'Kadir abi' modeli ve sosyal belediyecilik yarışı

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, “Yeniden AK Parti, Yeniden İstanbul” sloganıyla Murat Kurum’un adaylığını açıklaması ile birlikte 31 Mart yerel seçimlerinde Cumhur İttifakı’nın adayı Murat Kurum ile CHP’nin Adayı Ekrem İmamoğlu’nun yarışması kesinleşti.

Erdoğan adayları açıklarken, “Keyfini değil kentini düşünen, bahane değil hizmet üreten adaylarla halkımızın karşısına çıkıyoruz” dedi.

İstanbul’a 5 yıldır Fetret Devri yaşatıldığını söyleyen Erdoğan, İstanbul’un bir beş yıl daha kaybetmeye tahammülü kalmadığını ifade etti.

KADİR ABİ MODELİ

İstanbul adaylığı için ince eleyip sık dokuyan ve son ana kadar anketlerle halkın nabzını tutan AK Parti’nin Murat Kurum’u aday göstermesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndaki imajı ile yumuşak üslubu etkili oldu. Parti içinde Kurum’un adaylığına, “siyasi tartışmalara giremeyeceği” gerekçesiyle itiraz edenler olsa da son kararı Cumhurbaşkanı Erdoğan verdi. Kurum’un tercih edilmesinde yumuşak üslubu ve her kesimle diyaloga açık tutumu etkili oldu. İstanbul’da yeni bir kutuplaşmanın değil, kuşatıcılığın ve kucaklamanın sonuç getireceği hesaplandı. Her ne kadar yaşı daha genç olsa da Kurum için “Kadir Abi Modeli” vurgusu yapılıyor.

İstanbul’u tekrar kazanmayı çok isteyen AK Parti, Murat Kurum’u ülke ölçekli hükümet projeleriyle destekleyecek. Kampanyanın birinci asli unsuru deprem, ikincisi ise ulaşım sorunu olacak. Kentsel dönüşüme ve toplu taşıma projelerine ağırlık verilecek.

Bu iki başlığın yanı sıra; su sorunu, iklim değişikliği ile mücadele, çevre, park bahçeler, yeşil alanlar, atık su ve alt yapı meselesi de kampanyanın ana bileşenlerinden olacak. Sosyal belediyeciliğin yanı sıra kültürel, sosyal ve sportif etkinlikler de Murat Kurum’un kampanyasında ana taşıyıcı sütunlar olarak öne çıkarılacak.

SOSYAL BELEDİYECİLİK

CHP’nin adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise kampanyasında daha çok ekonomik krizle mücadele ve sosyal belediyeliği öne çıkaracak. İmamoğlu’nun kampanyası bir anlamda Türkiye’nin sorunlarının prototipi olan İstanbul’a dönük çözümler içerecek. Şüphesiz İmamoğlu da çağdaş belediyecilikle ilgili projelerini ve önümüzdeki süreçte yapacaklarını anlatacak ancak İmamoğlu’nun kampanyası daha çok Türkiye tasavvuru üzerine inşa edilecek.

İmamoğlu İstanbul’u Türkiye’yi yönetmenin bir pilot uygulama sahası olarak görüyor. Bu konudaki dezavantajı ise CHP genel başkanlığı ve cumhurbaşkanı adaylığı iddiası nedeniyle İstanbul Büyükşehir’de yaptığı işlerin topluma anlatılamamış olması.

İmamoğlu, 2019 seçiminde kullandığı, “Ekrem Abi her şey güzel olacak” mottosunu, “Her şey çok daha güzel olacak” şeklinde bir umut diline dönüştürmeyi planlıyor.

İmamoğlu, bu seçimde Murat Kurum’un yanı sıra; büyük bir ekiple ve bakanlık projeleriyle yarışacak.

AK Parti, 2019 seçimindeki; ekipçilik, küskünler ve bölünmüşlük gibi hataları tekrar etmek istemiyor.

Cumhur İttifakı, 31 Mart seçimlerinde CHP’nin elindeki 11 büyükşehir belediyesini almayı hedeflese de aslında bu seçim İstanbul seçimi olarak kayda geçirilebilir. İstanbul’u kimin kazanacağının ülke siyaseti açısından da önemli sonuçları olacak.