Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Muharrem Sarıkaya 'Yapay Zeka'nın, aklını kovan neden!..

        KAYGI- endişe gibi, zeka ve akıl kavramı da çok karıştırılıyor…

        Neden de kavramlara aynı anlamı yüklememizden kaynaklı…

        Oysa yüklendikleri anlam açısından birbirinden oldukça farklı…

        Örneğin, son dönem hayatımıza giren ve hızla yaşamımızda yer tutan bilgisayarların kendileri arasında iletişimi sonucu ortaya çıkan durum…

        Buna ilk başlarda “yapay akıl” denilirken, zaman içinde kavram farklılaştı ve “yapay zeka” ile bütünleşik kılındı…

        Çünkü akılda, “hissiyat…” dediğimiz doğru ve yanlışı ayırt edebilme kabiliyeti vardır.

        Zeka ise var olanları kullanabilme kabiliyetine işaret eder…

        İnsan kararını aklıyla verir, zekasıyla da çevresini ve zamanı yönetir…

        Dolayısıyla zekayı kullanabilme yetisine akıl denir…

        Bir diğer anlatımla, akıl işlenmiş zekaya verilen isimdir...

        Bir başkasından akıl alabilirsiniz ama, zeka almanız olanaksızdır…

        Çünkü her kişinin kendine özgü bir alet kullanma yetisi vardır…

        Buradan yola çıktıklarından dolayı, makinaların birbirinden öğrenme kabiliyetinin ürünü olan yeni teknolojiye Yapay Zeka (AI- Artificial İntelligence) adı verildi…

        SEKİZ YILDA GELİNDİ

        Sanılmasın ki gelişimi bilgisayarda olduğu gibi uzun yılları kapsıyor…

        İlk adımın atıldığı 2015’te San Francisco’da kuruluşundan bugüne geçen süre sekiz yıl…

        Kâr amacı gütmeyen, şirketlere yapay zeka alanında destek vermeyi hedefleyen Open AI şirketinin kuruluşunda yer alanlar da bugün dünyanın en zenginler listesinde bulunan isimler…

        Sam Altman, Greg Brockman, Elon Musk, Reid Hoffman, Jessica Livingston, Peter Thiel, Amazon Web Services (AWS), Infosys ve YC Research…

        Buna son dönem Microsoft da katıldı; hatta bu yıl fon desteğini daha da arttırdı…

        Open AI’nin ürünü olan ChatCTP’nin piyasaya sürülmesi kazancında patlama yarattı…

        Şirketin kurucularından Elon Musk’ın sahibi olduğu Tesla otomobillerin içine de yapay zeka dahil edilince kazancı katlandı…

        Microsoft fırsatı kaçırmadı, Google’ın yerini ChatGTP’nin alabileceğini öngörüp Open AI’ye fon desteğini 10 milyar Dolara çıkardı…

        Microsoft’un Bing arama motoruna ChatGTP’yi entegre çabasının bir parçası olduğu da bilinen bir başka durum.

        Nitekim Google da buna karşı benzer atağa geçti, yapay zeka uygulaması olan Bard’ı başlattı…

        Bugüne kadar ChatGPT alanında 4 farklı yapay zeka sohbet robotu geliştiren Open AI’nin, gelecek yıl sonu kazancının 1 milyar doları aşması bekleniyor…

        Kısa vadedeki hedefi ise 30 milyar dolar…

        AKIL, ZEKAYI GÖREVDEN ALDI

        Şirket bu denli yüksek profile ulaşmışken önceki akşam beklenmedik bir gelişme yaşandı.

        Open AI Yönetim Kurulu, kurucu ortaklarından olan 38 yaşındaki CEO’su Sam Altman’ın görevine son verdiğini duyurdu...

        Altman, CEO görevinden alındığını X’te duyurduktan hemen sonra ikinci önemli istifa haberi geldi…

        Şirketin kurucu isimleri arasında bulunan Başkanı Greg Brockman da istifa ettiğini açıkladı...

