Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Yargı İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan Adli Yıl Açılışı'nda konuştu

        Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda, 2017-2018 adli yıl açılışı gerçekleştirildi. Adliyenin C kapısı girişindeki Atrium alanında gerçekleştirilen açılışa, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan ve İstanbul Jandarma Alay Komutanı Tuğgeneral Nuh Köroğlu davetli olarak katıldı.

        İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan ve Adalet Komisyonu Başkanı Ayhan Ayan ile başsavcıvekillerinin de yer aldığı açılışta, hakim ve savcılar ile adli personel de hazır bulundu. Uğradığı silahlı saldırı sonucu şehit edilen savcı Mehmet Selim Kiraz'ın babası Hakkı Kiraz da açılışa katıldı.

        REKLAM

        Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından bir konuşma yapan Başsavcı İrfan Fidan, yeni adli yılın ülkeye, millete ve tüm insanlığa adalet, huzur, barış, sağlık ve mutluluk getirmesini diledi. Fidan, geçtiğimiz yıllarda hayatını kabyeden meslektaşları ile hain terör saldırılarıyla şehit olan başta savcı Mehmet Selim Kiraz olmak üzere güvenlik güçleri ve 15 Temmuz darbe girişimi sırasında hayatını kaybeden vatandaşlara da rahmet diledi.

        "SAVCILARIN GÖREVİ NOTER VE İCRA DENETİMİNDEN İBARET DEĞİLDİR"

        Terör suçlarını yargılamakla görevli yetkili ağır ceza mahkemelerinin, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun (HSK) Ağustos 2017 tarihli kararnamesiyle 21'e çıkarıldığını belirten Fidan, cumhuriyet savcılarıyla ilgili de şu tanımlamayı yaptı:

        "Bir kamu kişisi olan ve görevleri çoğunlukla Ceza Muhakemesi Kanunu'nda düzenlenen cumhuriyet savcılarının görev ve yetkileri, sadece kişilerin birbirleri aleyhine işledikleri suçların soruşturulmasından ya da isim ve yaş tahsisi davalarının takibinden, kanun yollarına müracaat ve cezaların infazından, noter ve icraların denetlenmesinden ibaret değildir. Cumhuriyet savcıları bu görevlerinin yanında, milletten aldıkları yetki uyarınca, Türkiye Cumhuriyeti devletinin ulusal ve uluslararası yararlarına, milli güvenliğine ve anayasal düzenine yönelik her türlü girişimin soruşturmasını etkin biçimde yürütmek ve sorumlularını mahkeme önüne çıkarmakla yükümlüdür.

        REKLAM

        Yasa koyucunun verdiği bu yetki, beraberinde ağır bir sorumluluğu da getirmektedir. İçerisinde yaşadığımız ve başat konumda bulunduğumuz coğrafyada yaşayan kardeş halkların bugünkü can yakıcı durumu sorumluluklarımızı daha da arttırmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ulusal ve uluslararası güvenliği ve anayasal düzeni, her türlü ideolojik bakış açısının, felsefi altyapının, siyasi düşüncenin ve fikri mülahazanın üstündedir."

        FETÖ MENSUBU 10 BİNİN ÜZERİNDE ŞÜPHELİ

        Başsavcı Fidan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) gerçekleştirdiği 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili açılan soruşturma ve davalara ilişkin de bilgiler verdi.

        Adli yargı sınırları içinde 519'u tutuklu, 2 bin 663'ü de adli kontrollü olmak üzere 10 binin üzerinde FETÖ mensubu şüpheli hakkında soruşturma ve yargılamaların devam ettiğini anlatan Fidan, 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili ağır ceza mahkemelerinde 36 kamu davasının açıldığını söyledi.

        Terör irtibatı sebebiyle HSK tarafından meslekten ihraç edilmesine karar verilen 4 binin üzerinde hakim ve savcıdan, 441'i tutuklu olmak üzere bin 29'unun adli soruşturmasının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütüldüğünü kaydeden Fidan, soruşturmaları yürütülen 301'i tutuklu, 81'i de adli kontrollü olmak üzere 382 hakim ve savcı hakkında da kamu davası açıldığını, yargılamaların yetkili ağır ceza mahkemelerinde yapıldığını ve diğerleri hakkındaki soruşturmaların da devam ettiğini dile getirdi.

