte olduğu kadın. 7 yıl süren aşkın gerçek mi göstermelik mi olduğu hep tartışıldı. Kimileri, Tarkan’ın “gay” söylentilerinden kurtulmak için Öztürk’le göründüğünü öne sürdü, hatta daha da ileri giderek düzenli para ödediğini iddia etti. Peki bu iddialar nereden çıktı? Zira taze evliliğe de “göstermelik” yakıştırması yapan veya Tarkan’ın sadece çocuk sahibi olmak için evlendiğini düşünenlerin sayısı az değil. Hikâye şu: Hızla yükselen Tarkan, ev arkadaşı ve şöhretindeki payı yadsınamayacak menajeri Alpay Aydın’la yollarını ayırmaya karar verir. Terk edilen Aydın’ın intikamı, Tarkan’ın “gay” olduğu iddialarını gündeme getirmektir. Başka iddialara göre, ex-menajer, Tarkan’ın şöhreti arttıkça uzaklaşmasını hazmedememiş, para istemiş, “Bana bir şey yapmaya kalkarsanız fotoğraflar medyada patlar” sözleriyle de şantaj yapmıştır. Elbette hayatının nereye akacağına dedikodular değil Tarkan karar verir. Ama o Megastar; merak edilir. Yeni şarkıları, evliliğinin istikbali, gelinin hamile olduğu iddiaları da uzun süre gündemde kalır. Bize de bir süperstarın sesinden, “Bizim için fark etmez, sen mutlu ol ne olur” demek düşer.

        GELİNLİK BİR HAFTADA TESLİM EDİLDİ

        Gelinlikten söz etmemek olmaz. Ses getiren püsküllü gelinliğin tasarımcısı Zeynep Erdoğan’a sorduk, bakın neler söyledi: “Dilek Pınar yaz koleksiyonumuzda olan bu parçayı Gizia Gate’te beğenmiş. Bazı değişikliklerle bedenine uygun olarak yeniden yapıldı. Sipariş mağazada verildiği için bana da sürpriz oldu. Acil bir siparişti, elbise 1 haftada provaları da yapılarak teslim edildi. Dik yakalı ve önü kapalı gece elbiseleri modern ve asil duruyor. Kesimi ve zarif işlemeleriyle tam bir retro gelinlik.”

        Özlem Çakır: “Gelinin Tarkan’ın omuzuna elini koyduğu fotoğrafta aitlik duygusu vurgulanmaya çalışılmış olsa da Tarkan’ın geline eliyle dokunmadığını ya da belini kavramadığını görüyoruz. Aynı fotoğrafta gelinin gözlerinin içi gülmüyor. Mutluluk yerine bakışlarda bir tereddüt var sanki. Aynı fotoğrafta Tarkan da samimi ve içten bir his uyandırmıyor"

        UZMAN GÖZÜYLE: BİRBİRİNDEN KOPUK

        Tarkan’ın beklenmedik evliliği kadar, basını tongaya düşürmesi de konuşuldu. Ve o fotoğraflar tabii... Tarkan’ın bahçedeki sümbüllerle bir örnek mor mendili, Pınar Dilek’in gelinliği... Peki ilk bakışta kocaman gülümsemeleriyle çok mutlu bir tablo çizen çiftin Almanya’daki düğünden önce İstanbul’da kıyılan nikâh fotoğrafları neler anlatıyor? Beden dili konusunda uzman olan eski Uluslararası İmaj Danışmanları Derneği Başkanı, imaj ve iletişim danışmanı Özlem Çakır’a sorduk. Çakır, çifte mutluluklar dileyerek başladı: “Aralarında birbirine âşık bir çiftin beden dili yok. Bedenleri birbirinden kopuk. Gelinin sırtının Tarkan’a dönük olduğu fotoğrafta bedenlerinin farklı yönlere bakıyor olması, Tarkan’ın gelinin elini kavrayarak-sahiplenerek değil de gevşek tutması, bakışlarının da farklı yönde olması kopukluğu bize gösteriyor...” Ve son fotoğraf... Özlem Çakır, yeni evlilerin bedenlerinin birbirine değdiği kare için de nuh diyor peygamber demiyor: “Yine aralarında bir tutku ya da iletişim; gelinin bakışlarında sevinç ve mutluluk yok. Yüz ifadesi donuk. Gözlerde tereddüt, hatta hüzün var. Bu fotoğrafta Tarkan’ın gülümsemesi de samimiyet hissi vermiyor. Göz kenarları ve dudak çevresi bu durumu ele veriyor. Bu fotoğraflar estetik, güzel ancak çok kurgulanmış duygusu yaratıyor.”

        GURBETÇİLİK PAYDASI

        Tarkan’ın eşi Dilek Pınar’ı çok az tanıyoruz. Hakkında bildiklerimiz; 1986’da Almanya’da doğduğu, nikâh fotoğraflarına bakılırsa hepimizinki gibi tipik bir Türk ailesine mensubiyeti ve hayranı olduğu Tarkan’la yıllar önce bir konser sırasında tanıştığı... Meğer 5 yıldan fazladır birliktelermiş. Yani ortak noktaları sevdikleri müzik, Tarkan’ın da Almanya doğumlu olması ve doğduğu 1972 yılından 1986’ya kadar orada yaşaması...

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