        Yapay Zeka destekli yazışma motoru ChatCTP’nin de mucidi gözüyle bakılan Altman ve Brockman’ın şirketten ayrılmalarının gerekçesi de tam akıl ve zeka kavramının farkına uygun düşüyor…

        Altman’ı görevden alma kararı “müzakereli bir inceleme süreci” sonrasında gelmiş…

        “Altman’ın, Yönetim Kurulu ile olan iletişiminde tutarlı bir şekilde samimi olmadığı ve bu durumun kurulun sorumluluklarını yerine getirme kabiliyetini engellediği” sonucuna varıldığı bildirildi.

        ChatGTP'yi geliştiren, kurucuları arasında olduğu OpenAI'nin CEO'luk görevinden alınan Sam Altman...
        ChatGTP'yi geliştiren, kurucuları arasında olduğu OpenAI'nin CEO'luk görevinden alınan Sam Altman...

        Yönetim Kurulu, bu kapsamda “OpenAI'ye liderlik etmeye devam etme becerisine güveni yok” kararına ulaştığını ve durumun kendisine tebliğ edildiğini de belirtti…

        Yerine de Arnavut kökenli mühendis olan şirketin baş teknoloji sorumlusu olarak görev yapan 35 yaşındaki Mira Muratti geçici CEO görevine getirildi…

        Dikkat çeken nokta ise bugüne kadar Beyaz Saray dahil gittiği her kapının anında açıldığı, Washington’da herkesin görüşmek istediği kişi olan Altman’ın, halefi gibi bir mühendislik nosyonunun bulunmaması…

        Silikon Vadisine girdiği günden bu yana dijital alanda önemli işlere imza atmış; tıpkı ürettiği Yapay Zeka’da da olduğu gibi zekasıyla yol almış…

        Görevden alınma gerekçesinde, “akla yüklenen konularda güven eksikliği” bulmuş; zeka onu kapatmaya yetmemiş…

        34 YAŞINDAKİ KADINA EMANET

        Yerine geçici olarak gelen Muratti ise uzun yıllardır otonom otomobiller üzerinde çalışan bir isim…

        Microsof’un CEO’su Satya Nadella, bir makalesinde Muratti için, “Teknik uzmanlığa, ticari zekaya ve misyonun önemini derinden anlayan ekipler oluşturma konusunda kanıtlanmış yeteneğe sahip” demişti.

        Yapay Zeka teknolojileri konusundaki becerilerine vurgu yapılan

        Muratti’nin, Tesla’da gerçekleştirdikleri birçok makalenin de konusu oldu…

        Bir anlamda Elon Musk ile Microsoftun ağırlığında olan Open AI’de yeni bir yönetim geldi…

        Sadece şirketin değil, dünyanın da geleceği 34 yaşındaki bir kadına emanet…

        Çünkü bu alanda bugüne kadar en çok ilerleme kaydeden şirketlerin başında bulunuyor…

        OpenAI'nin (soldan sağa) geçici CEO'su Mira Murati, şirketin kurucuları arasında yer alan görevden alınan CEO Sam Altman, istifa eden Şirket Başkanı Greg Brockman ve Baş Bilimci Ilya Sutskever...
        OpenAI'nin (soldan sağa) geçici CEO'su Mira Murati, şirketin kurucuları arasında yer alan görevden alınan CEO Sam Altman, istifa eden Şirket Başkanı Greg Brockman ve Baş Bilimci Ilya Sutskever...

        ZEKANIN YAPAYLIĞI

        En büyük sorunu ise genç yaşta elde edilen gücün, yapay zeka için henüz süreklilik gösterememesi…

        Çünkü yapay zekanın gücünü sürdürebilmesi için gereken yüksek enerji kaynağı henüz oluşturulmadı…

        Her ne kadar AB ülkelerinin yanı sıra, ABD, Rusya, Çin, Güney Kore, Hindistan ve Japonya’nın katılımı ile Fransa’da kurulması planlanan ve “yerdeki güneş” adı verilen proje ilerliyor olsa da…

        Bazı ülkeler kendi başlarına daha küçük terminaller de kurmuş bulunuyor.

