Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Fenerbahçe Ahmet Selim Kul: Şampiyonluğun önündeki en büyük engel Kadıköy - Fenerbahçe Haberleri

        Bu sezon Fenerbahçe ve Galatasaray’ın ligin geride kalan tüm takımlarından ayrılması ligde günlük motivasyonun önemini fazlasıyla artırdı. Rakiplerin puan almaları halinde çıkacak sesin büyüklüğü çok daha yüksek konsantrasyonlarla sahaya çıkmalarına sebep oluyor. Bu doğal sürece bir de Samsunspor’un küme düşme hattından çıkma konusu eklenince Kadıköy’de dişli bir deplasman takımı olacağı ilk düdük itibariyle ortadaydı. Fenerbahçe güçlü ve repertuarı geniş oyununu maçın başında sahaya yansıtınca Samsunspor’un o güçlü duruşu yetmedi ve Fenerbahçe standart Kadıköy başlangıcını yaptı.

        REKLAM

        GOLDEN SONRA ORTAYA ÇIKAN NASILSA KAZANIRIZ HİSSİ…

        İşte günlük motivasyonunun önemi dedik ya golden sonra -artık oyuncuların aklı önceki kolay maçlara mı gitti, yoksa direkt bu maçı aldık kafasına mı girildi- bir anda atmosfer değişti. Başta ayağına bakılan oyuncular çok basit top kayıplarına sebep oldular. Buna rağmen ilk yarıda Fenerbahçe maçı koparıp götürecek oyunu oynadı. Fakat dakikalar geçtikçe iştahlanan bir görüntü yoktu. Tam tersine nasılsa kazanırız kısmına kayan Fenerbahçeli futbolcular başlarına iş açmaya hazırlanıyorlardı.

        REKLAM

        BAHATTİN ŞİMŞEK’TEN ASİST

        İkinci yarıyla birlikte zaten bu ruh hali oyun tembelliğine döndü. Samsunspor maç başından beri kendi planlarına sadakatin ödülünü golü atarak aldılar. Onlar adına şanssızlık ise golü Bahattin Şimşek’in asistiyle gelmesi oldu. Bahattin Şimşek kadar Livakovic’in acemiliği de gole katkı sundu.

        FENERBAHÇE HER MAÇ DEPLASMANDA OYNASIN ŞAMPİYONLUK ŞANSI ARTAR

        İşte asıl hikaye bu golden sonra koptu. Bazı şeyleri açıkça söylemek gerekiyor. Fenerbahçe taraftarı için takım bu sezon genelde iyi sonuçlar alıyor diye “Bu sezon farklı” gibi bir safsata atıldı ortaya. Fenerbahçe bu tribünler önünde şampiyon olursa tarihin en mucizevi şampiyonluklarından biri olur. Daha ileri gidiyorum. Fenerbahçe her maç deplasmanda oynasın şampiyonluk şansı artar.

        Neden böyle diyorum; İsmail’e orta sahadan “vur” diye bağıran, oyuncusunu yüreklendirmesini bilmeyen, oyuncuya doğru motivasyon sağlayamayan, takım makina gibi giderken bile garip anlardaki homurdanmalarla negatif veren bir topluluk var. Fenerbahçe tribünleri iç sahada takımın önündeki en büyük engel olmaktan fazlası değil. Zaten topluluğun Fenerbahçe nedir, nerede ne tepki verilir, neye sevinir, neye kızar gibi en temel konulardan bile bihaber olması gibi bir gerçek var önümüzde. Bireysel itirazla lütfen gelmeyin. Ama tüzel kişilik anlattıklarımdan fazlası değil. Bu konuda sezon bittikten sonra çok daha detaylı bir analiz yapmayı da düşünüyorum. Öyle bir yozlaşma var ki Fenerbahçe’nin kimliği dahi tamamen değişebilir.

        REKLAM

        PUAN KAYBINI HAKEM ÜZERİNDEN OKUMAK HATA OLUR

        Mesela bu maçı hakem üzerinden okumak çok büyük hata olur. 21 haftadır rakibinin stadında ve senin stadında anormal farklı faul standardı uygulanıyor. Avrupa yakasında iç saha takımını mutlu edecek bir faul standardı olurken Anadolu yakasındaki maçların yüzde 80’inde hakemler trafik polisi gibi dat dat düdük çalıp, bir de kart standardını düşük tutuyor. Bunun altında iki sebep var. Biri özellikle tarihin en skandal uygulamalarına imza atmış olmasına rağmen Türk futbolu hakkında hoyratça kararlar almaya devam eden ve kendisini facia bir son bekleyen TFF başkanının tuttuğu takımla ilgili yarattığı rüzgarın etkisiydi. Süper Kupa krizi sonrası bu etki azaldı ve hakemler daha akıcı maçlar yönetmeye başladı. Bu arada bu esnada yönetimin de gözle görülen bir hamlesi olmadı bu etkiyi ortadan kaldırmak için.

        REKLAM

        BÖYLE ATMOSFERE BÖYLE HAKEM YÖNETİMİ

        Bir diğer ve bence daha önemli sebep ise Galatasaray ile Fenerbahçe’nin iç saha atmosferi arasındaki anormal fark… Hakemler doğal olarak en çok atmosferden etkileniyorlar. Galatasaray tribünleri şampiyonluğa oynayan bir takım taraftarı gibi rakibe baskı yaratıyor, oyuncularını destekliyor, hakemin üzerine de korkutucu bir baskı kuruyor.

        Fenerbahçe taraftarı ise bırakın bunları yapmayı hakemin Fenerbahçe lehine cesaretlenmesini sağlayacak tepkiler veriyor. Takımını aşağıya çekiyor, her türlü olumsuzluğu satın alarak rakibe can oluyor. Bugün İsmail Kartal değişikliklerle paniği harladı bence. ama mesela gol sonrası öyle karanlık bir atmosfer oluştu ki hocanın bu kararları almasını aşırı şaşırtıcı bulmuyorum.

        REKLAM

        TAKIM TELAFİ EDEBİLİR AMA…

        Durum bu kadar net. Bunda tabii ki yönetimin bilet politikası da, vurgu yaptığı taraftarlık anlayışı da, destek çıkılan sosyal medya profilleri de etkili. Lakin sonuçta herkesin bireysel olarak düşünme yeteneği var ama düzelme namına hiçbir umut ışığı da yok.

        Böyle kayıplar olur, olacak da. Takımın, hocanın, futbolcuların kötü günleri olacak. Fenerbahçe güçlü bir oyuna ve iyi bir takıma sahip. Telafi de edilir, en dar açıdan rüzgar da çevrilir. Ama bu takım iç sahada 2 maçta desteğe ihtiyaç duydu (Trabzonspor-Samsunspor), ikisinde de sonuçlar ortada. Eskiden bu statta takım ne kötü oyunlarla maç kazandı.

        Artık Fenerbahçe futbolcularının her maç kazanacak kadar iyi oynamak zorundalar, bazen de taraftara rağmen kazanmak zorundalar. O yüzden Fenerbahçe 6-7 puan fark açmadıkça iç sahada yaşanabileceklerden dolayı şampiyonluk konusunda favori olması büyük bir yalandan ibaret.

        ÖNERİLEN VİDEO
        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