Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Geçen gün bir haber sitesinde denk geldim; “20’li yaşlarınızın ortasında olduğunuzu gösteren davranışlar” adında bir liste sıralamışlar. Hemen yanında da “30’lu yaşlarınızın başında olduğunuzu gösteren alışkanlıklar” başlığı vardı.

        Gerçek yaşınızın, nüfus cüzdanında yazanla aynı olmadığına, asıl belirleyici faktörün, hissettiğiniz yaş olduğuna inananlardanım.

        Nitekim, iki liste de tam anlamıyla bana uymadı.

        Sanırım ayrı bir sıralamadayım.

        Madem başladık, tam olarak hangi yaş grubuna ait olduğundan emin olmadığım bir madde de benden gelsin.

        Özel günlerde, yakın çevrenizden aldığınız hediye paketlerinin içinden kitap çıkmasını istediğinizde bence artık erişkinsiniz.

        Yeni reşit olmuş haliniz, sizin bu talebinizi görüp, bu günleri de mi görecektim diye oturup ağlayabilir.

        Takılar, tokalar, ayakkabı ve çantalar, parfüm ve hatta konserler biletleri dururken, kala kala bir kitaba mı kaldım diye kendine acıyabilir. Evet aynen ona kaldınız. Sorun şu ki, ruhunuz, zihniniz ve fikriniz artık yerinde kalmak istiyor.

        “Oturaklaşma” adını verdiğimiz şey, sanıyorum tam olarak bu oluyor.

        TİRYAKİ OLAMIYORUZ

        İnanmayacaksanız ama Türkiye’de de güzel şeyler olabiliyor.

        Mesela Herkese Kitap Vakfı’nın her yıl geleneksel hale getirdiği Benden Sanat Kitap Hediye Günü.

        Tüm Türkiye’de yarın kutlanması ümit ediliyor. Çok basit aslında, bir kafede arkadaşınıza, eşinize, dostunuza, içecek bir şeyler ısmarladığınızı farz edip, bir kitap satın alıyor ve hediye ediyorsunuz.

        Ya da belki halihazırda sizde bulunan bir kitabı paketleyip, ona veriyorsunuz.

        Miniminnacık bir ihtimal ama, Türkiye’deki tüm okur yazarların Nisan sonuna kadar durmadan kitap okuduğunu düşünsenize.

        Kısa bir süre için bile olsa, dünyanın en çok okuyan ülkelerine yaklaşmamız olası.

        Hoş, yılda bir kere kitap okuyarak gelişmemiz mümkün değil ama ya kitaplardan hiç hoşlanmayan nicelerini, bu sayede alıştırırsak.

        Çok ilginç; sigara ya da alkolü bir kere kullanan, tiryaki olabiliyor.

        Ama bir kere kitap okuyanın bağımlı olması milyonda bir mümkün oluyor.

        Bazen düşünüyorum acaba, kitap kapaklarına, “çok okuyan erk en yaşta ölür”.

        Ya da “haftada bir kereden fazlası bünyeye zararlıdır” falan mı yazmak gerekiyor.

        Ancak böyle olursa, cazip olurmuş gibi geliyor.

        Benden Sana Kitap...

        Hani filmlerde olur ya, kahvede iyi bir haber alınır.

        “Herkese Benden Çay!” diye çoşkulu bir nara atılır. Kahvedeki herkes de sanki ilk defa içeceklermiş ya da “herkese benden, fazladan 10 yıl” denmiş gibi sevinirler ya, mesela, herkese benden kitap dendiğini düşünsenize. Muhtemelen suratlar düşer, homurdanma başlar.

        Muhtar işe el atar.

        İşte amaç da bu galiba; kitabın homurdanası bir obje olmadığını kanıtlamak. Yarın herkese benden tavşankanı birer kitap. Afiyet olsun!

        Diğer Yazılar