Böbrek hastası Burcu’nun sahte reçete kâbusu
14'ünde Akdeniz anemisi teşhisi konuldu. Yıllarca tedavi gördü. Evlendi ve anne oldu. Böbrekleri iflas etti. Annesinin böbreğiyle hayata tutundu. Reçeteyle düzenli ilaç kullanmaya başlayan Burcu Ulutaş'ın bu ilaçlardan başına gelmeyen kalmadı
Serdar KULAKSIZ / HT GAZETE
Akdeniz anemisi olduğu tespit edildiğinde henüz 14 yaşındaydı Burcu Ulutaş... Hastalıkla mücadele için yıllarca tedavi gördü. Evlendi ve anne oldu. Doğumun ardından böbrekleri iflas etti. 2 yıl diyalize girdi. 2011’de annesinin verdiği böbrekle yeniden hayata döndü. Ameliyattan sonra düzenli olarak ilaç kullanmaya başladı. Ancak geçen yıl kapısını bir polis çaldı. Burcu başkaları adına 2 sahte reçeteyle ilaç almakla suçlanıyor. Burcu soruşturma süresince düzenli kullanması gereken ilaçları da alamadı. Soruşturma tamamlandı, Burcu Ulutaş hakkında takipsizlik kararı verildi. Ancak sahte reçeteler Burcu’nun peşine bırakmadı.
HER ŞEY 2 ECZACININ ŞİKÂYETİYLE BAŞLADI
Geçtiğimiz günlerde polis bir kez daha kapısını çaldı Burcu’nun, 3 sahte reçete daha vardı. Hayatını kâbusa çeviren sahte reçete iddialarıyla ilgili yaşadıklarını Burcu Ulutaş, Habertürk’e anlattı.
Fatma A. ve Umut I., işlettikleri eczanelere gelen ve hasta yakını olduğunu belirten bir kadına, 2 ayrı reçete ile ilaç verdi. Eczacılar reçetenin altında “Sistem çalışmadığından e-reçete yazılamadı” ibaresi bulunduğu için ilaçları gelen kadına teslim etti. 2 eczacı daha sonra yaptıkları araştırmada reçetelerin sahte olduğunu tespit etti ve şikâyette bulundu. Eczaneye ait kamera görüntüleri de savcılığa verildi. Savcılık olayla ilgili soruşturma başlattı.
Bir gün akşam Burcu Ulutaş’ın kapısına polis geldi. Yürütülen bir soruşturma kapsamında ifade vermesi gerektiği söylendi. Burcu, eşiyle emniyete gitti ve suçlandığı iddialarla ilgili önüne kocaman bir dosya konuldu: “Önüme bir dosya getirdiler. Kalın bir dosya. ‘Bu dosya sana ait’ denildi. Ben ‘Ne yapmışım?’ dedim. Bazı isimler söylenerek tanıyıp tanımadım soruldu. Sahte reçete düzenlendiği söylendi. Hiçbir şeyden haberim yoktu. Suçlamaları kabul etmedim. Bu reçeteler yüzünden üzerime ilaç göründüğü için kullandığım ilaçları sigortadan alamadım.”
Burcu Ulutaş, reçetelerin arkasındaki isim bölümüne bir eczanede çalıştığı belirlenen S.Y. tarafından adının yazıldığının ortaya çıktığını söyledi. Sahte reçete davası Burcu’nun peşini bırakmadı. Ulutaş, “Geçtimiz hafta yine polisler kapımıza geldi. Emniyete gittim. 3 tane daha adıma reçete varmış” diyerek sitem etti. Yürütülen soruşturma sonucunda reçeteleri kullanarak ilaçları aldığı öne sürülen S.Y. hakkında dava açıldı. Savcılık, Burcu Ulutaş hakkında ise “kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık”, “resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık” suçlarından takipsizlik kararı verdi.
‘İSMİ BEN YAZDIM’
Hakkında “resmi belgede sahtecilik, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık ile dolandırıcılık” suçlarından toplam 6 yıldan 22 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan S.Y. ifadesinde, Burcu Ulutaş isimli kadının eczaneye gelerek reçetedeki ilaçları almak istediğini kaydetti.
ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ
Kamu hastaneleri ve özel hastanelerde ilaç reçeteleri 15 Ocak 2013’ten itibaren MEDULA adı verilen dijital platform üzerinden yazılıyor. Doktor ve hemşirelerin şifrelerine ulaşan çete üyeleri, hastaların haberi olmadan ilaç reçeteleri düzenliyor. Hasta tarafından kullanıldı gösterilerek SGK’dan bedelleri de alınan ilaçlar, el altından satılıyor. Başka bir yöntemde ise yurtdışından illegal getirilen ilaçlar, sahte karekodlu ambalajlarla piyasaya sürülüyor.
