Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        O moda deyiş çok sinir bozucu olabilir ama bazen “büyük resim” gözden kaçıyor, viral heyecan yüzünden. Şu çığır açan ilk kara delik görüntüsünde birebir yaşandı. Haberturk.com’daki canlı yayında Kadir Kaymakçı “Bu fotoğraf Instagram’da like almaz” derken sanırım çok haklıydı. “Bak bak turuncu-kara bir delik” hissi mi uyandı nedir, sosyal medya alemi global çapta birden başka bir yöne savruldu; “Olay Ufku” teleskop ağıyla ta 53 milyon ışık yılı mesafede yakanan ve Einstein’ın izafiyet teorisini şimdilik doğrulayan görüntünün ufku daralıverdi. En azından biz bilimden çakmayanlar arasında. Sebebi de, projede görevli 200’ü aşkın bilim insanından biri olan Katie Bouman’ın tarifsiz sevinci.

        Yakında California Teknoloji Enstitüsü'nde öğretim görevine başlayacak Dr. Katie Bouman'ın bu hali çok sevildi.

        Gözlerin içinden taşan neşe, ellerin o jestiyle gerçekten karşı konulamayacak bir fotoğraftı. İnternette viral oldu, Katie şovu çaldı, kara deliğin fiyakasını bozdu. Özellikle kadınlar o tatlı coşkunun peşine takılıverdi. Sosyal medyada neler yazmadılar ki; bilimde daima ikinci mevkiye atılmış olmanın hırsıyla “İşte tarihteki ilk kara delik görüntüsünü ortaya çıkaran algoritmayı yazan Katie Bouman…” mesajları sökün etti.

        Doktorasını henüz tamamlamış bulunan MIT mezunu Bouman, bu yanılgıyı Facebook mesajıyla düzeltti. “Bugün gösterilen görüntü, çoklu metodlarda üretilmiş bir kombinasyondur. Bu görüntüyü ortaya çıkaran bir algoritma ya da kişi değil, dünyanın dört bir yanında yetenekli bilim insanlarından kurulu bir ekibin yıllar süren zorlu çalışmalarla geliştirdiği veri işleme, görüntüleme metodları ve analiz teknikleriyle elde ettiği bir sonuçtur. Sizinle birlikte çalışma şansına eriştiğim için gurur duyuyorum.” Mesaj yağmuru yüzünden telefonunu kapatmak zorunda kalan Bouman birlikte çalıştığı ekibin toplu fotoğrafını da paylaştı.

        OLAY UFKU’NDA BİR DEĞİL, 40 KADININ ADI VAR

        Dr. Bouman’ın alçakgönüllü davranıp dile getirmediği bir nokta var. Kendisi, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ve Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi ortak çalışmasıyla radyo teleskoplardan gelen verilerin görüntüye dönüştürülmesinde payı olan algoritmayı geliştiren ekibin başındaydı. Ama o algoritmadan bir fotoğrafın çıkabilmesi için devasa çanakların galaksi tozları arasından radyo dalgalarını yakalanması gerekiyordu.

        Olay Ufku ekibi: 6 kıta, 18 ülke, 60 kurumdan 200 bilim insanının geçen kasım ayındaki buluşması.

        Dr. Katie Bouman sadece kara deliğin cakasını bozsa, yine iyi. Olay Ufku’nun bütün kadınları da o viral dalgada depase oldu. “Kara deliğin fotoğrafını Katie Bouman’a borçluyuz ama nedense adını yeterince göremiyoruz medyada, size inat kadının da adı var bilimde” diye serzenişte bulunanlar biraz daha meraklı olsa, projede bir değil 40 kadının görev yaptığını da öğrenebilirdi. Yani kadının bilimdeki yeri açısından haberler o kadar da kötü değil.

