Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Meksika Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador, koronavirüs pandemisiyle ilişkilerinde nevi şahsına münhasır bir lider. Virüsün izole edilmesinde sosyal mesafenin palavra olduğunu söylediği gibi fiziksel varlığıyla da bunu her fırsatta gösteriyor. Tarifeli seferlerle ülkenin dört bir yanına uçuyor, kalabalıkların arasına girip çocukları öpüyor, meraklılarla selfie’ler çektiriyor, lokantalarda yemek yiyor ve el dezenfektanı kullanmayı reddediyor. Yetmiyor, virüse karşı muska öneriyor, basının karşısına çıkıp “koruyucu kalkan” diye minik kartlar gösteriyor muska niyetine.

        Meksika, diğer Latin Amerika ülkelerine göre karantina önlemlerini daha geç başlattı. Koronavirüs ülkeye mart ayının ikinci yarısında ulaştı ve vaka sayısı 2 bini henüz geçti, dün itibariyle ölü sayısı 94’ü bulmuştu.

        Obrador’un bu tavrı, Trump ve Boris Johnson ile Jair Bolsonaro gibi sağcı popülist liderlerin virüsü küçümsediği tezini çürütüyor. Çünkü Obrador, uygulamalarıyla her ne kadarideolojiye ters profil çizse de, sosyalist olduğu iddiasında. Ama bu başka bir tartışma konusu.

        Konu, Obrador’un muskadan medet umması, ya da öyle dikte etmesi. Bir bilinmeze karşı korunmak için muskadan medet umacak halk kitlelerinin bulunması da kaçınılmaz. Psikiyatrlar, bazı bireylerin kendilerini savunmasız hissettikleri stres ortamında virüse karşı batıl inanca sarıldığını; sözde virüsün kaynağını açıklayan komplo teorilerinin de yayılacak zemin bulduğunu söylüyor. Kriz anında psikolojik savunma korkuyu azaltsa da, bu aynı zamanda gerçeği inkar anlamına geliyor.

        “ÇOK TEHLİKELİ BİR ZIRVA”

        İşte son komplo teorisi, 5G teknolojisinin hızlı internet sağladığı gibi koronavirüsü de hızla yayıp pandemiye dönüştürdüğü şeklinde. Komplo teorisinin bir ayağı ise 5G’nin bağışıklık sistemini zayıflatarak bulaşı sağladığını söylüyor. Virüsün çıktığı Çin’in Wuhan kentinde 5G’ye geçilmiş olması ve bağışıklık sistemiyle ilgili iddianın öteden beri bulunması teoriyi besleyen unsurlar.

        İddianın sosyal medyada virüsten daha hızlı yayılması üzerine İngiltere’de iki 5G istasyonu ateşe verildi; görüntüleri yüksek takipçili sosyal medya hesaplarında paylaşıldı ve oradan dünyaya yayıldı, Türkiye’ye kadar çabucak ulaştı. İngiliz Hükümeti’nin “Tehlikeli bir saçmalık” diye nitelediği iddia, bilim insanları tarafından şiddetle kınandı. Dedikleri şu: Tamamen zırva olan bu teori, biyolojik olarak da mümkün değil.

        BBC’nin haberine göre Reading Üniversitesi hücresel mikrobiyoloji uzmanı Dr. Simon Clarke şöyle açıklıyor: “Bağışıklık sisteminiz, kimi günlerde yorgunluk ve kötü beslenme gibi nedenlerle zayıflayabilir. Bu iniş çıkışlar çok büyük etken değildir ama sizi virüse açık hale getirebilir. Radyo dalgaları da fizyolojinizi etkileyebilir, ancak bunlar öyle küçüktür ki, bağışıklık sistemini etkileyecek kadar güçlü olamazlar. Bu konuda yığınla araştırma var.”

        Bir başka uzman da, Covid-19’un insandan insana damlacık yoluyla nasıl bulaştığının gayet iyi bilindiğini belirterek, “Mobil cihaz ve internet bağlantılarını sağlayan elektromanyetik dalgalar ile virüsler çok farklı işleyen şeylerdir. Geceyle gündüz kadar farklı” diyor. Virüsün, henüz 5G teknolojisine geçmemiş – İran gibi - ülkelerde de yüksek vakalara erişmesi, bu komplo teorisini çürütüyor.

