Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BIRAKIN Muhteşem Yüzyıl'ı falan, gelin daha ciddi konulara bakalım.

        Muhteşem Yüzyıl biter, Süper Yüzyıl başlar, Süper Yüzyıl biter, Acayip Yüzyıl başlar.

        Neler gördü bu topraklar, daha neler görecek.

        Biliyorsunuz, memleketin Güneydoğu sınırlarına Patriot füzeleri yerleştirilecek.

        Patriot dediğin savunma sistemi.

        Komşu ülkeye atıp da orayı hedef yapma kapasitesi yok.

        Tek amacı, bize füze müze atılırsa onu havada yakalayıp vurmak. Vursun ki, füze bizim topraklara düşmesin.

        Maksat evimizi korumak.

        Bunun için de NATO'dan yardım istedik.

        Çünkü etrafımızdaki kargaşaya rağmen, bizim Patriot'umuz yani "Vatansever"imiz yok.

        Hollanda'da var, bizde yok. Anlayın durumu.

        20 yıldır kimsenin aklına gelmemiş Patriot almak.

        Gerek olunca istiyoruz.

        Genelde de Alman Parlamentosu kıvırıyor, Hollanda'dan geliyor.

        Son olarak Hollanda'dan gelenlerin ne mal olduğunu yazmıştım, hatırlarsınız belki.

        Bilgisayar sistemleri arızalıydı. "Çalışacak mı acaba?" diye görmek için Türkiye'ye yollamışlardı.

        Şimdi yine Hollanda'dan gelecek. Artık tamir etmişlerdir inşallah.

        Biz kendimizi savunmak için Patroit konuşlandıracağız, çevremizdeki ülkelerde bir öfke.

        Başta Rusya ve İran, "Patriotları konuşlandırmayın" diyorlar.

        Haliyle kimse anlam veremiyor bu itiraza, "Yahu bu savunma sistemi. Size saldıracak halimiz yok ya" diyoruz ama dinleyen yok.

        "Ya Suriye bize füze atarsa, kendimizi nasıl koruyacağız?" diyoruz. Kulak asmıyorlar.

        Ben de düşünüp duruyorum, "Bu adamlar olası bir saldırıya karşı bizim savunma sistemi kurmamıza niye bu kadar karşı?" diye.

        Sonunda meseleyi çözdüm galiba.

        Biz bu Patriotları niye kuruyoruz?

        Suriye'den bize yönelik bir saldırıya karşı.

        Peki Suriye'nin Türkiye'ye bir füze saldırısı yapma ihtimali yüzde kaç?

        Yüzde 0'a yakın. Hem böyle bir kapasitesi yok, hem de böyle niyeti yok. Suriye'den bize zaman zaman top mermisi falan düşüyor ama Özgür Suriye Ordusu bizim sınırda olduğu için düşüyor. Patriot'un top mermilerini engellemesi zaten mümkün değil.

        Peki o zaman biz, bize füze atma ihtimali olmayan Suriye'ye karşı niye füze kalkanı istiyoruz?

        .....?

        İşte zurna tam burada "Zıııırt" diyor.

        Patriotlar Suriye'ye karşı kurulmuyorsa kime karşı kuruluyor?

        Bu sorunun şu an için bir yanıtı yok.

        Ama olası yanıtlar, bu savunma sisteminin Türkiye'ye kurulmasına karşı çıkanların kafasında şekilleniyor.

        Rusya ve İran, Patriotların Suriye'ye karşı kurulmadığını düşünüyorlar.

        Onlara göre bu Patriotlar başka bir şeye hazırlık.

        Büyük ihtimalle İran'a yönelik bir operasyon sonrası İran'ın vermesi muhtemel karşılık için bu füzeler getiriliyor.

        İsrail veya ABD, İran'ı vuracak.

        İran da buna karşılık İsrail'i ve Batı'yı hedef alacak. Tabii bu arada bizim Kürecik de İran'ın olası hedeflerinden biri olacak. Patriotlar İran'dan atılacak füzeleri durduracak.

        İran ve Rusya, Patriotların bu amaçla getirildiğine inanıyor.

        Bu yüzden karşı çıkıyor.

        Çocukları önce komplekse sonra kötülüğe iter miyiz!

        OKULLARDA kıyafet serbest bırakıldı.

        Bir yandan bakınca fena fikir değil.

        Özgürlüğe atılmış bir adım gibi duruyor.

        Ama diğer yandan bakınca bazı sakıncaları da yok değil.

        Biliyoruz ki, Türkiye "gelir adaletinin olduğu" bir ülke değil.

        Okullarda, aynı sıralarda çok farklı gelir gruplarından öğrenciler oturuyor.

        Kiminin anası babası varlıklı, kimininki gariban.

        Şu anda okul içinde bu gelir farklılıkları göze sokulamıyor.

        Çünkü okul üniformaları bir nevi "ihram" gibi zenginliği veya fakirliği saklıyor.

        Elbette herkes kimin zengin, kimin fakir olduğunu biliyor ama en azından okul içinde gelir farklılığının doğurduğu görüntü farklılığı gözlere sokulmuyor.

        Kılık kıyafet serbest olunca bence bu görüntü bozulacak.

        Zaten sonradan görmeliğin ve gösteriş düşkünlüğünün, marka bağımlılığının egemen olduğu bir toplum haline geldiğimiz için zengin aile çocukları okula markalı, pahalı kıyafetlerle gidecekler.

        Garibanların çocukları ise garibanlıklarını giyecekler.

        Medyanın marka bombardımanı altında zaten bunalmış olan gariban çocukları, okuldaki bu görüntüyle iyiden iyiye ezilecekler.

        Onlu yaşlarındaki bu çocukların bir kısmı bundan elbette etkilenmeyecek ama bir bölümü mutlaka etkilenecek.

        Özenecekler, en azından görüntüde sınıf atlamak isteyecekler.

        Bunun sonucu çok açık.

        Bu çocukların "yanlış" şeyler yapmaları çok mümkün.

        Ya bunlara sahip olmak için ailelerine baskı uygulayacaklar, ana babalarını bunalıma sokacaklar, çok az bir bölümü de olsa ya bunları arkadaşlarından "izinsizce" alacaklar, hatta ne yazık ki, bir kısmı da bunları edinmek için yapılmaması gereken şeyleri yapacaklar.

        Hadi açık açık söyleyeyim, kötü yollara sapacaklar.

        Bu yüzden bu kararın çok da doğru olduğunu düşünemiyorum.

        Özellikle de sosyal adaleti sağlamaktan bu kadar uzakken!

        NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

        Cehalette değil, bilgide eşitlik sağladığımız zaman.

        Diğer Yazılar