Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan'ın, temelinde Karadeniz ile Marmara'nın yapay bir boğazla bağlanmasının yattığı "Kanal İstanbul" projesi, 16. yüzyıldan bu yana devam eden ve o dönemden buyana tam altı kez gündeme gelen bir hayalin devamıdır.

        Osmanlı İmparatorluğu, 1500'lü yılların ortalarından itibaren üç büyük projeyi hayata geçirmeye çalıştı: Don ve Volga nehirlerini birleştirmek, Süveyş'te bir kanal açmak ve Sakarya Nehri ile Sapanca Gölü'nü Marmara ile Karadeniz'e bağlamak.

        Bu projelerden sadece Süveyş ile ilgili olanı hayata geçirilebildi. Fransız mühendis Ferdinand de Lesseps'in on yılda kazdığı kanal 1869'da tahtta Sultan Abdülâziz bulunduğu sırada Mısır Hıdivi İsmail Paşa tarafından hizmete açıldı.

        Karadeniz ile Marmara'nın birleştirilmesi projesi ise, tam altı kez denenmesine rağmen bir türlü başarılamadı.

        Eski projelerle Başbakan Erdoğan'ın "Kanal İstanbul"u arasındaki tek fark, öncekilerin Boğaz'ın doğusu, yenisinin ise batısı için düşünülmüş olması idi.

        Önceki yüzyıllarda hazırlanmış olan altı değişik proje, şunlardı:

        1. İlk proje Kanuni Sultan Süleyman'ın iktidarı döneminde, 1550'li yıllarda gündeme geldi. Dönemin iki büyük mimarı, Sinan ve Nikola, Sakarya Nehri'ni kuzeyden Karadeniz'e, batıdan da Marmara ya bağlamak için hazırlıklara başladılar. Arazide keşifler de yapıldı ama yaşanan savaşların maliyeti, projenin hayata geçmesine engel oldu.

        2. Proje, 1591'de, Üçüncü Murad zamanında Veziriazam Koca Sinan Paşa'nın emri ile yeniden gündeme geldi ve Keleş Çayı'nın Sapanca Gölü ne, Sapanca Gölü nün de İzmit

        Körfezi'ne bağlanması için hazırlıklara girişildi. Ama, Sinan Paşa'nın muhalifleri projenin hayata geçmesi halinde Paşa'nın gücünün artabileceğinden endişe duyarak padişahı "Bu işin donanmaya harcanacak paraların kazılacak topraklara gömülmesinden başka bir işe yaramayacağına" inandırdılar ve proje durduruldu.

        3. Aradan 63 sene geçti ve Dördüncü Mehmed, 1654'te bölgeye bir mühendis göndererek projeyi tekrar hayata geçirmek istedi. Fizibilite raporları da hazırladı ama raporlarda kanalın geçeceği yerlerde çiftliklerin zarar göreceğinden endişe duyulduğu ifade edildiği için, Dördüncü Mehmed projeden vazgeçti.

        4. 1740'lı yıllarda bu defa Birinci Mahmud, Sapanca Gölü'nü İzmit Körfezi ile birleştirmeyi düşündü. Bu sayede Sapanca daki ormanlardan sağlanan kerestelerin İstanbul'a daha rahat şekilde sevkedilebileceği düşünülüyordu. Bölge halkının karşı çıkması üzerine, bu projeden de vazgeçildi.

        5. Deneme sırası, daha sonra Üçüncü Mustafa'ya geldi ve hükümdar 1759'da önce Sapanca Gölü ile İzmit Körfezi'ni, ardından da Sakarya Nehri ile Sapanca Gölü'nü birleştirmeye karar verdi. Projeler hazırlandı, hattâ kazılara bile başlandı ama topraktan su çıkması, kışın aniden bastırması ve bölgede emlak spekülasyonu yapıldığı şeklinde dedikoduların doğması üzerine çalışma durduruldu.

        6. Son projeyi, 1813'te Bursa ve İzmit Valisi olan Hacı Ahmed Aziz Paşa hazırladı. Paşa'nın projesinin temelinde, Sapanca Gölü'nün Marmara ve Karadeniz ile birleştirilmesi halinde İstanbul dan Beypazarı na kadar uzanan bölgedeki ürünlerin çok daha rahat şekilde taşınması düşüncesi yatıyordu. Projeyi zamanın hükümdarı İkinci Mahmud da destekledi ve bölgeye çok sayıda mühendis gönderildi. Ancak, kazılara başlanacağı sırada Ahmed Aziz Paşa'nın birdenbire ölmesi üzerine bu proje de rafa kaldırıldı.

        Diğer Yazılar