        Henüz bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış olmasa da yeni teknolojinin kansere yol açabileceği kaygıları üzerine İsviçre gibi bazı ülkeler 5G’ye geçiş sürecini yavaşlattı. Ancak sahici kaygıların yanı sıra, 5G teknolojisi öteden beri komplo teorilerinin de hedefinde. Amerikan medyasına göre bunların kaynağı Rusya’da. Moskova tarafından finanse edilen RT America adlı yayın kuruluşu geçen yıl “5G: İnsanlık üzerinde tehlikeli deney” başlıklı bir rapor yayınlamıştı. New York Times, Rusya’nın yeni teknolojiyle ilgili korku yaratmayı amaçlayan bu tür haberlerle ABD’nin 5G sürecini yavaşlatmaya çalıştığını ileri sürmüştü.

        AB BELGESİNDE "RUS İŞİ DEZENFORMASYON" UYARISI

        Koronavirüste insan parmağı olduğu, laboratuvarda biyolojik silah olarak üretildiğine ilişkin komplo teorileri artık hayatın doğal parçası. Sosyal medyada, WhatsApp gruplarında sallamak serbest. Ancak Reuters’in geçen ay Avrupa Birliği kaynaklarından elde ettiği bir belge, “Rus medyasının, koronavirüsün Batı toplumları üzerindeki etkisini artırmak, panik ve güven erozyonu yaratmak amacıyla dezenformasyon kampanyası başlattığını” ileri sürüyor.

        AB Dış İlişkiler Servisi imzalı bu belgeye göre Rus devlet medyası ve Kremlin yanlısı yayın organları internet üzerinden Kovid-19’la ilgili İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Almanca ve Fransızca yalan haberler pompalayarak, çelişkili, kafa karıştırıcı ve felaket senaryoları içeren bu haberler aracılığıyla AB’nin virüsle mücadelede iletişim yeteneğini torpillemeye çalışıyordu. Kremlin’in Avrupa’nın toplumsal yapısını bozmaya yönelik geniş çaplı stratejisinin bir parçası olan bu dezenformasyon atağının amacı, Batılı ülkelerdeki halk sağlığı krizinin boyutlarını daha da kötüleştirmekti. AB veri tabanında 22 Ocak’tan bu yana 80’i aşkın dezenformasyon vakası tespit edilmişti; ayrıca Rusya, ABD’nin koronavirüsü biyolojik silah olarak geliştirdiği şeklindeki İran iddiasının yayılması için çaba gösteriyordu. Kremlin bu iddiaları, “mesnetsiz, sağduyudan yoksun ve anti-Rusya takıntısının eseri” diyerek kesin bir dille reddetti.

        Ancak şimdi 5G furyasında Rusya yine olağan şüpheli. Amerikan sitelerinde 2016 seçimlerindeki Rus parmağı hatırlatılarak Kremlin’in trol fabrikası işaret ediliyor. Ancak Facebook ve Twitter’in koronavirüsle ilgili korku ve paniğe yol açabilecek yalan yanlış malumatın bulunduğu içeriğe karşı önlem aldığı, Rusya ve İran kaynaklı fake hesapların kapatıldığı da söyleniyor. Peki nerelerden sızıyor bu komplo teorileri?

        İşte onun izi bulunamıyor, yüksek takipçili hesaplardan yayılıyor 5G iddiası. Örneğin, 4.2 milyon takipçisi bulunan Amerikalı şarkıcı Keri Hilson’ın hesabından. Önceki gün, “5G için yıllardır uyarıyorlardı, Çin’de devreye girdi. İnsanlar ölmeye başladı…” içerikli mesajlar attı. Destek kadar, “küçük şöhret, sen sus Beyonce söylesin” diye çemkiren tepkiler de aldıktan sonra, mesaj ve videolarının tamamını sildi.

        Diğer Yazılar