Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        UÇAKTA ağlayan çocuğunu bir türlü susturamayan genç bir aileye patlayacağım en sonunda. Çocuğun gözünden uyku aktığını ben uzaktan anlıyorken yavrucağı havalara atıp uyumasını beklemek de bir tür cahillik olarak kabul edilebilir sanırım. Artık bir filmde mi, yeğenini büyütürken mi görmüş nedir bilinmez, bebeklerin kucakta zıplatılınca uyuduğunu zanneden genç bir baba tanıdım bir yolculukta. Çocuğunu havalara atıp daha beter ağlamasını sağlayınca yanımda oturan hanım dayanamayıp kalkıp babayı uyarmıştı. Anne, baba, bebeği olacak çocuğunu eğitmeyince insan filmlerden gördükleriyle çocuk büyütmeye kalkıyor işte. Aynı şekilde dün gazetelerde okuduğum Antalya’da yaşanan dehşet olayı da bu durumun bir yansıması aslında. Görücü usulüyle evlenen çiftin yaşadıkları kan dondurucu şeylerdi. Özet geçmem gerekirse kuaför olan adam, pek sevgili karısını gecenin bir yarısı ormana götürüp ölümüne dövülüyor. Ama ne dövmek, parmaklarını ısırarak etlerini koparıyor. Müdahale etmek isteyenlere de “Ben bu kadının kocasıyım, aile meselesi” diyebiliyor utanmadan. Allah’tan jandarma gelip kadını kurtarıyor ama kadın enkaz halde tabii. Delirmiş koca karakolda “Eşimin ailesi bana büyü yaptı” diyor ilk önce. Kimse aldırış etmeyince de “Teyze oğlumla yaptıkları konuşmaları yakaladım, beni aldatıyor” diyor. Uçaktaki baba nasıl çocuk uyutacağını bilmiyorsa Antalya’daki kuaför koca da şüphelendiği bir konuda iletişim kurmayı bilmiyor. Aile ve çocuk arasında klasik duvarlardan olmasa belki de ailesine durumu açıp rahatlayabilecek, başka bir yöntem bulabilecekti sorununa. Abartılı saygı durumundan çocuklar aileleriyle kontağı kapatıp kendi başlarına olayı çözmeye çalışıyorlar. Gencecik çocuklara ilk önce “Evleneceksin”, sonra da “Çocuk yapacaksın” yüklemeleri yapılınca çocuklar dertlerini bile açıklayamıyor. Çözümü de kendi ilkel yöntemleriyle yapıyorlar. Aile kurmak bu kadar basite indirgendiği sürece bu vahşet haberlerini her gün okuyacağız. Ünlüler istedikleri kadar mor gözle pozunu verip kendi PR’ını yapsın. Aileler akıllanmadıkça bu haberler bitmeyecek.

        Çok müsaitim!

        MÜSAİT kelimesinin ‘flört edilmeye elverişli kadın’ anlamına geldiğini de TDK sayesinde öğrendik. Bunu bu şekilde yazabilenlerin hiç annesi, ablası, sevgilisi, karısı olmamış öyle değil mi? Bu şekilde gözler TDK’nın üzerine çevrilmişken yıllardan beri gündelik kullanımımıza girecek bir kelime türetemeyişlerini de bir gündeme alsak. Bulunan yaratıcılık ötesi, gündelik kullanıma hiç uygun olmayan kelimeler sayesinde Türkçe’ye katkıları yok denecek kadar az. En son selfie için “özçekim” kararı çıkmış ama dalga geçmek adına kullanılmıyorsa kimse bu kelimeye itibar etmemişti. Müsait kelimesinin cinsiyetçi anlamına dönecek olursam konuyla ilgili Meral Akşener’e de (belki de hayatımda ilk kez) katılıyorum, en olmadı kadınlara bu tarz yaklaşımlarda bulunan örnekler veren erkeklerin diline biber sürülsün ve bitsin bu iş. Tam bizim ülkemize göre bir ceza olur.

        OLAN BİTEN

        - G-Star RAW yeni sezon ürünlerini tanıtmak için Sumahan’da bir parti verdi. Mekânın underground ruhuna uyan tarzda müziklerle renklendirilen gecenin en büyük eğlencesi ise Kutumubu makinesinin önünde poz vermek oldu. Aynı anda baskılarını alabildiğiniz makinenin önünde kısa sürede kuyruk oluştu.

        - HTC yeni ürünü One M9’u piyasaya sürmeye hazırlanırken bir de selfie araştırması yapmış. Araştırmanın sonuçlarını açıklamak üzere Türkiye’ye gelen selfie stilisti Alexis Knox’tan öğrendiğime göre Londra’da selfie çekme dersleri veren okullar açılmış. TDK bu güzide kelimeyi “özçekim” olarak dilimize sokarken olayın bu kadar büyüyeceğini tahmin ediyor muydu acaba?

        - PUBLIC HOTEL Taksim’i Cihangir’e bağlayan hattın üzerine açıldı. O bölgede kalmak isteyen arkadaşlarınıza otel kısmını önerebileceğiniz gibi içinde açılan tatlı barı da gece takılmaları için ideal. Mutfağı konusunda çok iddialı olduğunu öne süren otele yemek konusunu da incelemek üzere döneceğim.

        Diğer Yazılar