Esin Övet: Keşke hoca kılıfıyla kedicikleri oynatan adama bir dönüp bakılsa

HT MASA ekibi bu hafta Seda Sayan-Lerzan Mutlu ve Yıldız Tilbe-Sezen Aksu barışmasını, Hadise’nin ‘Sıfır Tolerans’ şarkısının klibine RTÜK’ün ceza kesmesini, Yeliz Yeşilmen’in eşinin doğum gününü yatak odasına götürdüğü kahvaltıyla kutlayıp bu anı sosyal medyada paylaşmasını, yılbaşı gecesinin yankılarını ve 2018 yılına hangi ünlülerin damga vuracağını masaya yatırdı.

"MAHREMİ PAYLAŞMAK NİYE?"

Yeliz Yeşilmen’in eşi Ali Uğur Akbaş’ın doğum günü için yatak odasına götürdüğü kahvaltı tabağı olay oldu. Kimileri bu durumu ‘aşk’ olarak değerlendirirken, kimileri ‘görgüsüzlük’ olarak yorumladı. Deniz Akkaya ise fotoğrafı sert bir dille eleştirdi. Siz bu kareyi nasıl yorumlarsınız?

Esin Övet: Deniz Akkaya’nın refleksini anlıyorum çünkü ben de fotoğrafı ilk gördüğümde “Neden?” dedim. Instagram özel bir aile albümü değil, halka açık. Neden böyle görüntüler halka gösteriliyor? Klip çekersin anlarız ama sen yatak odanı halka gösteriyorsun. Neyin kafası anlamıyorum.

Bülent İpek: Ya isteyen istediğini paylaşsın ama göz zevkini de düşünsünler. Yeliz Yeşilmen’in kahvaltısı yatağa kadar getirilecek, özellikli bir kahvaltı değildi hatta çok sıradandı. Haşlanmış yumurta, yarım domates, salatalık ve 5 tane siyah zeytin için yaygara çıkarttığına değmez.

İpek Durkal: İnsanların yatak odalarını ve birbirlerinin en mahrem hallerini bile hiç tanımadıkları insanlarla paylaşma ihtiyacı hissetmesinin altındaki sebep nedir acaba? Bu konuyu psikologlara ve sosyologlara havale ediyorum.

Kadir Kaymakçı: Fotoğraf beni ilgilendirmez. Yeliz Yeşilmen Instagram hesabına koyacak kadar beğenmiş, koymuş. Deniz Akkaya’nın yorumu içinse “Aç kendi Instagram’ına bak!” diyeceğim.

Oben Budak: Her yerin leopar desenli olduğu bir fonda, atletli bir erkek elinde sakil bir kahvaltı tepsisi tutuyor. Dalga geçilmesin de ne yapılsın?

Reşat Balcıoğlu: Gayet samimi bir kahvaltı yapmışlar. Birilerinin hoşuna gitsin diye değil, kendi hoşlarına gittikleri için böyle bir kahvaltı organize etmişler belli ki. Yeliz Yeşilmen’in kahvaltı tepsisini eşinin ayağına götürmesinde de bir sakınca görmüyorum.

‘Sıfır Tolerans’ şarkısının klibi nedeniyle RTÜK’ün kanallara ceza kesmesi, Hadise’yi isyan ettirdi. Ünlü şarkıcı, “Erkektir yapar, kadındır susar zihniyetine sonuna kadar karşı çıkıyorum. Bir kadın, bir aşkı yansıtan sahneler çekince ‘erotik’ oluyor ama erkek sanatçılar çekince hiç ‘erotik’ kategorisine girmiyor” açıklamasıyla tepkisini dile getirdi. Bu isyanında haklı mı sizce?

Esin Övet: Korkunç bir zihniyet! Hadise’ye kesinlikle katılıyorum ve tüm sanatçı arkadaşlarının bu tavrın arkasında durmasını istiyorum. Hatırlayın Gülşen’in ‘Dan Dan’ klibi için de RTÜK ‘telefonla arkadaşlık hizmeti veren kadın’ benzetmesi yapmıştı. RTÜK, keşke ekranlarda olup bitenlere biraz daha yönelse. Hoca kılıfıyla kedicikleri oynatan adama bir dönüp bakılsa.

