MHP'de hava durumu
Devlet Bahçeli son çıkışlarıyla ülke siyasetinde önemli bir gündem maddesi haline gelince, MHP’de neler olup bittiğini merak ettim.
Neredeyse 40 yıldır partinin içinde olan, her kademesinde görev yapmış bir dostuma uğradım son durumu öğrenmek için.
Tam o sırada Genel Merkez’in, Aydın’da 10 ilçe yönetimini görevden aldığı haberleri düştü ajanslara.
İster istemez sohbetin başlangıç noktası teşkilatlardaki hava oldu. MHP’li dostuma göre, şu ana kadar teşkilatların yarısından fazlası Devlet Bahçeli’nin politikalarını ve genel başkanlığını tartışmaya açtıkları gerekçesiyle tasfiye edildi.
DESTEKÇİ DEĞİLLER
Bunu öğrenince, “göreve devam edenler Devlet Bahçeli’yi destekleyenler mi?” diye sordum.
Cevap “hayır” oldu.
Zira parti içinde ciddi bir grup, Bahçeli’den rahatsız olmasına rağmen sırf yönetimde kalmak adına fikirlerini söylemekten çekiniyor.
Bu arada aynı durumun yeni atamalar için de geçerli olduğunu öğrendim.
Genel merkez tarafından o koltuklara oturtulmaları, Devlet Bahçeli’yi onayladıkları anlamına gelmiyor.
O sohbette en çok dikkatimi çeken nokta ise, MHP tabanının artık iktidar istediği.
Bugün bir genel başkan değişikliği olsa, teşkilat anında kenetlenecek.
İktidar açlığı ile sokaklara inilip, kapı kapı dolaşılacak.
Heyecanları o kadar fazla ki, tarifi mümkün değil.
Bir partinin seçim kazanması için neler yapması gerekiyorsa herkes hazır.
Bunları duyunca, “madem tabanda böylesine bir arzu var. Neden seçimlerde göstermediniz?” diyecek oldum.
Yanıt hazırdı.
Ülkücü taban kendisini Devlet Bahçeli’ye kullandırmak istemiyor.
KAYGILARI VAR
İstemiyor çünkü, Devlet Bahçeli’nin o tabanın iyi niyeti sayesinde alacağı yetkileri doğru kullanacağından çok ciddi kaygıları var.
Hatta o endişeyi tarif ederken öyle bir söylem kullanılıyor ki, ne burada yazmaya elim, ne de tekrarlamaya dilim el vermiyor.
Göründüğü kadarıyla MHP tabanı veya en azından Ege’deki partililer, Devlet Bahçeli ve ekibini tamamen gözden çıkarmış durumda.
Herkes gibi ben de, böylesine güçlü bir tabanın neden yeni bir oluşum yolunu seçmediğini merak ettim.
Bu sorunun da yanıtı netti. Ülkücüler, MHP’yi “Alpaslan Türkeş’in kutsal mirası” olarak görüyor ve bu mirası hak etmediğini düşündükleri insanlara bırakmak isemiyor.
Sohbetin bir bölümünde, Devlet Bahçeli’nin “yeni Anayasa’yı halka götürme” önerisini gündeme getirdim.
Aldığım cevap neydi biliyor musunuz?
“Kendi delegesinin karşısına çıkmaktan korkan, kurultaytan kaçan biri bu öneride ne kadar samimi olabilir ki?”
Neticede farkettim ki, MHP’de çok büyük bir kesim Devlet Bahçeli’yi bir lider, bir genel başkan olarak görmüyor artık.
Onlara göre Bahçeli sadece bir işgalci.
