Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        MALATYA

        CumhurbaşkanıErdoğan’ın mitingi öncesi Malatyalı esnafın şu cümlesi dikkatimi çekti:

        “İyi ki Tayyip Erdoğan var... Olmasa bunların bir şey anlattığı yok...”

        Sözlerini biraz daha açması için sorular yönelttiğimde AK Parti kadrolarının eskisi gibi olmadığını, kendini anlatmakta güçlük çektiğini söyleyip devam etti:

        “Biz Tayyipçiyiz...”

        Bu aşamada, referandumla getirilmek istenen sistem konusunda kafasının karışık olduğunu da gizlemedi.

        Siyasetin merkezinin Erdoğan tarafından belirlendiğini, AK Parti’nin de onun sayesinde oy devşirdiğini vurgularken, hemşerisi Bakan Bülent Tüfenkci ile bazı milletvekillerini ayırdı.

        Sözleri, uzun süredir savunduğum şu tezimi doğrular nitelikteydi...

        AK Parti, son dönemde toplumsal tabanının hızla değişen taleplerine karşılık verebilecek siyaseti üretmekte güçlük çekiyor.

        Geçmişin aksine, elinde siyaset üretecek daha fazla mekanizma bulunmasına karşın patinaj yapıyor...

        Ya da ürettiklerini satmakta zorlanıyor...

        İçine düştüğü patinajdan Erdoğan’ın ürettiği politika veya propaganda modeli sayesinde çıkış yolu buluyor.

        Bu da AK Parti’de bugüne kadar işleyen cevval yapıyı hareketsiz bırakıyor; tayin-terfi işleriyle uğraşır hale getiriyor.

        Oysa yakın geçmişe kadar AK Parti’deki siyaset üretiminde teşkilatın ağırlığı hissedilirdi...

        Her kapıyı çalan, girilmedik ev bırakmayan kadrolarının tohum saçar gibi dağıttığı siyaset, kitlelere hızla yayılarak oya dönüşürdü.

        Taban siyasetinin toplumdaki ağırlığı, kadın kollarından gençlik yapılanmasına kadar her aşamada görülürdü.

        YUKARIDAN AŞAĞI

        Bugün ise AK Parti’de siyaset yukarıdan aşağı şekilleniyor...

        Bu da potansiyeli yüksek, birikimli kadroları hareketsiz bırakıyor, onları sadece miting meydanlarına kitleleri taşıyan aracılar haline çeviriyor.

        Kitleleri miting alanına getiren de yine Erdoğan sevgisi oluyor...

        Nitekim dünkü Malatya mitingi de bunun en için iyi bir örnek...

        En yüksek +6 santigrata çıkan, miting sonunda ise sıfırın altına inen hava sıcaklığında alanı tıklım tıklım dolduran kalabalık saatlerce meydanda bekledi.

        Üşüdüğü halde ayrılmadı, Erdoğan kürsüye çıktığında da coştu...

        Miting bitiminde sohbet ettiğim insanların sözleri de çarşıdaki esnafı teyit eder nitelikteydi:

        “Biz Erdoğan için geldik...”

        Referandumda nasıl bir sonuç beklediklerini sorduğumda ise “Yüzde 50’yi aşarız, ama % 60 zor” tahmininde bulundu.

        Oysa AK Parti hemen her seçimde % 70 gibi bir sonuçla sandıktan çıkmıştı.

        FOTOĞRAF MÜZESİ

        Bütün bunları yazmamın nedeni, AK Parti seçmeninin beklentilerini yansıtmak için.

        Anlaşılan o ki büyükşehir belediyesi de bunu görmüş ve icraatında farklı bir konsepte geçmiş, Kültür ve Sanat Sokağı yaratmış...

        Yöresel ve ulusal kültür-sanat etkinliklerinin merkezini oluşturmuş.

        Üniversitesinde konservatuvar ve plastik sanatlar eğitimi almış hocalar aracılığıyla piyano, saz, gitar kursları açmış.

        Bir de etnografik değerde bin 800 fotoğ- raf makinesi ve kameranın sergilendiği müze kurmuş ki uluslararası değerde...

        Şunu söylemeliyim ki iletişim fakülteleri ve biz gazeteciler için mesleğin nasıl geliştiğini görmek açısından tarih şovu...

        Diğer Yazılar