Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Hazine’nin 2014 yılındaki ağırlıklı ortalama faizi yüzde 9.7. Doların artışı ise yüzde 9.2. Elde edilen kazanç yüzde 0.4 gibi, alım satım komisyonu ve saklama hizmetine gidecek tutar. Sonuçta yabancılara 2014’te sıfır faiz ödendi. Son 6 yılın bilançosu da öyle

        Bugün aralık ayı rakamlarının açıklanmasıyla geçen yılın enflasyonu ortaya çıkacak. Buna göre de Türkiye’de yaşayanların, TL ile geliri olup TL ile harcama yapanların ve tasarruflarını tutanların 2014 bilançolarını çıkartacağım.

        Yerlilerin finansal varlıklarını ve yatırım araçlarına yatırımlarını ölçmekte enflasyon neyse, Türkiye’ye yatırım yapmış yabancı portföy yatırımcıları için de kur odur.

        -Dolar TL’ye karşı 2013’ü 2.1343‘ten bitirmişti. 2014‘ü de 2.3311’ten kapatarak yüzde 9.2 arttı. TL açısından ise kayıp yüzde 8.45 düzeyinde. Yabancılar Türkiye’de TL yatırım araçlarına yatırım yaptıklarından ve en sonunda da paralarını alıp gideceklerinden önce dövizden TL’ye geçiş yapıyor, vadenin sonunda da yeniden dövize dönüyor.

        -Bu açıdan kurun düzeyi ve TL’nin değeri yabancıların elde ettiği kazancın boyutunu belirliyor. TL varlıklara yatırımdan dolayı da, yerel para ne kadar değerlenirse yabancıların elde edecekleri kâr o kadar yükseliyor.

        -Yabancı portföy yatırımcılarının Türkiye’de ağırlıklı biçimde hisse senetlerinde ve devlet iç borçlanma senetlerinde yatırımları bulunuyor. 26 Aralık itibarıyla hisse senetleri stoku 62 milyar dolar, Hazine kâğıtları 51.6 milyar doları buluyor.

        -2014’te Hazine ihalelerinde oluşan ağırlıklı ortalama faiz ise yüzde 9.7. İkinci el piyasadakilerin performansı da buna yakın. 9.7 son yıllardaki eğilimle uyumlu, faiz hâlâ tek haneli. Fakat son 4 yıla göre geçen sene 1-2 puan kadar yükseldi.

        -Ancak bu yüzde 9.7’lik getirinin yüzde 9.2’si kur zararına gidiyor. Geriye yüzde 0.4 gibi küçük bir rakam kalıyor. Bu da alım-satım komisyonu ve saklamaya yetmeyecek bir oran. Sonuçta dolar bazında Türkiye Hazine’sinin kâğıtlarına yatırım yapanlar 2014’te herhangi bir kazanç elde etmediği gibi, kayba da uğramadı.

        -Bu durum aslında küresel kriz sonrası için de geçerli. Kriz yıllarında yabancıların aşırı kayıplarını hariç tutarak bir hesap yaparsak, son 6 yılda yabancıların getirisi yine sıfır düzeyinde. 6 yılın ortalama getirisi yüzde 0.07. Kâr edilen 3 yıla karşı yüksek kayıplı iki yıl yaşanmış.

        -Getiri sıfır ama yabancılar da Hazine kâğıtlarına yatırım yapmaktan vazgeçmiyor. Devlet iç borçlanma senetlerinin yaklaşık dörtte biri yabancıların kontrolüne geçti. Getiri kıtlığına karşılık yabancıların bu ilgisi, bütün dünyada faizlerin düşmesinden kaynaklanıyor. Getiri sadece Türkiye’de değil çok yerde kıt. Hatta bazı vadelerde Almanya ve ABD’de faizler eksi düzeyinde.

        Geçmişte rekor, şimdi sıfır kazanç

        Yabancıları en çok vurgunu kurdan yiyor. Kur kriz yıllarında zıplıyor. Bu yılları hariç tutarsak yabancıların Türkiye’deki çeyrek asırlık faaliyetlerini 4 ayrı dönemde izleyebiliriz.

        -1990-1994 arasındaki ilk dönemde Hazine’nin getirisi yüzde 14’ü buluyor.

        -1995-2000 arası ikinci dönemde yabancıların yıllık ortalama kazancı yüzde 27’ye yükseldi. Zaten Türkiye Hazinesi de 1995, 1996 ve 1998 yıllarında dünyanın en yüksek faizini ödedi.

        -2002-2007 arasındaki 3. dönemde yabancıların kazancı yıllık ortalama yüzde 34’e çıktı. Ortalamayı yükselten de 2002, 2003 ve 2007 yılları. Yüksek kazanç, nominal faizden daha çok TL’nin değerlenmesinden ortaya çıktı. Türkiye’nin 2001 krizi sırasında serbest dalgalı kur rejimine geçmesiyle önce devalüasyon, ardından ise ulusal parada değerlenme yaşandı.

        -2009 sonrasındaki dördüncü dönemde ise koşullar değişti. Bütün dünyada faizler düştü. Türkiye’nin borçlanma ihtiyacı azaldı. Sonuçta son 6 yılda yabancılar Türkiye’yi dolar bazında sıfır faizle fonlamış oldular. 25 yılın aritmetik ortalaması ise yüzde 16 ile oldukça yüksek düzeyde.

        Borsadan çeyrek asırda her yıl ortalama % 24 getiri sağladılar

        Yabancıların Türkiye’de finansal piyasalara gelmesi 25 yıl oldu. 1989’dan beri sermaye hareketleri serbest. Yabancı portföy yatırımcılarının İstanbul Borsası’ndaki ağırlıkları yüksek. Piyasada dolaşan hisse senetlerinin üçte ikisi yabancıların kontrolünde. Hazine kâğıtları için yaptığımız dönemsel bölümleme hisse senetleri için de geçerli. En yüksek kazanç Türkiye’ye ilk geldikleri yıllardaki kazanç olmuş.

        -İlk 5 yılda yabancıların borsadaki ortalama yıllık kazancı yüzde 142 olarak gerçekleşti.

        -Bu kazanç 1994-2001 krizleri arasında yüzde 15’le en düşük düzeye indi.

        -2001 sonrasında küresel risk alma iştahının da artmasıyla ortalama yıllık getiri yüzde 44’e yükseldi.

        -Son altı yıllık dönemde ise yabancının borsa kazancı yeniden yüzde 17.5’e geriledi.

        -2014’te borsanın artışı yüzde 26.4 olmasına karşılık yüzde 9.2’lik dolar kuru artışı bunu yüzde 15.8’e indirdi.

        -Bu kazançlar elbette kriz yıllarında borsanın yüksek kayıplarını içermiyor. Onların da dahil olduğu aritmetik ortalamaya göre son 25 yılın ortalama getirisi yüzde 24 düzeyinde.

        -Faiz getirisinin borsanın ortalama getirisine yakın olduğu dikkati çekiyor. Bu da geçmiş dönemlerde Türkiye’de faizlerin uzun yıllar çok yüksek olmasından kaynaklanıyor.

        Diğer Yazılar