Bülent İpek: Hadise’nin klibini cezadan sonra açıp tekrar izledim. Kliplerde olabilecek dozun üstünde bir seksapel yok. Ancak Hadise tepkisini ‘erotizm’ anlayışına tepki olarak göstermeliydi bana göre. Cezanın abartılı olduğu kadar, Hadise’nin işi kadın-erkek ayrımcılığına yönlendirmesi de abartılı. Hangi erkek popçuyu kastediyor? Ya da erkek popçuların kliplerini mi ihbar ediyor?

İpek Durkal: Kadına, erkeğe ve çocuğa şiddet TV ekranlarında bu kadar yüceltilirken, derdimiz bir klipteki aşk sahneleriyse vah ki ne vah. Yarın öbür gün “Bir kadın klibinde bir erkekle yan yana gelemez” de diyecekler mi acaba? Klipte birbirleriyle kavga edenler zarar vermiyor da aşk mı zarar veriyor çocukların gelişimine? Dik dur Hadise, eğilme, aklıselim insanlar seninle! Kadir Kaymakçı: Hadise kariyerinin en doğru çıkışını yapmış! Diğer ‘kadın’ meslektaşlarının hatta erkeklerin ne diyeceğini merak ediyorum.

Oben Budak: Şaşırttı, yani Hadise’nin RTÜK kararına kafa tutacağını hiç düşünmezdim. Hareketi aşırı hoşuma gitti. Bu tip durumlar erkeklerin umurunda bile değil, bari kadınlar kendi haklarını savunsun.

Reşat Balcıoğlu: Hadise son derece haklı. Çocuklara tecavüz edilirken, kadınlar cinayete kurban giderken seslerini çıkarmayanlar bir müzik klibinin müstehcen bulunarak ceza verilmesine sessiz kalıyor. Bu klip insanları nasıl tahrik ediyor anlamıyorum. Ben erotik bir sahne göremedim, gayet modern bir klip ama belli ki henüz laik, demokratik bir cumhuriyet olduğumuzun farkına varamayanlar var. Önce kafalardaki erotizmle ilgili düşünceler değişmeli.

SEDA Sayan’la Lerzan Mutlu yaklaşık 10 yıl sonra, Yıldız Tilbe’yle Sezen Aksu ise 25 yıl sonra barışarak yeni yılın ilk sürprizlerine imza attılar. Bu küslüklerin bitmesi sizi şaşırttı mı?

E.Ö.: Barışmalardan da anlaşacağı üzere gerçekten 2018 tuhaf bir sene olacak. Bu yıl magazin adına çok ciddi olaylar olacak gibi...

B.İ.: Ünlülere “Niye küsüyorsunuz?” diye çok da kızamıyorum. Yıllarca konuşmayan, küs ölen kardeşler var. Ama eğer ünlülerin küsme nedeni rakibe prim vermemekse, rakiple küslükten ve gerginlikten şöhreti diri tutma anlayışı geçmişte kaldı. Küsmek kimseye kazandırmaz. Mesela Sezen Aksu barışarak Yıldız Tilbe hayranlarının da gönlünü kazanmış oldu.

İ.D.: 3 günlük dünya, gerçekten ömür düşmanlıkla geçmiyor. Herhalde gökyüzünde bir barış hareketi var. Bunu astrologlara sormak lazım.

K.K.: Sezen Aksu-Yıldız Tilbe barışına sevindim. Çevremiz o kadar çok kötülükle dolu ki nerede küçük bir mutluluk görsek üstüne atlıyoruz. Bugünlük ‘barış’ın tadını çıkaralım...

O.B.: Lerzan Mutlu, en büyük popülerliğini Seda Sayan’a laf atarak elde etti sayılır, barışmaları beni şaşırttı. Yıldız Tilbe ise toplama albü- müne Sezen Aksu da girsin diye ‘tamamen duygusal’ bir tutuma girdi. Her şey bir plan dahilinde ilerlediği için çok da şaşırmıyorum bu barışmalara, sonuçları iyi olsun yeter ki.

R.B.: Seda Sayan’la Lerzan Mutlu birbirlerine söylemediklerini bırakmadılar. Mahkemelik bile oldular ancak yeni yılla birlikte barıştılar. Sezen Aksu’yla Yıldız Tilbe de öyle! Para, pul, şöhret en önemlisi de hayat gelip geçiyor. Önemli olan sevgi, saygı ve barış içerisinde yaşamaktır.

