Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ABD’nin Çin’in kendisine sattığı toplamı 300 milyar dolara ulaşan ürüne koyduğu vergi hepimizin malumu. Bunun yanında, Çin'in en büyük teknoloji şirketi olan Huawei’ye hem ABD hem de onun müttefiki bir çok ülke tarafından “yasaklı şirket” muamelesi yapıldığını da biliyoruz. Hatta ABD Başkanı Trump’ın, Çin’e “Sana 90 günlük süre. Ya beni ikna edecek bir plan sunarsın ya da kalan 250 milyar dolarlık ürüne de ithalat vergisi koyarım” mealindeki ültimatomu da hala kulaklarımızı çınlatıyor.

        Bu savaşın daha da büyüyüp kontrol edilemez hale gelmemesi için Çin, oldukça yapıcı bir tutum takınarak 90 günlük süre içinde müzakereleri sürdürüyor. Görüşmelerin ilk round’u olan 3 günlük Pekin Zirvesinde, somut bir açıklama olmasa da, iki taraf olumlu mesajlar verdi. Şimdi ay sonunda, ABD’de yapılacak ikinci tur müzakereler bekleniyor.

        İşte tam da bu bekleyiş sürerken, WSJ kaynaklarına dayanarak bir haber patlattı: “ABD, Çin’e uyguladığı ek gümrük vergilerini düşürmeyi planlıyor” diye. Kaynaklar kim? Bilmiyoruz. Zaten ABD tarafından haber hemen yalanlandı.

        ANCAK PİYASALAR HABER YALANLAMIŞ DA OLSA, BU İHTİMALİ ÇOK TUTTU!

        Trump gerçekten Çin’den alabileceği ödünü aldığını düşünerek bir yumuşamaya gitmeyi düşünmüş olabilir mi?

        Benim buna cevabım, kocaman bir “HAYIR

        Trump’ın, Çin ile yürüttüğü bu yıpratıcı sürecin somut karşılığını almadan geri adım atacağına çok az ihtimal veriyorum.

        Burada bahsi geçen somut karşılık bence ne Çin’in daha fazla Amerikan menşeili soya fasulyesi almasıdır ne de daha fazla Amerikan otomobilin Çin’de satılabilmesidir. ABD’nin uyguladığı bu politikanın geri plandaki amacı "Teknoloji alanında Çin’in daha küresel bir dev haline gelmesinin önüne geçilmesidir."

        İnternet kullanımında bir çağın kapanıp yeni bir dönemim açılması anlamına gelecek olan “5G Network” uygulaması, 21. Yüzyılın elması, petrolü konumunda olan “fikri mülkiyet haklarının, patentlerin güvence altına alınması” ve Siber Güvenlik mevzuları aslında ABD ile Çin arasındaki en çetrefilli konular.

        Bu iki ülke arasında yaşanan ekonomik gerginlik ve adına Ticaret Savaşları denilen bu sürecin tatlıya bağlanması maalesef kolay olmayacak. Bu konudaki endişelerimi artıran en önemli gelişme ise Huawei’nin başına son dönemlerde gelenler ve şirketin etrafındaki kuşatmanın sıkılaşıyor olması.

        ÇİN ÖRNEĞİNİ GÖREN AB’DEN İLK ZEYTİN DALI

        AB’nin ABD’ye yıllık 40 milyar dolarlık otomobil ihracatı var. Çin ile Ticaret Savaşlarını başlatan Trump, aynı dönemlerde AB ile de benzer bir ağız dalaşına girdi. Trump, AB’nin ABD ile olan ticaretin adil olmadığını ve ABD’nin bu işten zararlı çıktığını ifade edip, “Eğer bu adaletsizlik düzeltilmezse 40 milyar dolarlık otomotiv ithalatına ek vergi koyarım” dedi.

        Bu tehdit Brüksel’de karşılık bulmuş görünüyor. AB Dış Ticaret Şefi Malmstrom, AB ile ABD arasında otomobil hariç sanayi ürünleri alış verisinde “sıfır vergi” üzerine çalıştıklarını açıkladı.

        Bilindiği üzere AB’nin ABD’ye sattığı ürünlerde ödediği vergi yüzde 3.1,ABD’nin ABD’ye sattığı ürünlerde ödemek zorunda olduğu vergi ise yüzde 4.2.

        Tarihe not düşülecek dönemlerden geçiyoruz. Ticaret Savaşları, tehditler, yaptırımlar vs…

        Sanırım bu dönemde ekonomide öne çıkacak ilk konu "Kimin, kime, ne kadar gücü yetiyor?"

        Diğer Yazılar