Kılıç'la cok özel sohbet
Gençlik ve Spor Bakanı Sayın Akif Çağatay Kılıç ile geçen hafta sonu çok özel bir görüşme yaptım.
Ankara’da... Sayın Kılıç’ın makamında.
Tam bir sohbet havası içinde geçti bu özel görüşme... Çok samimi duygu ve düşüncelerle... Dolu dolu.
Son derece önemli mesajlar verdi Sayın Kılıç... Geniş bir yelpaze içerisinde pek çok konuya değindi. Yaptıklarını ve yapacaklarını ayrıntılı bir şekilde ifade etti.
Tekrarlamakta yarar görüyorum. Sohbet çerçevesi içinde geçti bu özel görüşme... Bu bakımdan konuşmalarımızın sadece ana hatlarını kaleme alıyorum.
Sayın Kılıç, federasyon seçimlerini geniş bir kapsamda değerlendirdi. Bir süre önce tamamlanan seçimlerle ilgili olarak çarpıcı konulara değindi. Pek çok federasyon başkanı ile yolların ayrıldığına dikkati çekti. Federasyonların tüm kurullarında yaşanan değişikliklerin çok daha büyük boyutlarda olduğunu vurguladı.
Ve tüm bunları rakamlarla ortaya koydu.
SEÇİMLERİ MASAYA YATIRDI
Kılıç, çok değerli bazı isimlerin yeni belirlenen yönetim kurullarında önemli görevlere geldiğinin de altını çizdi.
Spor kuruluşlarının her zaman devletin desteği ve denetimi altında olması gerektiğini kaydetti.
Tabii bu sohbet sırasında seçimlerin dışına da çıktı Sayın Bakan.
“Genç sporcuları yetiştirmek federasyonların değil, kulüplerin görevidir” dedi. Bu bağlamda izlenmekte olan yol haritasını da bildirdi. Kulüplere bugüne kadar her türlü desteğin sağlandığını ve bundan sonra da sağlanacağını söyledi.
Bu arada hemen bir parantez açayım. Sayın Bakan, futbolcu menajerlerinden, büyük kulüplerimizin borçlarına... Federasyonlarımızın başarı durumundan, sporcuların sıkıntılarına kadar... Her konu üzerinde ayrıntılı durdu.
Laf lafı açtı. Çok renkli ve sıcak bir ortam oluştu.
Konular birbirini takip etti. Ankara... Samsun... Futbol Federasyonu... Yayın ihalesi.
Sonuç olarak... Sayın Bakan her mesajında birlik ve beraberlik temasını işledi. El ele vererek her türlü sıkıntıyı gidereceğimizi işaret etti. Sporda asıl olanın dostluk ve kardeşlik olduğunu kaydetti. Bu zorlu platformda herkesin taşın altına elini sokması gerektiğini belirtti.
Vurgulamam gerekir mi bilmiyorum ama... Sohbetimizin hemen başında... “Amatör spora destek, bir basın mensubu olarak bizim görevimizdir. Bu bağlamda samimi eleştiri yapmak da, bizler için çok önemli bir görevdir” dedim.
BÜYÜK ANLAM TAŞIYORDU
Başarılı sporcuların yaşam hikayesini kaleme almaktan dolayı her zaman büyük mutluluk duyduğumu ve bundan sonra da duyacağımı kaydettim.
Düşüncelerimi net bir şekilde ortaya koydum. Hem de detaylı bir şekilde.
Sonunda bu güzel sohbet bitti.
Bana ayrılan zamanın çok üstüne çıkmıştık çünkü.
İçten duygularla veda ettim.
Elbette ki büyük anlam taşıyordu bu özel görüşme... Sayın Bakan’ın yoğun gündem içinde zamanını ayırması... Ankara’ya davet etmesi... Dile getirdiğim çeşitli eleştirileri en ince detayına kadar değerlendirmesi.
Güzel duygu ve düşüncelerdi elbet.
Sayın Kılıç’la en kısa zamanda çok daha geniş kapsamlı bir röportaj yapma isteği ile...
İlk uçakla İstanbul’a geri döndüm.
