Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Üç gün önce Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ta önemli bir anlaşma imzalandı. İran, Azerbaycan ve Türkmenistan yılda yaklaşık 2 milyar metreküplük üçlü bir gaz takas anlaşmasına onay verdiler. Bu kapsamda İran Türkmenistan’dan gaz alacak ve karşılığında da Astara sınırından aynı miktarda Azerbaycan’a gaz verecek. Bir bakıma Azerbaycan Türkmenistan’dan günlük 5-6 milyon metreküp gaz alacak.

        22 Aralıkta uygulanmaya başlanacak Anlaşma, Ekonomik İşbirliği Örgütü 15. zirvesinin oturum aralarında sağlandı.

        Aslında İran, Rusya'dan sonra dünyanın en büyük ikinci doğal gaz rezervine sahip. Bu rezervlerin büyük bölümü ülkenin güneyinde ve kuzey illerinde dağıtım ağında sıkıntılar var. Bu sebeple 90’lı yılların sonundan bu yana komşu Türkmenistan'dan doğal gaz ithal ediyor. 2016’da süreç durmuştu.

        Ayrıca İran’ın Türkmenistan’dan daha önce aldığı gaz karşılığında 1,5 milyar dolarlık borcu bulunuyor. İran Petrol Bakanı Javad Owji borcun miktarına itiraz etse de varlığını inkar etmiyor. “Türkmen tarafına gaz borcunu kapatmak için ilk taksiti yakında ödeyeceğiz" dedi.

        Bu anlaşma gazın büyüklüğü açısından sembolik bir nitelik taşısa da üç ülkenin yakın gelecekteki ilişkilerine yönelik işaretler veriyor. Özellikle Karabağ’daki gelişmeler çerçevesinde gerilen İran-Azerbaycan ilişkileri Türkmenistan ile Azerbaycan arasındaki Trans Hazar Boru hattının gerçekçi kılınmasıyla yeni bir hüviyet kazanmış gözüküyor.

        Her geçen gün Türkmen gazının Rusya seçeneği dışında Avrupa’ya transferi daha fazla gündeme gelmeye başladı. Türkmenistan’ın kapalı sistemi ve katı merkezi ekonomisi bugünlerde Dünya Ticaret Örgütü’ne katılım haberleri ile yankılanıyor. Elbette bugünden yarına dışa açılım gerçekleşmeyecek. Ancak yine de bu hususta cesaretli adımların atılmaya devam etmesi Türkmenistan’ın dış dünyadaki görünümü bakımından önem taşıyor. Türkmenistan 12 Kasım’da da Türk Devletler Teşkilatı’na gözlemci üye olmuştu.

        İran’ın yeni yönetimi ilk dönemde gerginlik siyaseti izlese de son birkaç haftadır enerji konusunda bölge ülkeleriyle olan anlaşmazlıkları gidermeye yönelik bir eğilim sergiliyor. Raisi yönetimi sırasında İran'ın petrol ihracatı günde 1 milyon varilin üzerine çıkarken, bu rakam daha önce 300.000 varile yakın seyrediyordu.

        İran Afganistan üzerinden geçecek TAPİ projesi ile Hazar’dan kurulacak Azerbaycan-Türkmenistan hattında etkin rol oynamak istiyor. Zira Hazar hattı için büyü bir yatırım bütçesi gerektiği dikkate alınırsa Hazar’a kıyısı olan 5 ülkeden biri olarak Türkmen gazının kendileri üzerinden taşınabilmesi olasılığı İran’ı daha da yakınlaştırabilir.

        Dolayısıyla bu süreç Güney Kafkasya’daki yeni ulaşım koridorlarına İran açısından daha pragmatik yaklaşılmasının önünü açabilir. Ve Türkiye’nin önerdiği 6’lı mekanizmaya sıcak bakmaları sağlanabilir. Böylelikle Türkiye-İran ilişkileri bakımından da orta vadede olumlu etkiler meydana getirebilir.

        Tabii bu iyimser ihtimaller Suriye ve Irak başta olmak üzere sahada Türkiye-İran arasında yaşanan potansiyel gerginlik alanlarını ve Güney Azerbaycan’daki gelişmeleri (oradaki insanların kaygı ve sorunlarını) de hesaba katmamız gerektiğini hatırlatmalı!

        Diğer Yazılar