Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Elektrik üretiminde yüzde 49’a ulaşan payla, yerli kaynak rekoru kırıldığına dair haberlerin üzerine buz gibi soğuk su içirtecek, hatta “Bu nasıl iş, yerli kaynaklar bu şekilde ekonomiye nasıl kazandırılır?” dedirtecek uygulamalar söz konusu. Yerli kömür yakıtlı elektrik santrallarını bırakın teşvik etmeyi, bir nevi cezalandırmaya matuf fahiş tarifeler, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından sonradan ihdas edilerek uygulamaya konmuş durumda.

        Son 10 yıldır gündeme gelen ve serbest piyasanın olmazsa olmazlarından iletim lisansına sahip Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ), santrallar için her ay “Sistem Kullanım Bedeli” adı altında, tarifesi EPDK tarafından belirlenen faturalar düzenleyerek, şirketlerden aylık olarak tahsilatını yapıyor. Daha önce hiçbir fizibilite raporunda adına rastlanmayan işte bu bedel, hiçbir anlam verilemeyecek ve bir kritere de tabi tutulamayacak şekilde artırılmış durumda. EPDK’nın Nisan 2016 tarihli, 6334 No’lu kurul kararıyla, 14 bölge bazında üreticilere uygulanmak üzere belirlenen “TEİAŞ İletim Sistem Kullanım” tarifesi adeta yerli kömür santrallarının önünü keserek, hatta sistem dışına iterek ithal enerji kaynaklarını teşvik edecek hususlar içeriyor.

        Daha vahim gerçekler de söz konusu. Geçen sene yapılan “TEİAŞ İletim Sistem Kullanım” tarife değişikliğiyle, sabit ve değişken bileşenler ayrıldı ve üretim miktarı arttıkça faturanın da buna paralel olarak artacağı bir uygulamaya geçildi. İşin ilginç yanı, bu tarife modeliyle, baz yük olarak çalışan yerli yakıtlı kömür santrallarına olağanüstü maliyet yüklenirken, özellikle rüzgâr santrallarının sistem kullanım faturaları düşürüldü.

        Yerli kömüre önem veren ve TBMM’de bu konuda ciddi çalışmalara imza atan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın, EPDK’nın bu uygulamasından ne denli haberdar olduğunu ve bu konuda ne düşündüğünü açıkçası çok merak ediyorum.

        ENERJİYE KİMÖ YÖN VERİYOR? BAKANLIK MI, EPDK MI?

        Enerji Bakanı Albayrak’ın koltuğa oturmasından bu yana yerli kaynağa dayalı, elektrikte baz yük olarak çalışan, fosil yakıtlı santrallara önem vereceği, dış ticaret açığına katkı başta olmak üzere, katma değer üretecekleri için ekonomiye kazandırılacağına dair haberler, bu alanda yatırım yapan enerji müteşebbislerini ve bu konuda çok sayıda yazı kaleme alan beni de sevindirmişti. Ancak EPDK’nin yatırımcıların sevincini kursaklarında bırakan, geçmişte de örneği olmayan ve maliyet kalemleri arasında bulunmayan tarifeler ihdası ederek fahiş fiyatlar uygulamasının yerli fosil yakıtlı santralları zora sokacağı tartışılmaz bir gerçektir. Bakan Albayrak’ın enerji politikalarına muhalif bir uygulamanın EPDK tarafından devreye sokulması ise akıllarda soru işaretleri oluşturmaktadır. Evet, enerji politikalarına kimin yön veriyor?

        Hafta başında Bakan Albayrak, geçen yıla dair elektrik piyasasıyla ilgili olarak önemli bilgiler paylaştı: “2016’da yerli kömürden elektrik üretiminde bir önceki yıla göre yüzde 23 oranında artış sağladık. 2016 yılında tüm yerli kaynakların elektrik üretimindeki payını yüzde 46’dan yüzde 49.3’e çıkararak bir rekor kırdık. Bu artışı sağlarken, doğalgazın elektrik üretimindeki payını da azalttık. Hem enerji üretimimizi artırdık hem de enerji üretiminin cari açık üzerindeki yükünü hafiflettik. 2017’nin bu anlamda 2016’dan daha iyi bir yıl olmasını hedefliyoruz.” Peki, EPDK’nın bu anlamsız tarifleriyle, 2017 nasıl daha iyi bir yıl olacak?

        YERLİ KAYNAKLARDAN ELEKTRİK ÜRETİMİ % 50’NİN ALTINDA

        İthal doğalgazın elektrik üretimindeki payında düşüş sağlandı, fakat 2015’e göre yüzde 23 artış sağlanan yerli kömürün (44 bin 586 GWh) iki katı olduğu gerçeğini değiştirmedi. Evet, 2015 yılında doğalgazdan 99 bin 219 GWh elektrik üretilirken, 2016’da yüzde 10 düşüşle üretim 88 bin 609 GWh olarak gerçekleşti. Bunun anlamı gayet açık: Yerli kaynakların ekonomiye kazandırılması için çeşitli düzenleme ve teşviklerle kat edilmesi gereken daha çok mesafe var. Ancak EPDK’nın anlamsız tarife uygulamalarıyla bunu gerçekleştirmek gerçekten çok zor.

        Diğer enerji kaynaklarından çok daha fazla önem arz eden yerli kömür yakıtlı baz yük santrallarının, asıl teşvik edilmesi gereken yatırımlar olması icap ederken, EPDK tarifesiyle bu santrallara ciddi oranda yük getirilmiş olması tuhaf bir durumdur. Çünkü yatırım kararı verilen yerli kömür santrallarının, proje finansmanlarının temini için hazırlanan fizibilite raporlarında EPDK’nın bu türden tarifeleriyle ilgili hiçbir gider söz konusu değilken, sonradan böyle bir giderin ortaya çıkması yerli kaynaklarla elektrik üretimi yapan yatırımcıları zor duruma sokmaktadır. Böyle bir ortamda yerli kömür yatırımına kim, neden yönelsin? Hatta yönelmeyi bırakın, santrallardan kurtulmaya çalışanlar bile olacaktır.

        Diğer Yazılar