Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Rusya’ya ihracat başladı, beraberinde bu ülkeye ihraç edilmeyen narenciye dışındaki pek çok ürün de zamlandı. İhracat devam edeceğine göre gıda fiyatları da durmayacak demektir. Gıda fiyat artışlarının boyutunu görmek için sadece aydan aya değil, yıldan yıla, hatta son 5 yıl, son 10 yıllık döneme baktık. TÜİK verilerinden elde ettiğimiz sonuçlara yukarıdaki tabloda yer verdik.

        - Bütçenin ne zaman gelire ihtiyacı olsa hükümet alkollü içeceklere yüklüce vergi artışı koydu. Merkez Bankası raporlarında da vergi politikalarının ve kamusal zamların enflasyona etkisine sık sık dikkat çekiliyor. Alkol ve tütün ürünleri vergilerden dolayı son bir yılda yüzde 22.6 en çok fiyatı artan grup. Yüzde 7.16’lık TÜFE’yi üçe katlamış. Bu grup son 5 yılda yüzde 61.4 artarken TÜFE yüzde 45.9 yükseldi. Vadeyi son 10 yıla uzattığımızda ise TÜFE yüzde 116 artarken alkol ve tütün yüzde 227 yükseldi. Enflasyonu tam olarak ikiye katlamış durumda.

        - Ancak ilginçtir ki, bunca zam ve vergi artışının yapıldığı bu grubun fiyat artışıyla yarışan yiyecekler çıktı. Son 10 yılda burgerler yüzde 220.4 arttı, kebaplar da yüzde 213 zamlandı. Pidelerin fiyat artışı da yüzde 200. Kebap, pide ve burger yiyecekler içinde zam şampiyonu.

        - Bu arada ekmeği unutmayalım. Ekmek fiyatı da yüzde 184 zamlandı. Ekmeğin en büyük girdisi un. Un fiyatlarının artışı ise yüzde 150. Yani 10 yıllık dönemde fırınlar hiçbir verimlilik artışı göstermedikleri gibi, kâr marjlarını da yükseltmişler gibi.

        - Son 10 yılda toplam gıda fiyat artışı yüzde 149 olurken Tüketici Enflasyonu yüzde 116.1 düzeyinde kaldı. Tabloya bir de makarna fiyatını koyduk ki, una bağlı maliyeti olan bir ürünün zaman içinde verimlilik artışı ve fiyat artışı görülsün. Bu da yüzde 135 ve un fiyat artışının 14 puan gerisinde.

        - Tabloda yer alan et, tavuk ve balık fiyatları ise başka bir gerçeği ortaya koyuyor. Arz ve talebin gücünü. Talep kırmızı ete ama üretimi sınırlı. En yüksek fiyat artışı da yüzde 186 ile onda. Kırmızı etten daha çok tüketilen, tüketimi daha hızlı artan ise tavuk eti. Ama arzı da yüksek ve fiyat artışı yüzde 103 ile gıda enflasyonunun üçte ikisi düzeyinde. Balık ise kültür ve alışkanlık işi. Balık fiyatları kırmızı et fiyatlarının yarısından da az. Buna karşılık tüketimi sınırlı olduğu için, fiyatları yüzde 91.5 ile en az artan da o.

        - Konut, su, gaz, elektrik ve kiranın tabloda ne işi var denilebilir. Bütün bu gıda maddelerinin, alkolün, yemeklerin satıldığı mekânlar kentlerin göbeğinde ve bir kira maliyeti var. Bu kira da emlak fiyatlarına paralel seyrediyor. Son bir yılda kiraların ortalama artışı yüzde 9.1’i buldu.

        - Mekânın kirası, faaliyet giderinin önemli bir kalemi, işletmesine göre belki en büyük olanı. Bu nedenledir ki, emlak fiyatları ne kadar artarsa gıda, yemek fiyatları da o kadar yükselir. Ve sadece gıda fiyatları değil, burger ve kebap, pide fiyatlarıyla da baş edilemiyor.

        SONUÇ: “Ya Halep ya Şam derken Eğriboz çıktı.” Türk Atasözü

        Diğer Yazılar