Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Son günlerde Karabağ’da Azerbaycan ve Ermenistan güçleri arasında gerginlik yeniden yükseldi. Türkiye-Ermenistan arasında normalleşmenin konuşulduğu günlerde yansıyan bu tablo irdelenmeye değer...

        Rusya Savunma Bakanlığı, Azerbaycan Ordusu'nun "Rus barış güçlerinin sorumluluk alanına girdiğini, orada bir gözlem noktası kurduğunu ve Azerbaycan ordusunun eski konumuna döndürülmesi gerektiğini" belirtti. Azerbaycan Savunma Bakanlığı ise bu açıklamaya sert tepki gösterdi.

        Aslında bu gelişmeler sürpriz değil…

        Zira 10 Kasım’da imzalanan ateşkes anlaşmasının ardından çözülmemiş ya da çözümünün zor olduğu problemler vardı. Bunlardan birisi ve belki de en önemlisi Dağlık Karabağ sahasıyla ilgili belirsizlikti…

        Hatırlanacak olursa 44 günlük savaşta Azerbaycan ordusu buraya ve Hocalı kasabasına çok yaklaşmıştı. İşte o sırada ateşkes gerçekleşmişti. Anlaşmaya göre bu hat arasında konuşlanan Rus Barış Gücünün görevi çatışmaların önlenmesi ve barışın sürdürülmesini sağlamaktı.

        Birkaç gündür çatışmaların odağında yer alan Hocalı kasabası ise tarihin en kanlı katliamlarından birinin gerçekleştiği şehir ve Azerbaycan’ın toprağı…

        Cumhurbaşkanı İlham Aliyev yaklaşık 1 yıl önce yaptığı açıklamada "Artık Dağlık Karabağ değil sadece Karabağ adını kullanalım." şeklinde konuşmuştu.

        REKLAM

        Ateşkes anlaşmasıyla Karabağ’da birçok bölge yeniden Azerbaycan’ın kontrolüne geçerken bir bölgenin işgali halen devam ediyordu. “Dağlık Karabağ”… Aliyev’in işaret ettiği yer burası…

        "Dağlık Karabağ" Karabağ’ın içerisinde daha küçük bir alan ve coğrafi olarak buranın Karabağ’ın geneli için kullanılır hale geldiği görülüyor. Merkezi Hankendi şehri, Ermeniler “Stepanakert” diyorlar. Halen Ermenistan’ın kontrolünde özerk bir yapılanma ile sürdürülmek isteniyor. Hatta her fırsatta buranın bağımsız bir devlet olarak tanınması konusunda uluslararası girişimler yapılıyor. Özellikle Fransa’da bu isteğe uygun bir politik kadro mevcut.

        Azerbaycan ise tarihte Dağlık Karabağ diye bir yer olmadığını ifade ederken yeni bir statüye kavuşturulmasına da izin vermeyeceğinin altını çiziyor.

        Bir an İçin Ukrayna'da olanlara bakalım. Rusya egemen bir devletin toprağına "silahsızlandırma" için giriyor. Ama konu Azerbaycan'ın bizzat kendi egemen toprakları olunca bu kez o hakkı bile uygun görmüyor. Bu tutarsızlığın da ötesinde bir yaklaşım!

        Son çatışmalar da Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü ilkesi ve varılan anlaşmalarla elde ettiği haklarla, kendi topraklarından yabancı silahlı güçleri çıkarabilmeye yönelik adımlar çerçevesinde yaşanıyor. Öyle ki işgalin tümüyle son bulması gereken kimi sınır yerleşimlerinde, yüksek ve stratejik mevzilerde hala bazı Ermeni güçlerin bulunmayı sürdürdüğü belirtiliyor.

        Bu durum 10 Kasım anlaşmasına uygun olmadığı gibi aynı zamanda 22 Şubat’ta Azerbaycan-Rusya arasında imzalanan “Müttefiklik anlaşmasına” da aykırıdır.

        Azerbaycan gösterdiği bu irade ile kendi topraklarında bir daha işgale izin vermeyeceğini ve “Dağlık Karabağ” diye bir bölgenin de Karabağ coğrafyasında kabul görmeyeceğini açıkça ortaya koymaktadır.

        Ermenistan bu gerçeği görmeli ve bölgede uzun zaman sonra filizlenen barış, istikrar ve işbirliği imkanlarını baltalayacak girişimlerden uzak durmalıdır.

        Diğer Yazılar