        Eğer proje sağlıklı ilerler güneşin 10 katı oranında enerji üretecek Uluslararası Termonükleer Deneysel Reaktör, kısa adıyla İTER (İnternational Thermonuclear Experimental React) devreye girerse Quantum çağının kapısı da açılmış olacak…

        Bu teknolojinin gerisinde kalanlar ise matbaanın icadına uyup onu kullanmayan ülkelerden çok daha ağır bedel ödeyecek; diğerlerinin uydusu haline dönüşecek…

        Bu sadece teknolojiye direnmekle de sınırlı değil…

        Yeni dünya düzenini yakalamaktan uzak, akademiye yakışmayan haris kıskançlık sendromları içinde, zeka yapaylığına kapılmış olanları da kapsıyor…

        Nitekim Türkiye’nin bu alanda geldiği nokta hiç iç açıcı değil…

        Capital Economist’in “yapay zekadan en fazla fayda sağlayacak ekonomiler sıralamasında” Türkiye’nin adı dahi görünmüyor…

        Siz iyi olduğunuzu varsayımıyla kendinize istediğiniz kadar vehmedin; uluslararası veriler bir şey olmadığınızı önümüze koyuyor...

        *

        Yaşamın kapısı sadece 8 saat açık kalıyor...

        DAHA önce burada anlatmıştım…

        Habertürk TV’de Ekosistemlere Yeni Bakışlar programımızın dünkü bölümünde bütün detayı ile Prof. Dr. Oktay Algın da anlattı…

        Sözünü ettiğim, yapay zekanın da devreye girmesiyle yaşamımıza giren tıptaki yeni cihazlar ve bilimsel gelişmeler…

        Kısaca MRI adı verilen Girişimsel MR yöntemi de bunlardan bir diğeri...

        Bu cihazla sağlık sorunları çok daha çabuk bulunabiliyor; yetmiyor anında yerinde müdahale ediliyor; sürekli MR çekimi ile müdahale edilen noktanın her bir durumu da anında izlenilebiliyor…

        Geliştirdiği Girişimsel MR cihazı ile inme ve damar tıkanıklığı gibi nedenleri anında tespit edip müdahale imkanı tanıyan Prof. Dr. Oktay Algın....
        Geliştirdiği Girişimsel MR cihazı ile inme ve damar tıkanıklığı gibi nedenleri anında tespit edip müdahale imkanı tanıyan Prof. Dr. Oktay Algın....

        Bunları bir kez daha dinlerken bugün son yolculuğuna uğurlayacağımız, üç gündür büyük acımızın kaynağı dostum, arkadaşım Metin Uca aklıma geldi…

        Şah damarında tıkanma olduğunu tesadüf sonucu gittiği hastanede öğrenmişti…

        Prof. Dr. Algın ile birkaç hafta önce sohbet ederken, sanki sevgili Metin Uca’nın durumunu öngörmüş gibi benzer sorunlarla gelen hastalara atıf yapmıştı.

        Madem bu gibi durumlarda hastanın önünde yaşam kapısının kapanması için en fazla 6-8 saat arasında değişen süre kalıyormuş…

        Damardaki tıkanıklığı fark edip anında müdahalede bulunulmadığı takdirde bu yaşam kapısı yavaş yavaş kapanıp, bir daha dönülmez hale getiriyormuş…

        Bu sürede damar açıldığı ve gerekli müdahalede bulunulduğu durumlarda ise vücut kendini onarıp yaşama tekrar dönmenin yolunu buluyormuş.

        En büyük sorun ise bu sürenin neredeyse sonuna kadar kullanılmasıymış…

        O nedenle Girişimsel MR’ın ne denli önemli olduğunu anlattı.

        İstenildiğinde Youtube kanalında da izleyebileceğiniz buradaki anlatısına göre Türkiye’de her yıl damar tıkanıklığı ve pıhtı atması olayı ile karşı karşıya kalınan vaka sayısı 250 bini aşmış…

        Bunların içinden Girişimsel MR uygulamasına sahip hastaneye ulaşıp anında müdahale edilenler kurtarmış, büyük bölümü de geri dönülmez yola girmiş…

        Tıpkı sevgili Metin Uca’nın başına geldiği gibi; neşemizi, sevgimizi, dostumuzu aramızdan alıp götürmüş…