Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Tek maddelik Anayasa teklifi verilse ve içine de 20 maddede değişiklik sıralansa ne olur?

        Mevcut Anayasa’ya ve içtüzüğe göre buna hiçbir engel yok.

        Çünkü Anayasa ve içtüzük yapılırken böyle bir öngörüde bulunmak kimsenin aklına dahi gelmemiş.

        Bunun olabileceği dahi düşünülmemiş.

        O nedenle bugüne kadar, “Anayasa’nın her bir maddesi ayrı ayrı iki kez görüşülür” gibi bir söylem efsanesiyle hareket edilmiş.

        Anayasa değişikliğinin nasıl yapılacağını düzenleyen 175’inci maddesinde ve içtüzüğün buna ilişkin 93 ve 94’üncü maddelerinde böyle bir hüküm yer almamış.

        Nitekim bir haftaya yakın süredir konuyla ilgili hem akademik, hem de uygulama alanında etkin olan isimlerle sohbet ediyorum.

        Onların yaklaşımı da farklı değil...

        “Evet, Anayasa ve içtüzükte her madde ayrı ayrı iki kez görüşülür diye hüküm yok, ama bugüne kadar gelen uygulamalar var; oturmuş norm söz konusu...”

        Haksız değiller...

        Nedeni de açık; Anayasa’nın her bir maddesi kendi içinde bir varlık arz eder ve o toplumsal mutabakatın temel taşını oluşturur.

        Bunu tek maddede buluşturmak, içinde oluşan ortak kanaatleri ve uyumu tekleştirir; üzerindeki çoklu iradeyi sınırlamakla kalmaz bir de sakatlar.

        REKLAM

        Çünkü Anayasa için son dönem modasında sıklıkla rastlandığı gibi torba şeklinde çok sayıda maddede değişiklik getiren düzenlemeye gidilemez.

        Gidilmesi halinde her bir madde için verilecek “değişiklik önergesine” de sınırlama getirilmiş olunur.

        HATAYI ARTIRIR

        Bununla da kalmaz, her bir madde üzerindeki, milletvekillerine tanınan üzerinde iki kez yapılması gereken görüşmeye de kısıtlama getirilir.

        Bu da o maddenin sağlıklı yapılmasını engeller.

        Nasıl ki Anayasa teklifi TBMM’ye sunulduktan sonra AK Parti ve MHP milletvekilleri bazı maddelerde aksaklık gördüyse, muhalefet milletvekilinin de yapıcı eleştiri sayesinde bu mahzurlu noktaları ortaya çıkarmasının önü kesilir.

        Bu da ileride karşılaşılacak hataların tespitini gölgelemekle kalmaz, toplumsal mutabakatı bitirir.

        Bütün bunları yazmamın nedeni, Anayasa değişiklik teklifinin 19 ve 20’nci maddeleri.

        Anayasa değişiklik teklifinde yeni bir sisteme geçildiğinden, içinde “Başbakan” veya “Bakanlar Kurulu” geçen hükümleri tek bir maddede toplayıp, bunlar “İlga edilmiştir”; yani “Metinden ayıklanmıştır” denilebilir.

        Bu kabul gören bir durumdur.

        TORBA ANAYASA

        Ancak tek bir maddenin içine, Anayasa’nın farklı maddelerinde özünü değiştiren düzenlemeler yapılıyorsa o zaman durum farklılaşır.

        Teklifin 19. maddesi de tam bu durumu sergiliyor; A’dan E’ye kadar sıralanan fıkraları ile birden çok maddenin içeriğini değiştiriyor.

        Örneğin, teklifin 19. maddesi Devlet Denetleme Kurulu’na “idari soruşturma” hakkını verirken, aynı madde içinde Anayasa Mahkemesi’nin üye sayısını değiştiriyor; MGK’nın yapısını farklılaştırırken, başkomutanlığı da düzenliyor.

        Mevcut Anayasa’nın neredeyse 20’ye yakın maddesini değiştiriyor.

        Komisyondaki tartışmalara bakıldığında da düzenlemeye gidilecek gibi görünmüyor.

        Sancılı bir değişiklik süreci yaşanıyor...

        Diğer Yazılar