Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Akdeniz havzasındaki Mısır ve İsrail gibi ülkelerle Türkiye’yi petrol ve doğalgaz aramaları noktasında karşılaştırdığımızda üzerimize düşeni şu ana kadar yapmadığımız gerçeğiyle karşılaşıyoruz. Hem enerji kaynaklarına müthiş derecede ihtiyaç duyacaksınız, hem de sondaj, arama faaliyetleri, bu alanda insan kaynağı yetiştirme, milli ve yerli teknoloji kazanılması gibi hususlarda bir şey yapmayacaksınız. Tam bir Türkiye fotoğrafı sunan bu durum, Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın açıklamalarından öğrendiğimiz kadarıyla geride kalacak gibi görünüyor. Bu yıl, Akdeniz ile Karadeniz’de petrol ve doğalgaz arama faaliyetlerinin başlatılacak olması, denizlerde daha aktif iki ve üç boyutlu sismik çalışmalar yapılmaya niyet edilmesi önemli bir gelişmedir. Ancak iyi bir modelleme yapılır ve buna göre de şirketleşme sürecine girilebilirse...

        Mesela, yıllardır Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) diye bir şirketimiz var, ama enerjisi kendine yetmeyen bir yapıyla yönetiliyor. Bırakın 3 tarafı deniz olan ülkemizin karasularını, karada bile yeterli oranda performans sergileme sorunu yaşadı. Dünyanın en önemli petrol ve doğalgaz rezervlerinin bulunduğu bir coğrafyada olmamıza rağmen, hiçbir ülkede, Türkiye’nin enerji ihtiyacını stabil hale getirebilecek arama, üretme ve pazarlama faaliyetini TPAO yapmayı başaramadı. Devletimiz vatandaşına sattığı her litre petrol için 3/2 oranında yüksek vergi koymayı akıl ettiği kadar, bu paraların bir kısmını bu işlere ayırabilmiş olsaydı, bugün bambaşka bir Türkiye’de yaşıyor olabilirdik. Sürekli olarak yabancıları, ülkemizde araştırma yaptırdığımız büyük enerji şirketlerini suçlamak yerine, birazcık üzerimize düşeni yapsak, enerji kaynaklarına komşu bir ülke olarak bile ciddi kazanımlar sağlayabiliriz.

        Bu sebeple sismik arama gemisi Barbaros Hayreddin’den sonra ikinci geminin de Akdeniz ve Karadeniz’de görev çıkacak olması önemlidir. Bu adımın devamında kendi tersanelerimizde inşa edilmiş yeni sismik gemilerin de denizlerimizde yüzdürülmesi yönünde çalışmalar yapılmalıdır. Ayrıca denizlerde arama ve sondajlarda tecrübe kazanılması açısından, bu alanda tecrübeli olan Brezilya’nın çokuluslu Petrobras’ı gibi enerji şirketleriyle de işbirliği kurulursa, zaman kaybedilmeden başarılı olma şansımız da artabilir. Sabırla çalışırsak enerji geleceğimiz parlak olacaktır.

        GAZDA KESİNTİ DEĞİL FİYATLAMA KONUŞULMALI

        Doğalgazda kış aylarında yaşanan kesintiler ve sıkıntıları büyük ihtimalle bundan sonra yaşamayacağız. Bakan Albayrak da bunun altını çizerek, o günlerin geride kaldığına işaret etmiş. Ancak bundan sonra doğalgazda asıl konuşmamız, tartışmamız gereken konu fiyatlama politikaları olacaktır. Özellikle 2020 sonrası için şimdiden hazırlıklar yapılması gerekiyor. Neden 2020?

        Enerji konusunda uzman, özellikle doğalgaz alanında birikim ve tecrübeleriyle birlikte ciddi çalışmaları da olan Dr. Volkan Özdemir’in yeni piyasaya çıkan “Doğalgaz Piyasaları - Türkiye Enerji Güvenliği Üzerine Tezler” kitabında bu konu geniş bir şekilde, değişik senaryolarla ele alınmış. Rus Gazprom’un Avrupalı müşterilerle birçok kontratının 2020’lerin başında sona ereceğine dikkat çeken Özdemir, uzun dönemli gaz kontratlarının, HUB fiyatlandırmalarına tamamen yenilmesinin büyük olasılık olduğuna dikkat çekiyor.

        TÜRKİYE GAZDA HUB OLUR MU?

        Önümüzdeki yıllarda doğalgazın petrol veya petrol ürünleri yerine, senaryolarda gazın gazla ya da elektrik üretimindeki diğer yakıtlarla rekabet edeceği yeni bir enerji denklemine gireceğimize işaret eden Dr. Volkan Özdemir, gazda ulaşmamız gereken hedefi de şu şekilde vurguluyor:

        “Türkiye gaz piyasası da olgunlaşma/ derinleşme evresine geçeceğinden artık Türkiye’de de bir gaz HUB’ının oluşumu söz konusu olacak ve bu da kontratlardaki fiyatlandırmalar için bir gösterge olarak kabul edilecektir. Zira Türkiye, yıllardır bu gelişmeleri ıskalamış, HUB kurma konusunda başarısız kalarak gaz ithalatına rekabet getirme ve alım fiyatını ucuzlatma hedefine ulaşamamıştır.”

        Özetle, Bakan Albayrak’ın da altını çizdiği üzere doğalgazda Türkiye önemli oranda altyapı meselesini çözdüğü için kesinti ve sıkıntılar geride kalacak, ancak daha uygun fiyatlarda gaz temini için de çalışmamız gerekiyor.

        Diğer Yazılar