        Harvard’dan astronom Shep Doeleman liderliğindeki çalışmada görev alan, Arizona Üniversitesi’nden astronomi ve astrofizik profesörü Feryal Özel’in konumu daha da “özel”. Doeleman başkanlığındaki proje bilim konseyinin 11 üyesinden biri. Kara delik görüntülemeyle ilgili ilk tezini 2000 yılında yazan Özel Washington Post’a açıklamasında şöyle diyor: “Kadının bilimdeki rolüne gösterilen ilgi heyecan verici ama diğer kadın ve erkeklerin katkısını da unutmamak gerek. Mesela benim erkek öğrencilerimden biri defalarca güney kutbuna gitti, sırf teleskoplardan biri orada olduğu için. İster kadın isterse erkek olsun bütün başarıyı tek bir bireye yüklemek, işbirliğine zarar verir…”

        Projenin kadınlarından Hollandalı Sara Issaoun biraz da bozuk atıyor; “Bouman çok mutlu göründüğü için fotoğrafını biz de sevdik. Viral olmasını da anlıyorum ama kara deliği görünce benim de tüylerim diken diken oldu. Bu yalnız kurt anlatımları hoş değil, gruptaki çeşitlilik ve yaptığımız işbirliği kutlamaya değer” diyerek.

        BEŞİR’İ DEVİREN KADIN MI?

        Sudan’daki o görüntü de ilk bakışta kutlamaya değer görünüyor. 30 yıldır iktidardaki Ömer el Beşir’e karşı hayat pahalılığı nedeniyle aralık ayında başlayan protesto gösterilerinde onlarca kişi can verdi. Ancak Alaa Salah adlı 22 yaşındaki mimarlık öğrencisinin video ve fotoğraflarıyla Sudan meselesinin medya ve sosyal medyadaki hacmi aniden genişleyiveriyor. Müthiş bir ritmle “Kurşun öldürmez/halkın sessizliği öldürür” devrimci şiirini okurken, kadınların “devrim, devrim” sloganlarını sürükleyen Salah’ın hayranlık uyandıran görüntüsü, Sudan’daki özgürlük hareketinin simgesi haline geliyor. Sudan topraklarında 3 bin yıl geriye gidilerek, “Kandaka” adı verilen Nubya kraliçelerine benzetiliyor. Hatta halk kitlelerini onun örgütlediğini söyleyecek kadar ileri gidenler oluyor. El Beşir’in tutuklanmasıyla birlikte de “El Beşir’i deviren kadın” olup çıkıyor.

        Kültürü yakından bilenler, görüntünün şifrelerine dair detaylara girerek anlatıyor. Alaa Salah’ın üzerindeki beyaz pamuklu kıyafet, şeriat düzenince dikte edilenin tersine, çalışan kadının özgürlüğünü temsil ediyormuş. O geleneksel kıyafeti tamamlayan iri altın küpeler de kuşaklar boyu büyükannelerden torunlara geçermiş. Salah’ın otomobil üstündeki fotoğrafını çeken Lana Haroun, “O, Sudanlı bütün kadın ve kızları temsil ediyor, onların hikayesini anlatıyor” diyor.

        Doğrudur ama El Beşir’in sonunu getirenler o kadınlar mıdır acaba? Tablonun görünen yüzünde şimdilik yine bir askeri darbe, darbeyle gelen El Beşir’e karşı bir darbe var. Anayasa askıya alındı, üç aylık olağanüstü hal ilan edildi, ülkeyi iki yıl süreyle askeri konsey yönetecek. O tarihte demokratik sivil yönetime geçilecek mi? Kimbilir. 300 bin kişinin öldüğü Darfur’da insanlık ve savaş suçu işlediği gerekçesiyle Uluslararası Ceza Mahkemesi’nce tutuklama kararı bulunan El Beşir’i de teslim etmeyip yargılayacaklarını açıkladılar.

        Halkın sivil yönetim talebi de dinmiş değil. 22.00-00.04 arası sokağa çıkma yasağına rağmen, sokaklardan çekilmemecesine “devrim” sloganıyla devam…

        Diğer Yazılar