        REKLAM

        FETÖ'NÜN MARMARA MÜLKİYE YAPILANMASI: 29'U TUTUKLU 81 ESKİ VALİ VE KAYMAKAM

        FETÖ'nün Marmara Bölgesi mülkiye yapılanmasına ilişkin 29'u tutuklu 81 eski vali ve kaymakam hakkındaki soruşturmanın da yürütüldüğünü aktaran Fidan, soruşturmaları yürütülen 13'ü tutuklu 2'si adli kontrollü olmak üzere 15 kişi hakkında kamu davası açıldığını, diğerleri hakkındaki soruşturmanın devam ettiğini belirtti.

        "HAKİM VE SAVCILARIMIZ HİÇ OLMADIĞI KADAR BAĞIMSIZDIR"

        İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan, "Hakim ve savcılarımız hiç olmadığı kadar bağımsızdır. Hiç olmadığı kadar tarafsızdır. Onur ve haysiyetine düşkündür ve tamamen vicdani kanaatlerine göre soruşturma yürütmekte ve hüküm vermektedir." dedi.

        Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda, 2017-2018 adli yıl açılışı töreninde konuşan Fidan, yoğun çalışmaları nedeniyle cumhuriyet savcıları, hakimler ve adli personele teşekkür etti.

        REKLAM

        Fidan, ceza soruşturması ve yargılaması faaliyetinde gerçeğe ulaşmak, maddi hakikati bulmak ve adalet denilen değeri somutlaştırmanın, insanoğlunun en zor uğraşılarından biri olduğunu söyledi.

        Herkesin doğru ve güvenli yargılanma hakkının soyut olmaktan çıktığını somutlaşma aşamasına geldiğini vurgulayan Fidan, istisnanın suçluluk hali olduğunu kaydetti.

        "SAVCI VE HAKİMLERİMİZ ONURLARINA DÜŞKÜNDÜR"

        Suçlu olanların hakları, cezalandırılmaları usullerinin ulusal düzeydeki kurallar ile uluslararası alanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne uygun olması gerektiğini vurgulayan Fidan, "Şunu hassaten ifade etmek isterim ki hakim ve savcılarımız hiç olmadığı kadar bağımsızdır. Hiç olmadığı kadar tarafsızdır. Onur ve haysiyetine düşkündür ve tamamen vicdani kanaatlerine göre soruşturma yürütmekte ve hüküm vermektedir." diye konuştu.

        Bu gerçeği Türkiye Cumhuriyeti düşmanlarıyla ve terör örgütleriyle iş birliği açığa çıkan, kendisini sözde gazeteci, sözde barış gönüllüsü, sözde sivil toplum kuruluşu yetkilisi olarak tanıtan etki ajanlarının hezeyanlarının gölgeleyemeyeceğini dile getiren Fidan, şöyle devam etti:

        REKLAM

        "Bu hezeyanları seslendirenlerin amacının da, kahraman güvenlik güçleri tarafından izbe yuvalarında yakalanan ve adalete teslim edilen her türlü terör örgütü mensubu ve yöneticisinin masumlaştırılma çabası olduğu da gözlerden kaçırılmamalıdır. Terör örgütlerini taşeron olarak kullananlar ve bunların yerli destekçileri tarafından üstünü örtme çabalarına rağmen 15 Temmuz kanlı bir darbe girişimidir. FETÖ'nün taşeronluğunda Türkiye Cumhuriyeti düşmanları tarafından planlanmış ve gerçekleştirilmiştir. Amaç Türkiye Cumhuriyeti Devleti topraklarını işgal etmek ve aziz milletini esir etmektir. Büyük Türk milletinin azmi ve kahramanca direnişiyle bertaraf edilmiştir.

        Etki ve gücü, soruşturmalar ve güvenlik güçlerimizin başarılı operasyonlarıyla geriletilen örgüt mensup ve yöneticileri, bulundukları karanlık dehlizlerden çıkmak için siyasi destek arayışına girmişlerdir. Başarısız darbe girişimi öncesi ve sonrasında arkalarına bakmadan hizmetkarı oldukları ülkelere kaçan örgüt yöneticileri, sahte rüyalar uydurarak kaçamayan örgüt üyelerini uyutmaktadır. Ne yazık ki vaatleri de hizmetkarı oldukları sahiplerinin kendilerini yarı yolda bırakmayacaklarıdır. Her şeye rağmen 250 şehidimizin ve yüzlerce gazimizin hesabı Türk yargısı tarafından sorulmaktadır, sorulmaya da devam edecektir."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