Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Yargı Sözcü gazetesi davası başladı

        Sözcü gazetesi davası başladı. Gazetenin sahibi sanık Burak Akbay'ın "silahlı terör örgütünü yönetme" ve "terör örgütü propagandası yapmak" iddialarıyla 30 yıla, biri tutuklu 3 sanığın ise "silahlı terör örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek yardım etme" iddialarıyla 15'er yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı.

        AA'nın haberine göre, ilk duruşmaya, tutuklu sanık Bekir Gökmen Ulu ile tutuksuz sanıklar Mediha Olgun ve Yonca Yücekaleli ile avukatlar katıldı.

        Duruşmaya, CHP Milletvekilleri Mustafa Balbay ve Barış Yarkadaş, İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, eski Emniyet Müdürü Adil Serdar Saçan, gazeteciler Uğur Dündar, Yılmaz Özdil ve Oğuz Güven de izleyici olarak geldi.

        REKLAM

        İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya davanın tek tutuklu sanığı olan Gökmen Ulu bulunduğu cezaevinden getirildi.

        Tutuklu sanık Gökmen Ulu ilk savunmayı yapan isim oldu:

        "EVRENSEL GAZETECİLİK İLKELERİNDEN ÖDÜN VERMEDİM"

        Sözlerine "Yurtsever bir gazeteci ve Mustafa Kemal'in takipçisiyim" diyerek başlayan Ulu, "Demokratik hukuk devletini, adaleti, insan haklarını, ulusal bütünlüğü, cumhuriyetin kazanımlarını savundum. Hakikatten ayrılmadım. Herhangi bir dernek ve cemiyete angaje olmadan evrensel gazetecilik ilkelerinden ödün vermedim" ifadesinde bulundu.

        FETÖ ile suçlanmasının ağır bir iftira olduğunu ve bu durumunda son derece ağrına gittiğini belirten Gökmen Ulu, "Asıl sorun muhalif gazetecilik ise bununla yargılanmak daha doğru olurdu" dedi. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de liderlerin attığı her adımın haber niteliği taşıdığına dikkat çeken Ulu, "Özal'dan Demirel'e kadar liderlerin sayısız haberleri yapılmıştır. Cumhurbaşkanı'nın da birçok yerde yaptığı tatillerle ilgili haber olmuştur. Bu haberleri de tüm gazeteler kullanmıştır" diye konuştu.

        REKLAM

        "CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN ORADA TATİL YAPTIĞINI TÜM MARMARİS BİLİYORDU"

        Ulu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kaldığı otelin haberini 15 Temmuz günü sabah saatlerinde yaptığını, haberin de herhangi bir olumsuzluğun henüz yaşanmadığı saat olan 16.25'te yayınlandığını belirtti. Ulu, "Zaten Erdoğan'ın orada tatil yaptığını tüm Marmaris biliyordu. Hatta otelde kalan Türk turistler de Erdoğan'ın orada tatil yaptığını sosyal medyada paylaşmışlardı" diye konuştu.

        "O OTELDE FETÖ MAĞDURLARIYLA SAYISIZ RÖPORTAJ YAPTIM"

        Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kaldığı yeri bu haberlerden öğrendiğini kendisinin de gidip bu durumu haberleştirdiğini anlatan Ulu, "Sözcü logolu arabayla otelin önüne gittim. Gazetecilik refleksiyle otelin kapısının önünde bekledim. Yanımda fotoğraf makinem de vardı. Çıkarsa belki fotoğrafını da çekerim. Hatta şansım olursa belki küçük bir demeç de alırım diye düşündüm. Otelin yetkililerini tanıyordum. Birlikte yemek de yedik. Onlar da Cumhurbaşkanlığı yetkililerine söylediler. O yetkililer de biliyordu benim orada olduğumu. Bu bir tatil haberi. Otelin güvenlik kameralarından görülebilir bu" diye konuştu.

        REKLAM

        Gökmen Ulu söz konusu otel de daha önceleri FETÖ kumpasları mağdurlarıyla da sayısız kez televizyon programları yaptığını sözlerine ekledi.

