Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bu defa farklı olacak. En az yüzde 90’ı CHP’li olan 7 Haziran seçimlerinde oy kullanan İzmirli seçmenler HDP’ye verdikleri emanet oyları geri alacak ve kendi partilerine verecek.

        Anlaşıldı ki, HDP’nin çoğunlukla yaşadıkları Doğu ve Güneydoğu’da köklü ve değişmeyen oyları varmış. Aslında barajı geçmek için emanet oylara ihtiyacı yokmuş. Bugün Meclis’te temsil edilen dört siyasi parti de almadıkları oylarla da milletvekili çıkarmaktadır. Bu nasıl oluyor anlatalım. Seçimlere 29 parti giriyor.

        Bu partilerden AKP, CHP, MHP, HDP’nin her bölgede aldıkları oylar var mı? Evet var. Peki, bu 25 partinin barajı aşamadıkları için aldıkları oylar ne oluyor. Çöpe gidiyor.

        Hayır, çöpe gitmiyor. Barajı aşamayan partilerin oyları toparlanıyor. Büyük partilerin seçimlerde aldıkları oy oranlarına göre, barajı aşan partilere dağıtılıyor.

        İşte AK Parti’nin 7 Haziran seçimlerinde hesaplarını şaşırtan olay budur. 7 Haziran’dan evvel yapılan milletvekili seçimlerinde AK Parti, parti olarak seçimlere girmeyen HDP seçmenlerinin kendisine verilmeyen oylarını almış ve kendisine verilmiş gibi fazladan milletvekili çıkarmış ve tek başına iktidar olmuştur. Halkımız bunu biliyordu.

        7 Haziran da, hiçbir fikri ve felsefi, ırk, din, dil ilişkisi olmamasına rağmen, özellikle CHP’li seçmenler oylarını yüzde 10 barajını aşması için HDP’ye vermişlerdi.

        Seçimlerde AK Parti yuvarlak hesap yüzde 40, muhalefet toplam yüzde 60 oy toplamıştı. Ne var ki, CHP’nin bütün gayretlerine, her türlü fedakârlıklarına rağmen yüzde 60 oy alan üç siyasi parti bir araya gelememiş, seçimlerde vadettikleri emeklilere iki bayramda ikramiye ödeneceğini ve asgari ücretin en az 1500 lira olacağı sözlerini yerine getirememişlerdi. İlk çatlak MHP’den geldi.

        Daha 8 Haziran sabahında MHP’nin, HDP’nin de içinde bulunduğu üçlü bir koalisyon yapmasının mümkün olmayacağı Ana Muhalefet olarak Meclis’te bulunacağını ilan edilmiştir.

        İLK ÇATLAK YAŞANDI

        MHP’nin 80, HDP’nin 80, CHP’nin de 132 milletvekili vardı. Toplam 292 vekille karşılık AKP’nin 258 vekili vardı.

        İlk çatlak, Meclis Başkanlığı seçiminde yaşanmış, Deniz Baykal aday gösterilmiş MHP kendi adayı seçim turlarında kazanamayınca, son turda oy kullanmayarak AKP adayının seçilmesini sağlamıştı.

        Anlaşıldı ki, CHP ve MHP 7 Haziran öncesi halkımıza vadettikleri 17-25 Aralık yargılanma olaylarını yerine getiremediler. MHP-HDP’yi düşman görüyordu. HDP’nin aldığı 6 milyon oy onun gözünde PKK ya verilen oydu.

        Oysa HDP, “Biz PKK değiliz, yaptıklarını onaylamıyoruz” demesine ve en çok Kürt halkına zarar vermesine rağmen MHP peşin fikirliydi. Kaldı ki, içlerinde akil adamlar da vardı.

        Ama kimse MHP Genel Başkanı’na karşı çıkamıyordu. Doğruları anlatamıyordu.

        Şimdi 1Kasım seçimlerine geldik.

        Siyasi partilerin kuruluş ve seçimlere girme maksadı nedir... İktidar olmak.

        Doğrudan veya koalisyonla hükümet kurmak... Ülkeyi idare etmek. 7 Haziranda 258 vekil, 292 vekili mağlup etti.Ancak şimdiden belli oluyor ki, 1 Kasım’ da önümüze çıkacak tablo üç aşağı beş yukarı aynı olacak. O zaman MHP ne yapacak? Yine AKP’ye teslim mi olacak...

        CHP ile HDP ile ülke menfaatleri için birleşmeyecek mi...

        Sormak lazım; “Siz neden siyasi parti oldunuz. Oysa MHP’nin geçmişte koalisyon tecrübesi de var. CHP’ye gelince, ülke menfaatleri için AKP ile koalisyon yapmayı bile denedi. Aylarca birlikte toplantılar yaptılar.”

        İşte gerçekler. Seçimlere 25 gün kaldı. İşte siyasi partiler ve 7 Haziran sonrası. Herkes aklını başına toplasın.

        Türkiye’nin menfaatleri neyse... Oyunu ona göre versin. Hoşçakalın.

        Diğer Yazılar