"YILBAŞI ÇOK SÖNÜK GEÇTİ"

2018 yılını sanat camiasındaki ünlü isimlerden kimisi evde kimisi sahnede kutladı. Yılbaşı eğlencelerini geçmiş yıllarla kıyasladığınızda nasıl buldunuz? Gözünüze en çok çarpan detaylar, kutlamalar, paylaşımlar nelerdi?

E.Ö.: Kötü bir yılbaşı gecesi geçti. Herkes tedirgindi ve sokaklar polis doluydu. İnşallah geçmiş senelerdeki yeni yıl kutlamalarına bir an önce döneriz. Tek hafızamda kalan şükür bütün sanatçılar sahnedeydi. Düşünün artık böyle bir şeye şükrediyoruz.

B.İ.: Sanatçıların bütçelerini doğrulttuğu bir gün oldu yılbaşı. Herkes bir yerde sahnedeydi. Özellikle Kıbrıs casino’ları müzik dünyası için kurtarıcı rol üstleniyor. Meydan kutlamaları yapılmadı ama bizim genelde dünyaya pazarlayacak bir yeni yıla girme görüntümüz olamıyor. Boğaz köprülerinin birinin altından yapılacak 3-5 dakikalık basit bir havai fişek ya da ışık seli gösterisi turizmimiz için çok etkili bir pazarlama etkisi yaratabilir oysa.

İ.D.: Hayatım boyunca gördüğüm en yılbaşı gibi olmayan yılbaşı gecesiydi. Etrafımdaki herkes sırf bir şey yapmış olmak için zorladı kendini. İnşallah 2019’a neşemizi ve sevincimizi yeniden kazanmış olarak gireriz.

K.K.: Yılbaşı gecesi süper bir ev partisindeydim. Bence yılbaşında en güzeli ev... Bana mekânların geçen yıldan bir farkı yokmuş gibi geldi.

R.B.: Son yılların en sönük yılbaşı kutlamasıydı. “Teröre inat hayatımıza devam edeceğiz” dedik ama teröre boyun eğdik. Eve kapandık. Böyle yeni yıl kutlaması mı olur? Bütün sokak eğlencelerini iptal ettik. Ama her şeye rağmen ben yeni yıldan umutluyum, iyi olacağız.

"YİNE ALEYNA TİLKİ KONUŞULUR"

Yeni yılda müzik dünyasında, ekranda ve beyazperdede kimler adından söz ettirir sizce?

B.İ.: Yeni yılda Aleyna müzikte adından söz ettirir. 18 yaşına giren Aleyna’nın starlık serüvenini ilgiyle izleyeceğiz. Tarkan, baba olabilir. Açıkhava maratonuyla yaza yine damga vurur. Sinema 2017’de 70 milyon bilet kesti. 2018’de bunun çok üstüne çıkar. Nitelikli filmlerin öne çıkacağını umuyorum. Yılmaz Erdoğan’ın ‘Organize İşler 2’ filmi en çok konuşulan sinema olayı olur. HT Magazin Astroloji Yazarı Hande Kazanova’nın öngörüsü skandalların artarak devam edeceği yönündeydi. Magazin dünyası yeni skandallara gebe diyebiliriz.

İ.D.: Cem Yılmaz’ın, ‘Arif V 216’ filmi uzun zaman gündemde kalacaktır.

K.K.: Erkan Kolçak Köstendil ‘Çukur’daki Vartolu rolünde döktürüyor. Bu çıkışı sinemaya da taşıyacağını düşünüyorum. Bir de uzun bir aradan sonra Kıvanç Tatlıtuğ ‘Hadi Be Oğlum’ filmiyle beyazperdede olacak. Ümitliyim o filmden. Aynı filmde rol alan Büşra Develi de kadınlarda bu yıla damga vuracak isimlerden. Bir dizide başrol olarak ekranlara geleceğini düşünüyorum.

O.B.: Şimdi Cem Yılmaz zamanı olsa da Gülse Birsel’in konuşulmaya devam edeceğinden eminim. Çok iyi bir iş çıkardı, 2018’de bunun devamını getirecektir. Aleyna Tilki de yeni single, klip derken yine fazlaca konuşulur.

R.B.: Türk sinemasının biraz daha büyüyerek gişe başarısı elde edeceğini, yeni filmlerle yeni şöhretlerin ve yeteneklerin izleyiciyle buluşacağını düşünüyorum.