Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Kasadakini önceki seçimde tüketip yeni yardım alamamanın yarattığı ekonomik sıkışıklıktan...

        Ya da yeni bir seçimle karşılaşma olanağını göz önüne almadıkları için hazırlıksız yakalanmaktan.

        Partilerin seçim propaganda kampanyaları geçmişteki kadar etkileyici değil.

        Oysa zaman kısa olduğu için bu seçimde görsel propagandanın öne çıkması gerektiğine hepsi kanaat getirmişti.

        Rakiplerinin de kabul ettiği gibi bu konuda bir tek CHP hazırlıklı çıktı.

        Seçime bir hafta kala partilerin propaganda taktikleri ve kullandıkları materyalleri incelersek...

        BİRİKİMİNİN GERİSİNDE

        AK Parti, geçen seçim ortaya çıkan koalisyon imajını bu seçimde yıkmak için, “Tek başına işbaşına” sloganı temelinde yürüyor.

        Başta hazırladığı “İlk günkü aşkla, haydi bismillah” ifadesinin son cümlesini YSK yasakladı.

        Bu da hazırladığı reklam filmini engelledi.

        “İlk günkü aşkla, hep birlikte” afişiyle yetinme kararı aldı.

        Ayrıca billboard’larda yer alan afişlerinde de CHP’nin geçen seçim kullandığı, siyasal iletişimde etkisi olmayan kırmızı yuvarlak görsellere başvurdu.

        Reklam filmlerinde de hitap ettiği sektöre dönük kısa görüntünün yer aldığı büyük yazı ve doğal ses fonda (DSF) yöntemiyle na yer veriyor.

        Kabul edelim, geçmiş seçim propaganda filmlerinin gerisinde.

        Ayrıca iletişim alanında iyi isimleri bünyesinde barındıran, geçmişte birçok başarılı işe imza atmış akademisyen bakışını da yansıtmıyor.

        CHP’NİN REKLAM GÜCÜ

        Diğer partilerin de kabul ettiği gibi, “CHP bu işi başarıyor”...

        Kılıçdaroğlu’nun Cahit Sıtkı Tarancı’nın şiirini okuduğu veya babasından aldığı öğüdü aktarıp mitingle biten filmi de etkileyici.

        En çarpıcı olanı ise “Biz varız, yaparız” diye biten bir anne ve çocuklarının oynadığı film.

        CHP, geçen seçimden farklı olarak odağına parti yerine, Kılıçdaroğlu’nu öne çıkaran propagandaya yönelmiş; başarmış da...

        Etkileyici, mesajını doğru veren propaganda yönetimi izlemiş.

        Geçen seçimde olduğu gibi propaganda ile strateji ayrı bantlar yerine birlikte yürümüş.

        MHP DURGUNLUĞU

        İletişim disiplini çalışanlar bilir ki bir şeyin yoğunluğu ve sesi ne kadar yüksek ise o iletişim aracı o kadar soğuktur.

        Örneğin, radyo, televizyona göre daha sıcaktır, çünkü yoğunluğu diğeri kadar yüksek değildir.

        MHP reklamlarına bu açıdan bakılmalı; özetle radyo için hazırladığını televizyona uyarlamış, soğuk kalmış.

        SAADET’İN REKLAMI

        En etkileyicilerinden biri de Youtube üzerinden izlediğim Saadet Partisi’nin, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkından yola çıkarak hazırladığı esprili filmi.

        Sonunu da Ahmet Kaya’nın görüntüsüyle Nâzım Hikmet’in şiirinden uyarlanan “Motorları maviliklere süreceğiz” şarkısını söyleyen Edip Akbayram ile bitirmiş.

        Yüksek masraf gerektirmeyen, yayınladığı mecrası para istemeyen başarılı bir işe ve yönteme imza atmış.

        Gaziantep Belediye Başkan adayı Ömer Köylüoğlu’nun 1973’te sinemaya uyarlanan ilk siyasal propaganda filminin üzerinden 42 yıl geçti.

        “Ne kadar yol alındı?” diye sorarsanız yanıtım, “Başkanın adamları (Wag The Dog)” filmini izlemenizdir.

        Diğer Yazılar