Soğan suyu, sıcak çarpması tedavisinde en güçlü doğal silahlardan biri

Bunaltıcı yaz günleri sadece yaşam konforumuzu bozmakla kalmıyor vücut ısımızın yükselmesine de yol açıyor. Sıcak günlerde dışarıda çok uzun süre kalmakla ilgili en yaygın sorunlardan birinin sıcak çarpması olduğunu söyleyen Memorial Ataşehir Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı ve Fitoterapist Prof. Dr. Murat Hakan Terekeci, “Sıcak bitkinliği, vücudunuzun aşırı sıcakla aşırı yüklendiği geçici bir durumdur. Sıcak çarpması ise daha ciddidir. Bu sorun, vücudun aşırı ısınmasına ve sıcaklığını normal vücut sıcaklığından (37 C°) daha fazla yükseltmesine neden olabilecek yüksek sıcaklıklara uzun süre maruz kalmasından kaynaklanır. Kişinin vücut ısısının 40 derecenin üzerine çıkması hayati organlarınıza zarar verebilir. Bu nedenle ciddi sıcak çarpması bulgularınız hayati tehlike oluşturabileceği için hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmanız gerektiğini unutmayın” diyor.

SICAK ÇARPMASI BELİRTİLERİ

Bir kişinin sıcak çarpması yaşadığını düşündüren belirtiler:

1. Aşırı terleme ve baş dönmesi

2. Zonklayıcı tarzda baş ağrısı

3. Kalp hızı artışı

4. Ciltte kızarıklık

5. Mide bulantısı ve kusma

6. Hızlı nefes alma

ALKOL VE KAFEİNLİ İÇECEKLERE DİKKAT!

Vücuttaki sıvı seviyesinin düşük olması veya şiddetli su kaybı nedeniyle sıcak çarpması kişiyi ciddi şekilde etkileyebiliyor. Terleme yoluyla kaybedilen sıvıları yerine koymak için yeterince su içilmemesi kişinin kendisini riske atması anlamına geliyor. Vücudun ısıya tepki verebilmesi için her zaman yeterli suya sahip olması gerekiyor. Alkol ve kafeinli içecekler de vücudun sıcaklığını düzenleme yeteneğini olumsuz etkilediği için tablo daha da kötüleşebiliyor.

EVDE HATIRLAYABİLECEĞİNİZ SIVI TAKVİYESİ TARİFİ

Prof. Dr. Murat Hakan Terekeci, “Yaz aylarında vücudun elektrolit ve sıvı seviyelerinin korunması çok önemli olduğu için sıcaktan etkilenmemek için dışarı çıkmadan önce bol su veya limonata türü içecekler içildiğinden emin olmak gerekiyor. Uzun süre dışarıda kalmayı planlayanlar, kendileri için evde hazırlayabilecekleri bir oral sıvı takviyesi yapabilirler. Bunun için bir çay kaşığı şeker, iki tutam tuz ve bir tutam kabartma tozu veya karbonatı 500 ml. suyla karıştırmak gerekiyor. Bu karışım meyve sularına veya diğer içeceklere eklenebiliyor” diyor.

SICAK ÇARPMASINA SOĞAN SUYU ENGELİ

1. Soğan suyu

Soğan suyu sıcak çarpması tedavisi için en iyi ilaçlardan biri olarak görülüyor. Birçok Ayurveda uygulayıcısı, bunun ulaşılması gereken ilk şey olması gerektiğini öne sürüyor. Kulakların arkasına ve göğüs bölgesine soğan suyu sürmek vücut ısısının düşmesine yardımcı olabiliyor. Az miktarda çiğ soğanın kimyon ve balla yenilmesi de öneriliyor. Salatalardaki çiğ soğanın da vücut sıcaklığını azaltabileceği belirtiliyor.

2. Ayran ve Hindistan cevizi suyu

Ayran, iyi bir probiyotik kaynağıdır ve vücutta aşırı terleme nedeniyle kaybolabilecek temel vitamin ve minerallerin yerine konmasına yardımcı oluyor. Hindistancevizi suyu ise vücuttaki elektrolitleri doğal yolla dengeleyerek vücudu yeniden nemlendiriyor.

3. Kişniş ve nane yaprağı suyu

Kişniş veya nane yapraklarının suyunu çıkarıp bir tutam şekerle içmek vücut ısısını düşürmenin kolay bir yöntemi olarak görülüyor. Ayurveda'ya göre bu bitkilerin vücut üzerinde serinletici etkisi bulunuyor. Kişniş suyu serinletici özelliğinden dolayı menopoz sıcaklarını ve kızarıklığı azaltıp kaşıntılı cildi yatıştırmak için de uygulanabiliyor.

4. Rezene tohumları

Bir avuç dolusu rezeneyi geceden suda bekletip süzmek ve sabahları suyunu içmek vücudu serin tutup kişiyi sıcağa karşı koruyor.

5. Elma sirkesi

Meyve suyuna birkaç damla elma sirkesi ekleyip soğuk su ve balla karıştırmak kaybedilen mineral ve elektrolitlerin yenilenmesine yardımcı oluyor. Potasyum ve magnezyum gibi mineraller terleme yoluyla kaybedilebileceği için bu kayıplar bu formülle yerine konabiliyor.

6. Aloe Vera suyu

Aloe Vera vitamin ve mineral açısından zengin bulunuyor. Bunun yanında, vücudun dış değişikliklere uyum sağlama konusundaki doğal yeteneğini artıran ve savunma mekanizmalarını harekete geçiren bir “adaptojen” olarak da biliniyor. Adaptojenlerin vücudun çeşitli sistemlerini dengelediğinin unutulmaması gerekiyor.