Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İnsan bu; daha iyisini umuyor.

        Keşke “seçimden önce” deseydik ki “En kötü günümüz böyle olsun!”

        O açıdan iktidar haklı:

        Şükredeceksin!

        Hep daha kötüsü mümkün!

        Dağın iki yanında, yine sıvasız hanelerden “feda etmeye hazır olduğumuz evlatlar”ın peş peşe kaybı yanında, “otorite” de neymiş!

        Hakaret suçu” mesela, ebediyen baki kalaydı da böyle olmayaydı, böyle ölmeyeydi “evlatlar!”

        ***

        Kibir Düzeni” kimimizin ağrına gidiyordu.

        Yok, o vallahi iyiymiş!

        Saray’ın, iktidarın, ağaların, efendilerin, paşaların ve “öte yandaki militer vesayet örgütü”nün kibri daha iyiymiş.

        Çünkü bu “Yeniden Kin Düzeni” can alıyor, canları alıyor, can yakıyor.

        Kibir Düzeni”, ah evet, “Kin Düzeni” cinneti yanında bir nevi cennetmiş!

        ***

        Biraz akıl veya akil kalmışsa elde, kenarda köşede…

        Devletten başlayıp en uzak mesafesine kadar, herkes şu basit hesabı yapabilir:

        MHP’ye oy verenleri, bir de CHP’ye oy vermiş bir kesimi tam bilemiyorum ama Türkiye’nin en azından yüzde 80 kadarı “çözüm ve barış”a da oy verdi.

        Daha önce AKP’nin yüzde 50’leri de büyük ölçüde öyleydi ama 41 küsurun büyük bölümü yine öyle.

        HDP oyları öyle; CHP’nin büyük çoğunluğu da öyle.

        De ki yüzde 70!

        Ama yüzde 10 değil!

        ***

        Tabii ki birbiri ardına tabutlarla yüzde 80 artık “savaştan yana” da olabilir.

        Her yanda.

        Ama işin özü de o değil.

        İşin özü, bu ülke, iktidarın da “Bir daha o günlere dönülmeyecek” diye en birinci ağızdan bin kez söylediği “barış”a kitlenmişti.

        AKP’nin “eski düzen”e karşı giderek artan gücünün ciddi bir kaynağı da oydu.

        HDP’ye baraj yıktıran da odur.

        AKP ve özellikle Cumhurbaşkanı yavaş yavaş “savaş savaş” diye mırıldanmaya başlarken, HDP’ye, “barış partisi” kimliğiyle, daha önce AKP’ye oy vermiş Kürtleri getiren de odur.

        O çok konuşulan, bir, bilemedin bir buçuk puanlık “Beyaz Türk oyu”nun ancak küçük kısmı “salt Erdoğan’a karşı” HDP’ye gitmiştir.

        Gerisi otoritenin, savaşın engellenmesi ve HDP’nin de şu günler hiç unutmaması gereken “barış vaadi”nedir.

        ***

        Cumhurbaşkanı da bu millete “Bitti. Bir daha o kanlı günlere dönülmeyecek” diye verdiği tarihi sözü unutmamalı.

        Bu millete en hakiki vaadi ve borcu odur.

        Peşindeki iktidarın da öyle.

        Aksi takdirde o duble yollar, AVM’ler, havalimanları hava cıvadan ibarettir.

        Aslolan kinin, kanın bitmesi.

        Şartsa, buyurun kibir yine sizlerin olsun!

        İnanın, bir 10, 20, 30 yıl daha verilecek binlerce can yanında, malın mülkün, kasanın, kutunun da lafı olmaz.

        Bütün “kolalı, kollamalı, bedelli, çürük evlatlar”a helal olsun!

        Yeter ki sıvasız hanelerin, yoksul, mülksüz, tek umudu hayatta kalmak olan evlatlarının da o hayatta bir kıymeti, bir canı, bir ömrü olsun!

        ***

        Bilmiyoruz, 400 milletvekili olaydı, “Başkan” ve iktidar daha mı olgun, daha mı özenli, daha mı “barıştan yana” ve “baldırancı” olurdu?

        Bilemeyeceğiz.

        Belki hiç bilemeyeceğiz.

        Madem daha önce “40 bin ölümüz”ü de toplam büyük olsun diye ayırmadan topladık, şu anda 40 binin üstüne 400’e gitmiş “ölümüz” var iki ayda!

        30 yıl çok acı biriktirdi, çok yardı…

        Fakat hiç mi akıl biriktirmedi, hiç mi uyarmadı?

        Yok, bu kadar da sıyırmış olamayız; olmamalıyız artık.

        Yine bunca kin ve kan birikmiş de hiç mi akıl, vicdan, izan toparlayamadık şunca zaman?

        ***

        Başbakan “evlatlarımızı fedaya hazırız” dedi.

        Demesin.

        Bakın, kendi evlatları umarım iyidir…

        Özellikle torunlarının gözlerinin içine baksın bir.

        Onlara, hele onlar gibi imkânları bulunmayan, ellerindeki tek şey hayatta olmaktan ibaret milyonlarca çocuğa vaadi sadece bu mudur?

        Aferin dede, evlatları feda ediver” mi diyor torunları?

        AKP-CHP koalisyonu aklımızın başımızın yerine gelmesi için son çare galiba!

        Lütfen, kibriniz yine sizin olsun…

        Kanımıza susamış kinimize bir son verin!

        Sıvasız hanelerden Er “Barış” Akkabak 20 yaşında mayınla can verdi.

        Kaybettiğimiz, hepimizin “Barış”ıdır işte!

        Not: Müsaadenizle iki gün ara. Tüm iyilik dileklerimle.

        Diğer Yazılar