Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        AK Parti, dün halk oylaması kampanyası tanıtım toplantısıyla, daha önce ötekilerin başlattığı karara katıldı.

        CHP gibi, referandum sürecini parti kimliğiyle yürütmeme kararı aldı.

        İlk adımını da dün Arena Spor Salonu’ndaki kampanya tanıtım toplantısında parti bayraklarını kullanmayarak attı; mitinglerde de aynı yöntemin kullanılacağı açıklandı.

        Türkiye böylece, 1961’den bu yana gerçekleştirdiği 6 referandum kampanyasının aksine sürece tanıklık edecek.

        Meydanlarda siyasi kimliğin öne çıkarılmadığı, partisiz propaganda süreci yaşanacak.

        ÖTEKİNE İHTİYAÇ

        Anlaşılan o ki AK Parti’yi de bu noktaya daha önce CHP’yi getiren nedenler sürüklemiş.

        Yani, bu referandum sürecinde parti kimliklerinin geri planda kalması, bireysel tercihlerin öne çıkması neden olmuş. Nitekim AK Parti adına kamuoyu yoklaması yapan şirketlerin yöneticileri de bunu gizlemiyor; ekranlarda dile getiriyor.

        Ayrıca referandumun geçmesi için kendi toplumsal tabanı yeterli olmadığından ötekinin de oyuna ihtiyaç duyuyor.

        Bu da siyasileri parti kimliğiyle referandum sahasına çıkmaktan alıkoyuyor.

        Sadece parti bayrak veya flamaları değil, söylem açısından da benzer bir süreç yaşanıyor.

        Her ne kadar AK Parti ilk aşamada kendi tabanını konsolide etmek için negatif propaganda yapmış olsa da son dönem bundan uzaklaşıp bütün kesimleri kucaklayan bir üst söylem geliştirdi.

        Çünkü bu sandık, ötekine giden oyu çok daha önemli hale getiriyor; sadece kendi tabanından değil, % 50’yi aşmak için ötekinin oyuna da ihtiyaç duyuyor.

        Nitekim Başbakan Yıldırım da dün kampanya açış konuşmasında tabanına, “Gönülleri fethedin... Bu bir genel seçim değil... Diğer partilere oy vermiş kardeşlerimizi de kucaklayacağız” tavsiyesinde bulundu.

        SLOGAN VE MÜZİK

        Kampanya tanıtımı, sloganları ve müziğine gelince...

        Şurası kesin ki AK Parti kitle psikolojisini en iyi bilen politik yapıya sahip...

        Bunu dünkü kampanya açılışında da sergiledi...

        Salon düzenini aynen devam ettirdi; çeşitli illerden gelenlerle dışarıyı da doldurdu.

        Kampanya sloganları ve müziğinde ise geçmişteki başarısına tanıklık edilemedi.

        Belki de buna neden, AK Parti’nin milliyetçileri de kapsayan liberal muhafazakâr, kentli Kürt seçmeni içeren mütedeyyin demokratlar ile ülkücüler olmak üzere üç farklı kesime mesaj vermesi gerekiyor olmasından.

        Çünkü birine verilmek istenen mesaj ötekini itekliyor; bu da retorik üretmeyi zorluyor.

        Belki de bundandır, dün “Kararımız evet... Değişim için evet...” sloganlarında kalınmıştı.

        Kullanılan müzik ise, “Ak-Ak-Ak; Hak-Hak-Hak...” nakaratıyla meydanları coşturan, “Haydi Anadolu...” veya “Aynı Yoldan Geçmişiz Biz”, “Beraber Islandık Biz Bu Yollarda”, “Dombra” kadar etkili değildi.

        Son bölümde Yıldırım ile sahneye çıkan Ecemsu isimli kız çocuğunun okuduğu şarkı salonu hareketlendirdi; ama hemen unutuldu.

        Biri mehter tonlu diğeri ise ağıt melodili muhafazakâr pop dizini içindeki karışık notalı parçalar da hafızadan uçtu.

        Bunun miting meydanlarına ve sokağa yansıması nasıl olacak bilinmez.

        Ancak, AK Parti eski müzikle de miting alanlarını coşturma konusunda oldukça başarılı...

        Ayrıca bu süreçte bütün ağırlığı omuzlamış Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kitleleri etkileyen gücünü unutmamak lazım.

        Diğer Yazılar