Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Türkiye'nin şüphesiz en önemli sorunu ekonomide yaşanan problemler... Bunun gerçekliğini herkes adım adım hissediyor. Nereye gitseniz akıllardaki soru, masadaki konu insanların bütçesini değişen oranlarda etkileyen enflasyon, alım gücü, gelir yoksunluğu/adaletsizliği, gelecek kaygısı...

        Zaten birçok araştırmanın nabzı da bu yönde çıkıyor.

        Ekonomiye ilişkin halkın tutum ve beklentisini objektif bir şekilde ortaya koymak çok önemli. Zira çözüme yönelik adımlar atılmasında bir uyarıcı görevi görebilir ve sorunu ya da boyutlarını kabul etmek istemeyenler meseleye daha ciddi yaklaşabilirler. En azından öyle umut ediyor insan...

        Bana göre vatandaşı olan bitenler karşısında daha da öfkelendiren şey, kendi sorunlarının hafife alınması ya da üstünün örtülmek istenmesi!

        Bu konuda mukayese yapmaya imkan tanıyan periyodik araştırmaları daha çok takip ediyorum. IPSOS'un çalışması bunlardan biri.

        Birkaç gün önce tamamlanan araştırma kapsamında Eylül ayından itibaren Türkiye’nin en önemli problemi olarak ekonomi diyenlerin oranı artıyordu. Ekim ortasına gelindiğinde ise her 4 kişiden 3’ünün ülkenin en önemli sorununun ekonomi olduğunu belirttiği görülüyor. Bu oran söz konusu araştırmada bugüne kadar ki en yüksek oran; en son 19-24 Mart tarihinde yapılan araştırmada %49 düzeyindeymiş.

        Bir başka detay, bu artışın yoğunluğu ile salgın sorunu da arka sıralara taşınıyor. Bununla birlikte salgının kişisel ekonomilerine olumsuz yansıdığını düşünenlerin oranı %70.

        REKLAM

        IPSOS araştırmayı düzenli olarak yürütüyor ve bu barometreye göre Ekim ortasında Türkiye’deki her 10 kişiden 6’sı Türkiye ekonomisinin mevcut durumunun iyi olmadığı görüşünde. Sadece %15’lik bir kesim Türkiye ekonomisinin iyi olduğunu belirtiyor. Yani toplumun çok az bir kesimi halinden memnun denilebilir!

        Bununla bağlantılı bir biçimde araştırmaya katılan her 10 kişiden 6’sı kendi alım güçlerinin azaldığını söylüyor. “Alım gücüm arttı” diyenlerin oranı sadece %3...

        Araştırmada dikkatimi çeken bir başka husus insanların geleceğe dair bakışı, beklentisi... Bugün belki de sorunların çözümü ve yönetimin alacağı kararların destek bulabilmesi adına en önemli başlıklardan biri bu...

        Yine vatandaşların olumsuzluk algısı burada da kendisini gösteriyor. Türkiye’de şu an toplumun yaklaşık yarısı önümüzdeki birkaç ay içinde ekonomilerinin daha kötü olacağını düşünüyor. Kişisel ekonomilerinin iyileşeceğini düşünenlerin oranı ise sadece %8. Bu oran ülke ekonomisinin iyi olduğunu düşünen %15’ten geride. Dolayısıyla ekonomisinin iyi durumda olduğunu düşünen vatandaşlardan da gelecek beklentisi kötü olanlar az değil.

        Bu ve benzer sonuçlar halkın alım gücünü artırmaya, özellikle dar/sabit gelirli kesimleri desteklemeye yönelik acil adımlar atılması gerektiğini net bir şekilde ortaya koyuyor.

        Araştırmanın künyesi: Araştırma 23 Eylül-18 Ekim arasında tablet destekli yüz yüze görüşme (CAPI) Yöntemi ile çalışılmış. Örneklemi ise her bir dönemde 18 yaş ve üzeri Türkiye temsili 1320 bireyle görüşme yapılarak oluşturulmuş. İstatistiki hata payı, % 95 güven aralığında ± %2.5’tir.

        Diğer Yazılar