Bu mu seçim!
Spor Genel Müdürlüğü bünyesindeki 54 federasyonun seçimi... Geçen hafta başladı. Aralık ayında sona erecek.
Peki durum ne? Batı cephesinde bir değişiklik yok. Aynı tas aynı hamam. Yine belli isimler başkan oluyor.
Şöyle ki... 54 başkan arasından... 48’i yine aday! Görünen o ki... En az 40’ı tekrar başkan seçilecek.
Aslında... Seçilecek kelimesi yanlış! Zaten çok önemli bölümü, “tek aday” olarak bu işe girdi. Karşılarına rakip çıkmadı. Çıkartılmadı! Çıkartılmayacak!
Spor Genel Müdürlüğü bünyesindeki tutarsızlıklar... Seçim yönetmeliğindeki saçmalıklar... Ve de her daim yapılan çeşitli cambazlıklar sonucu... Donanımlı isimlerin önü yine tıkandı.
Başkanlık koltuğu bazı kişilere yine altın tepsi ile sunulurken... Ülke sporuna yararlı olabilecek pek çok kişi... Bir kez daha dışlandı.
Haliyle merak ediyor insan, demokrasi adına yapılan bu seçimlerin... Acaba neresinde demokrasi var!
Spor Genel Müdürlüğü tarafından... Kanuna aykırı olarak yayınlanan yönetmelik yüzünden... Seçimlerin önemli bölümü başlamadan bitti.
Hatırlatayım: Herhangi 1 federasyona başkan adayı olacak 1 kişinin... Toplam delege sayısının yüzde 15’i oranında... İmza toplaması gerekiyordu. Bu yönetmelik... Kanuna aykırı olarak yürürlüğe sokuldu. Öyle ki bu yönde Danıştay kararı bile var. Ama ne yazar! Spor Genel Müdürlüğü’nün malum beyefendileri, birilerine yol açmak adına, kanuna aykırı bir işin altına imza attılar.
Bu çerçevede... Rio Olimpiyatları öncesi... Mevcut başkanların tamamına yakını... Mevcut delegelerin tamamına yakınından... İmzaları topladı. Nasıl mı? Rica, baskı, tatlı seyahat... Haliyle... Yeni aday olacak kişilerin tamamına yakınına... Hava kaldı!
İlk 5 gün içinde yapılan 20 seçimde... İstisnai durumlar dışında... Eski başkanların tamamına yakını... Koltuklarını korudular. Bundan sonraki tablo da... Aynı olacağa benziyor!
Gördüğünüz gibi... Ülke sporunun inim inim inlediği bir mecrada... İnsanlar koltuklarını sıkı sıkı koruyor!
Bir sorunu daha dile getireyim: Özellikle Valilik, Spor Genel Müdürlüğü ve İl Müdürlüğü bünyesindeki... Bazı işgüzarların... İşaret edilen adaylara oy verilmesi için... Tüm delegeler üzerinde baskı kurduğu... Dile getiriliyor. Bu konuda ciddi ve detaylı bilgiler var. İsimleri ve makamları bir duysanız, inanamazsınız... İnsanlar nasıl bu kadar gözlerini karartırlar, anlamak mümkün değil. Şimdilik şu kadarını söyleyeyim: Aman dikkat beyler... Herkes görevini yapsın. Her seçmen hür iradesi çerçevesinde oy kullansın. Seçimler daha fazla sulandırılmasın.
Bu arada... Güreş Federasyonu ile ilgili bir paragraf açayım. Biliyorsunuz, Güreş Federasyonu’nun şimdiki başkanı Musa Aydın... Musa Aydın’a daha önce “gel” denildi, geldi. Koltuğa oturdu. Oturtuldu... Şimdi ise, “git” deniliyor. Aydın da gidecek galiba! İlginç... Oysa, Rio’daki 8 madalyadan 5’i güreşçilerimizden gelmedi mi? Güreş Federasyonu, tüm federasyonlar arasında “En başarılı federasyon” seçilmedi mi! Ee o zaman... Madem er meydanındayız. Bu işler niye böyle oluyor! 13 Kasım’da yapılacak seçim öncesi... Musa Aydın’a bir çift sözüm var... Sayın Aydın... Niye hemen tuş oluyorsunuz. Kendinize... Camianıza... Saygı gereği... Ayakta kalmanız... Mücadele etmeniz... Pes etmemeniz... Gerekmez miydi? Yoksa... Öyle gelen, böyle gider mi diyorsunuz! Öte yandan... Musa Aydın’ın yerine Enis Erdem’in getirileceği belirtiliyor. Kimdir Enis Erdem? Bilmiyorum. İlk kez duydum. Ama araştırdım. Çok sayıda kişiye sordum. Bilen yok!
Son söz: Bizde bu ahbap-çavuş ilişkileri olduğu sürece... Yerimizde saymaya devam ederiz.
