Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Darbe girişimiyle bozulan Türkiye finansal piyasaları toparlanıyor. 2 günlük hafta sonu tatili ardından dün piyasalar ikinci haftaya iyimser havada başladı. Darbe girişimiyle dünya piyasalarından negatif ayrışan Türkiye ikinci haftada daha sakin bir seyir izlemeye ve normale dönmeye doğru gidiyor.

        - Kısa vadede, yatırım yapılabilir notunun kaybedilmesi piyasalarda sert dalgalanmaya yol açar. Eğer bu notu koruyabilirsek, açıklamanın yapılması ile piyasalarda pozitif yönde sert bir hareket gözlenebilir. Not düşüşünün asıl olumsuzluğunu ise orta ve uzun vadede doğrudan yatırımları azaltmasıyla görebiliriz. Not düşüşünü gerektirecek bir durum yok ancak kredi kuruluşları zaman zaman siyasi kararlar da verebiliyor.

        - Darbe girişimi siyasette, piyasalarda, ekonomide hem belirsizliği artırdı hem de güveni aşırdırdı. AB ile ilişkileri de gerdi, ABD ile de. Sonuç ise riskin artması. Bunun da dışarı ile ticari ve ekonomik ilişkilere yansıyacağı açık. Nitekim Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek bir yılda vadesi dolacak 170 milyar dolarlık dış borca dikkat çekiyor. 30 milyar dolar da cari açıktan gelecek. Bir yılda 200 milyar dolarlık dış kaynak sağlanması gerekiyor. Bu kaynağın bulunmasında herhangi bir aksama olmayacağını belirten Mehmet Şimşek “Bu süreçte dış borçlanma maliyetleri bir miktar artabilir” dedi. Maliyet arttığına göre borç çevirme oranları da aşağı gelebilir.

        - Çünkü faizi arttığından talebimiz azalacak. Bu da içeride kredi maliyetlerine yansıyor. Bankalar kredi faizlerini geçen hafta artırdılar. Bu artış bankasına göre değişmekle birlikte yarım puanla 1 puan arasında oldu. Son olarak 15 Temmuz itibarıyla bankaların, KMH ve ticari kredi kartı hariç kullandırdığı saf ticari kredilerin ağırlıklı ortalama faizi yüzde 12.32 idi. 22 Temmuz itibarıyla açıklanacak verilerde bu oranın yükseldiğini göreceğiz.

        - Darbe girişimi sonrası süreçte riskler ve olası maliyet artışlarını hesaplayarak önden yüklemeli şekilde kredi faizlerine yansıtan bankaların bu aşamadan sonra faizleri daha da yükseltmesi ancak kredi notunun yatırım yapılabilir seviyenin altına çekilmesiyle olur.

        - Bankalar ise yurtdışı maliyet artışlarını yansıtmaktan kaçınamazlar. Çünkü dışarıdan borçlanma yüksek seyrediyor. Hatta bankalar toplam kaynaklarının yaklaşık beşte birini dışarıdan sağlıyor. Bunun da miktarı 155 milyar dolar ya da 464 milyar lira ve özkaynaklarının yüzde 50 üzerinde.

        SONUÇ:

        “Bir vurmakla ağaç devrilmez.” Türk atasözü

        Diğer Yazılar