Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        AK Parti’nin dün programını okuyarak ilk adımını attığı hükümetin önceliği ne olacak?

        Yapısal reformlar için mi, yoksa “Yeni Türkiye” diye tanımladığı sistem dönüşümünü tamamlamak için mi efor sarf edecek?

        Meclis’e dün sunulan hükümet programına bakıldığında AK Parti’nin 4 yıllık hükümet dönemindeki önceliğinin, Başbakan Davutoğlu’nun da hükümet programında belirttiği gibi temel yapısal reformlar olacağı görülüyor.

        Yani siyasal sistemin eksik kalan demokratikleşme süreci tamamlanırken, toplumsallaşmanın önünü açacak ihtiyaç önceliklerinin karşılanması hedeflenmiş.

        Bu amaçla sosyal yardımlara seçim sürecindeki vaatlerden de yola çıkılarak daha fazla ağırlık verilirken, demokratikleşme konusunda da AK Parti’nin bugüne kadar sıcak yaklaşmadığı bazı eşikler aşılmış.

        Örneğin, “Avrupa Yerel Yönetim Şartı’na uyumlu olarak merkezi idare ve yerel yönetim arasındaki ilişkilerin yeniden düzenleneceğine” ilişkin vaat programa girmiş.

        Geçmiş dönemlerde Doğu ve Güneydoğu’daki belediyeler nedeniyle gösterilen soğuk yaklaşıma son verilmiş.

        Geçen dönem yasasında değişiklik yapılırken, yapısal değişimin sağlanmasına dönük önerileri geri plana atan AK Parti, bu kez HSYK’nın hâkimler ve savcılar için iki ayrı yapıya dönüştürülmesine karar vermiş.

        Kimlik gruplarına dönük açılımlar ve çözüm sürecinin kesintisiz devam edeceğine yönelik ifadeler de hem siyasal hem de sistemsel demokratikleşmeye önem verileceğinin göstergesi.

        BAŞKANLIK SİSTEMİ

        Programda yapısal dönüşüm de eksik bırakılmamış, “Yönetim Modeli ve Başkanlık Sistemi” ara başlığıyla yer verilmiş.

        Parlamenter ve başkanlık sistemine ilişkin görüşler ortaya konulduktan sonra, “Arasında demokrasiye uyum açısından bir fark bulunmadığı kanaatindeyiz” tespitinin ardından, başkanlık sistemine geçişi daha uygun buldukları kayda geçirilmiş.

        Şu dikkat çekici cümle yer almış:

        “Nitekim her iki sistemin olumlu örneklerine rastlanabileceği gibi olumsuz örneklerine de rastlanabilir...”

        Hükümetin Anayasa konusunu Haziran 2016 sonrasına erteleme kararı da eklendiğinde, bu konudaki tartışmanın en azından gelecek yasama yılına kaldığını söyleyebilirim.

        Anayasa konusundaki zeminin bir önceki dönemde de kullanılan “Anayasa Uzlaşı Komisyonu olacağına” dönük ifade de bunun bir diğer göstergesi.

        ÜÇ DÖNEM

        Aslında program, toplumsal tabanının ivedi beklentilerini karşılamak üzere hazırlanmış.

        Tabanının yükselerek değişen beklentilerine yanıt vermek üzere reformist siyaset üretecek mekanizmalar oluşturulmuş; hatta Başbakan Yardımcılığı’nın biri sadece bu işe ayrılmış.

        AK Parti’nin ilk döneminde de var olan demokratikleşme odaklı siyasete dönüş yapılırken, 2009 sonrasını çağrıştıran ve ikinci dönem diye adlandırılan sistemin demokratikleşmesine yönelik hedefler de korunmuş; daha doğrusu gözden geçirilmesine karar verilmiş.

        Özetle, süratle değiştirirken eksik kalan veya uyumda zorlanan sistem aksaklıklarının giderilmesi için kontrol süreci öngörülmüş.

        Kademeli yükselen demokrasi içinde, toplumun temel ekonomik ilişkileri ve politik yapısına odaklı reformizm hedeflenmiş...

        Diğer Yazılar