Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Tubitak Ansiklopedi Risk Ve Türleri Nedir?

        Finans teorisinde ve uygulamasında, matematikle veya farklı araçlarla ölçülebilen belirsizliğe "risk" ve böylece ortaya çıkan modellere "risk modelleri" denir. Bugün yapılan bir yatırımın değeri, gelecekte gerçekleşmesi beklenen nakit akışlarına bağlıdır. Bu yatırım, finansal varlıklara yapılan bir yatırım veya herhangi bir iş yatırımı olabilir. Gelecekte neler olacağı bilinemeyeceği için gelecek nakit akışları da belirsizdir. Bu belirsizliğin derecesi ise yatırımın ne olduğuna bağlıdır ve bu da zamanla ve mekanla değişebilir. İnsan tabiatı, ticaret yaparken daha çok kazanmak ister ama belirsizliği sevmez. Bunun sonucu olarak, geleceği daha belirsiz olan yatırımlara daha az değer biçilir. Bu nedenle, herhangi bir yatırım kararı verirken muhtemel belirsizlik hakkında fikir sahibi olmak gerekir ki yanlış değerleme yapılmış olmasın.

        Her ne kadar risk ve belirsizlik kelimeleri zaman zaman eş anlamlı kullanılsa da riskin ölçülmesinin çok zor veya imkansız olduğu belirsizlik koşullarının da olabileceği unutulmamalıdır. İktisat literatüründe böyle ortamlardaki belirsizlikten "Knightian belirsizliği" diye bahsedilir ve standart yöntemlerle risk tahmini yapmak pek işe yaramaz. Savaş, büyük doğal afetler ve 2020 senesinde yaşanan salgın gibi dönemler bu çeşit ortamlardır.

        Risk kavramını, daha büyük bir belirsizlik kümesinin koşullu bir alt kümesi olarak düşünmekte fayda vardır. İki sınıf risk olayından bahsedilebilir:

        Bilinen olaylar: Daha önce yaşanmış, birçok insanın hafızasında canlı olan ve muhtemel etkileri tahmin edilebilen olaylardır. Borsalarda ani çöküşler, kredi pazarlarında oluşan temerrütler veya ekonomik durgunluk gibi finansal fiyatlarda beklenmedik değişikliklere sebep olan olaylar bazı örneklerdir. Bu tür olayların etki ve sonuçları tahmin edilebilir, modellenebilir ve iş planlarının bir parçası yapılabilir. Kitaplarda yazan finansal risk yönetimi konuları bunlara değinir.

        Bilinmeyen olaylar: Tarihte benzerleri yaşanmış olsa bile çok az insanın hatırladığı ve etki ile sonuçlarının ne olacağı tam bilinemeyen olaylardır. Örnek olarak, iklim değişikliği, doğal afetler, jeopolitik çatışmalar, yatırımcı psikolojisi ve teknolojik tehditleri sayabiliriz. Bu tür olayları modellemek zordur ama başa geldikleri zaman bilinen riskleri de bir şekilde tetikler. Problem, bu tetiklemenin olası zamanlamasını ve etkisinin büyüklüğünü bilememekten kaynaklanmaktadır. Günümüzde, standart matematiksel modellerin en zorlandığı konu bu tür bilinmeyen olayların risk yönetiminin nasıl bir parçası yapılabileceğidir.

        Bilinmeyen risk olayları bir yana, finansal risk yönetimi piyasa riski, kredi riski, likidite riski, fonlama riski ve operasyonel risk olmak üzere beş temel risk türünü ele almaktadır.

        Her yatırımcı ve şirket farklı risklere farklı derecelerde maruz olabilir. Bazı risk olayları şirketin kendisine veya yakın sektörüne özgüdür. Bazıları ise farklı şekil ve derecelerde de olsa tüm şirketleri etkileyen makroekonomik faktörlerden kaynaklanır. Bu faktörler bir ülkeye özgü de olabilir, küresel sistemik faktörler de olabilir. Şirkete özgün riskleri öngörmek ve yönetmek daha kolaydır. Sistemik riskleri yönetmek ise çoğu zaman imkansızdır.

        Risk yönetimde iki temel metod vardır:

        Çeşitlendirme (Diversification), piyasanın korelasyon yapısını göz önüne alarak yatırım miktarını farklı varlıklara ve varlık sınıflarına optimal ağırlıklarla dağıtmak metodudur. Bu yöntemle, portföylerdeki ve şirket bilançolarındaki özgün riskler büyük oranda azaltılabilir. Mesela, bir yatırım fonunun, sadece birkaç hisse senedine (veya sadece hisse senetlerine) değil özgün riskleri minimuma indirecek sayıda varlığa para yatırmasıdır. Başka bir örnek ia ihracatçı bir şirketin sadece bir ülkeye değil, küresel dalgalanmalara farklı şekilde maruz olan birden fazla ülkeye satış yapmasıdır.

        Maruz olunan belirli bir riske karşı korunma pozisyonu tesis etmeye koruma (hedging) denmektedir. Çoğu zaman türev araçlarla yapılır. Mesela, gelirleri lira ve giderleri dolar olan bir firmanın, kur riskinden korunmak için vadeli kontratlarla veya swap yoluyla dolar satın almasıdır. Farklı bir korunma örneği ise bir bankanın, bilanço değerinin faiz riskinden zarar görmemesi için aktif ve pasifinin faiz risklerini uyumlu hale getirmesidir.

        Risk yönetim modelleri çoğu zaman ileri düzeyde matematik içeren ve büyük veri analiz araçları ile donatılmış modellerdir. Modelin dayandığı parametrik ve davranışsal varsayımların geçerli olduğu "normal" zamanlarda beklenen sonuçları verirler. Fakat son yıllarda yaşanan finansal krizlerin sebepleri ve krize götüren olaylar silsilesi incelenince standart risk modellerin bazı ciddi zaafları ortaya çıkmaktadır:

        Kriz dönemleri genellikle "normal" olmayan dönemlerdir. Böyle dönemlerde risk modellerinin varsayımları gerçeklerden kopmakta ve modeller fazla işe yaramaz hale gelmektedir. Modellere olan aşırı güven ise bu tip ortamlarda yönetim körlüğüne dönüşebiliyor ve finansal çöküşleri daha tahripkar kılabiliyor. Bu tehlikeye "risk yönetiminin riski" denebilir.

        Risk yönetimi, beklenen veya bilinen risk olaylarına karşı tedbir alma sanatıdır. 2020 senesinde yaşanan salgın gibi bilinmeyen ve beklenmedik bir olay vuku bulunca standart risk modelleri doğal olarak istenen yararı sağlayamazlar. Modeller, kurguları gereği, risk olayı başa geldikten sonra ne yapılacağını söyleyemezler. Çağımızda bilinmeyen risk olaylarının daha çok yaşanacağı ihtimali gittikçe artmaktadır. Bu nedenle, matematiksel modellerin içine basiret ve sağduyu gibi özellikleri de işlemenin önemini anlamak faydalı olacaktır.

        YAZAR

        Ahmet Vedat Akgiray