Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Türkiye’ye bundan 61 yıl önce ilk 5 yıldızlı oteli getiren Hilton Worldwide Grubu, Sultanahmet’te restorasyonu süren Curio A Collection by Hilton açılışını 2018 yılına erteledi.

        2014 yılında bir konferans için Türkiye’ye gelen Hilton Worldwide’ın Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) Başkanı Simon Vincent, İstanbul’un artık Waldorf Astoria’ya hazır olduğunu söylemişti.

        Vincent acaba bugün de aynı fikirde mi bilmiyorum...

        Hilton Worldwide Türkiye Ülke Müdürü Armin Zerunyan ile sohbette, restorasyon çalışmalarının geçici bir süre durdurulmasının nedenini soruyorum:

        “Turizmde bu yıl sıkıntı yaşıyoruz ama yakın zamanda atlatacağımıza inanıyorum. Soğukçeşme projemize 2018 yılından itibaren kaldığımız yerden devam edeceğiz” diyor.

        Turing kurumu, Ayasofya ile Topkapı Sarayı arasında uzanan tarihi Soğukçeşme Sokağı’nı 10 yıllığına, 50 milyon TL bedelle 2014 yılında Keskin Grubu’na kiralamıştı.

        Tarihi yarımadanın simge yapılarından Yeşil Ev ve Sarnıç ile birlikte, içinde bulunan 21 konağın yer aldığı sokakta restorasyon için 100 milyon dolara yakın kaynak ayrıldı.

        İşletmesi Curio’ya verilen konaklar tek çatı altında toplanarak 80 odalı turizm kompleksine dönüştürüldü.

        Restorasyon çalışmaları zaman zaman Fatih Belediyesi’nin müdahaleleri ile kesintiye uğrasa da, 2016 yılı içinde açılması planlanıyordu.

        CONDRAD İLE 24 YIL GEÇTİ

        Aksoy Holding Başkanı Erdal Aksoy’un 70 milyon dolar yatırımla yenilediği Conrad Bosphorus İstanbul’da verdiği davette bir araya geldiğimiz Zerunyan, grubun en lüks ilk üç markasını sıralıyor:

        Waldorf Astoria; 15’i Kuzey Amerika olmak üzere dünyada toplam 30 otel işletiyor. Türkiye’ye gelmedi.

        İkinci lüks marka Curio, dünyanın 104 ülkesinde toplam 4 bin 726 oteli olan grubumuzun, 2014 yılında faaliye geçen en yeni markası. Avrupa’da Ibiza’dan sonraki 2’nci oteli olacak. Üçüncüsü ise Conrad. Türkiye’ye 1992 yılında girdi. Bu tabloya bakarsak, Türkiye’nin turizm serüveni içinde Hilton grubunun, ilk 3 lüks markasından yalnızca 1’ini işletmeye açtığını söylebilirim. O da 24 yıl önce...

        Grubun, Türkiye’nin doğusundan batısına 44 oteli bulunuyor. Bunlardan 19’unu kendisi işletiyor, 25’i ise franchise...

        2025 yılına kadar Türkiye’de 30 otel daha açmayı planlayan grup, getirdiği markalarla orta sınıfa odaklanıyor.

        Lüks markalarında kristal aynaları, saten yatak örtülerini yarıştırmıyor. Sanata, tarihe yaklaşarak, turistlere gerçekliği vermeye çalışıyor.

        Conrad İstanbul’un yenilenen yüzünde sanat öne çıkıyor. Duvarlar, Belkıs-Erdal Aksoy çiftinin özel koleksiyonundan, aralarında Hüseyin Avni Lifij (1886-1927), Halil Paşa (1857-1939) tablolarının olduğu sanat eserleri ile kaplanmış.

        TÜROB Başkan Yardımcısı da olan Zerunyan, bu yılın ilk 9 ayında İstanbul’da gelen turist sayısında yüzde 30’lara varan düşüşe dikkat çekiyor. Zerunyan ile sohbetimize katılan Mercan Turizm’in sahibi Dr. Cüneyt Mengü ise Ortadoğu ve Körfez ülkelerinden Türkiye’ye yılda 60 bin turist getirdiğini belirtirken, “Şirket olarak geçen yıla göre 2016’da artış bile sağladık. Ortadoğu’nun ilgisi sürüyor” diyor. Atina’dan sonra dünyadaki en büyük müze otel kompleksi olan Antakya Hilton’un yatırımcısı Hataylı müteahhit Necmi Afsuroğlu’na da, açılış takvimini soruyorum. 2011 yılında başladıkları otel inşaatının son hızla devam ettiğini vurguluyor:

        “2017’nin 6’ncı ayında otelimizi açacağız.”

        Otel inşaatının sürdüğü 17 dönüm kazı alanında, 850 metrekarelik dünyanın tek parça en büyük mozaiği bulunmuştu. 35 milyon dolar olarak planlanan yatırım tutarı 120 milyon dolara ulaşmış.

        Mimari projesi Emre Arolat’a ait olan otelin cam zemini, tarihi mozaikleri bulundukları yerde sergileme imkânı veriyor. Suriye dramından en çok etkilenen illerin başında gelen Hatay’da bugünlerde kimse arkeolojik gezi düzenlenmesini beklemiyor. 1949 Kerkük doğumlu ve Türkmen Kurultayı’nın eski Divan Başkanı da olan Dr. Mengü, Musul operasyonunu da değerlendiriyor: “Musul’daki savaş 8-9 ayda bitmez. Oradan göç edenler Irak’ın Türkmen kenti Telafer’e gelecek. Savaşın 2’nci ayağı Telafer olacak.”

        Bu coğrafyada insanların en büyük lüksü evlerinde kalabilmek; bedeli de çok ağır!

        Diğer Yazılar