        "CUMHURBAŞKANININ AÇIKLAMASINI DÜNYAYA, İLK DUYURAN GAZETECİ BENİM"

        Darbe girişiminin saat 22.00'da herkes gibi televizyonlardan öğrendiğini ve soluğu Cumhurbaşkanı'nın kaldığı otelde aldığını anlatan Ulu, "Marmaris'teki tüm basın mensupları davet edildi. Villanın bahçesine alındık. Saat 00:05'te Cumhurbaşkanı ilk kamuoyu açıklamasını yaptı. 5 dakikalık açıklamasını tamamladıktan sonra Hasan Doğan bizi villanın çıkışına uğurladı. İstanbul'daki haber merkezini arayıp hemen Erdoğan'ın açıklamasının satırbaşlarını yazdırdım. Cumhurbaşkanı'nın açıklaması saat 00:13'te sozcu.com.tr'de yayımlandı. Erdoğan'ın 'herkesi meydanlara bekliyorum' açıklamasını dünyaya, ilk duyuran gazeteci benim" ifadesini kullandı. Daha sonra da durmadığını gidip kaldığı otelde Erdoğan'ın açıklamasının tam metnini haberleştirdiğini anlatan Ulu, halkın darbeye karşı yürüyüşünü de haberleştirdiğini ifade etti.

        REKLAM

        "DARBECİLERİN, ERDOĞAN'IN KALDIĞI YERİ GÜNLER ÖNCESİNDE FOTOĞRAFLADIKLARI ORTAYA ÇIKTI"

        Gökmen Ulu, o gece bazı televizyonların 'Cumhurbaşkanı İstanbul Atatürk Havalimanı'na geliyor' alt yazıları geçtiğine de dikkat çekerek, "Şimdi o basın mensuplarının da darbecilere yardım ettiğini mi söylemeliyiz" dedi. Muhafız Alayı iddianamesi ve Muğla suikast davası ile Darbe Araştırma Komisyonu'nun hazırladığı raporda, darbecilerin günler önce Erdoğan'ın kaldığı yerle ilgili keşif yaptıkları ve fotoğrafladıklarının belirtildiğine dikkat çeken Ulu, "Darbecilerin, Erdoğan'ın yerini gazetecilerden öğrenmedikleri kanıtlandı. Hakikat ortaya çıktı" diye konuştu. Ulu'nun savunması sona erdi.

        Sözcü'nün internet sitesinde sorumlu müdür aranması üzerine bu görevi kabul ettiğini söyleyen sanık Mediha Olgun, "Bu görev tanımı içinde haberlere onay verme yetkim yok. Yetkisiz bir insan olarak nasıl FETÖ'ye yardım etmiş oldum. Adımın FETÖ ile aynı yerde geçmesinden çok yoruldum. Marmaris haberinin hiçbir noktasında yokum. Haberin suç olmadığını da söylüyorum. O haberi siteye giren, yayınlayan biri de değilim. Yetkim bile yok. Yargımızın canı sağolsun. Böyle bir örgütle anıldığım için çok üzgünüm. Ben, solcu ya da sağcı ayırmadan haber yaparım" dedi.

        Cumhurbaşkanının kaldığı otel haberiyle bir ilgisi bulunmadığını söyleyen ve ifadesi sırasında zaman zaman ağlayan Olgun, "Haberin telefonla yazdırıldığı kişi bile ben değilim. Ben internet sitesinde Burak Akbay'a bağlı gibi gözüküyorum. O sitede yayın yönetmenine bağlıyım" diye konuştu. Sanıklardan Yonca Yücekaleli, gazetenin muhasebesinde çalıştığını, belirterek delil olmaksızın FETÖ'ye yardımla suçlandığını savundu.

        Duruşmada son olarak hakkında yakalama kararı çıkarılan firari sanık Burak Akbay'ın avukatı Zülbiye Şahin söz alarak müvekkilinin gönderdiği 5 sayfalık yazılı savunmayı okudu. Akbay'ın, avukat Şahin tarafından okunan savunmasında, "Yapılan suçlamalar bir kumpastır. Bu iddianamenin varlığı bu örgütün faal olduğunu göstermektedir. Bir fotoğrafım, fotomontaj yapılarak FETÖ lideri ile çektirmişim gibi gösterilmiştir. Bu şekilde kumpasın derecesi gözler önüne serilmektedir. Şahsımın fotomontajlı görüntülerine karşı içerik engelleme talebim reddedilmiştir. Bunu yapanlar bir gün adalet karşısına çıkacaktır. Okullarında okumadım. Hem özel hayatımda hem Sözcü gazetesinde FETÖ'yü eleştirmiş biri olarak tespitim şudur, bunlar gerçek FETÖ'cüleri gizleme çabasıdır. Gülen'e ilk kez FETÖ diyen Sözcü Gazetesi'dir. Zamanında ve isabetli bir karar vermenizi talep ediyorum" ifadeleri yer aldı. Duruşma, yarın saat 10.00'da devam edecek.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