Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Milli politikaya en çok ihtiyaç duyulan alan enerji. Çünkü son 10 yılda yıllık enerji ithalatı ortalama 45 milyar, maden 10 milyar, toplam 55 milyar dolar. 10 yılda enerji ithalatına 550 milyar dolar ödemişiz. 55 milyar dolarlık yıllık ithalat neredeyse toplam dış ticaret açığına eşit, cari açığın ise 1.5 katına varıyor. Yani enerjideki açığı kapatsak veya azaltabilsek Türkiye’nin cari açık sorunu olmayacak.

        - Sadece dış açık veya yıllık 55 milyar dolara varan ekonomik büyüklük nedeniyle yerlileşmenin en gerekli olacağı alan burası.

        - Ama yerlileşmenin arz güvenliğinin veya enerji güvenliğinin sağlanması gibi başka nedenleri de var. Dışarıya yüksek oranda bağımlılık halinde dar günde, karakışta vanalar kısıldı mı, ya soğuktan donarız, ya üretim durur ya da karanlıkta kalırız.

        - İşte el atılan ve hamle yapılan bu konuyu dün Enerji Bakanı Berat Albayrak İstanbul’da açıkladı. Öğrendik ki, elektrikte yerli kaynaklarla üretimin payı yüzde 49.3’e vardı. Şüphesiz stratejik ve önemli bir kazanım. Ama Bakan Albayrak’ın belirttiği gibi, “15 yılda varılan bu yerlilik oranı yetmez. Hedef üçte ikiye ulaşmak.” Yani elektriğin yüzde 66’sının yerli kaynaklarla üretilmesini sağlamak. Bunun için yerli kömür üretiminde, güneş ve rüzgâr olmak üzere yenilenebilir enerji yatırımlarında ve nükleer santralların kurulmasında hamle yapılacak.

        - Ancak enerjide yerlileşme elektrikle sınırlı değil. Belki elektrik en çok yerli payının olduğu enerji alanı. Halbuki kullanılan toplam enerjinin yüzde 75’i ithal ediliyor. Petrolde ve doğalgazda ithalat oranı çok daha yüksek. Nüfus artışına, kentleşmeye, ekonomik büyümeye paralel doğalgaz ve petrol kullanımı da artıyor. Türkiye’nin üç ili hariç bütün illeri doğalgaza geçti. Kömürle ısınma, odun yakma azaldı, ancak doğalgaza bağımlılık da yükseldi.

        - Peki bu iki alanda ne yapılacak? Önce arama ve tarama, nerede neyimiz var diye bakılacak. Berat Albayrak, “Ne kadar ararsak o kadar buluruz” ilkesinden hareket edeceklerini söyledi.

        - Burada işin içine madencilik de girecek. Öncelikle potansiyel varlık veya rezervler ortaya çıkarılacak. 2002’de 32 bin metre sondaj yapılırken bu yıl 1 milyon metre sondaja çıkılıyor. Sonra Kanada ve Avustralya’yı geçmek için 6 milyon metre sondaja çıkılacak.

        - Madenlerin ve yeraltızenginliklerinin keşfi için Türkiye’nin jeofizik haritasının gelecek yıl tamamlanacağını belirten Bakan Albayrak, “Tüm Türkiye coğrafyasını bitki örtüsünden topografik yapısına kadar röntgenini çekip madencilikte sahip olunan kaynakları göreceğiz. Bir sonraki adım jeokimya haritası. İlk sonuçlar gelmeye başladı. Çok harika sonuçlar elde ettik. Türkiye’nin taşı da toprağı da altın inşallah” diye konuştu.

        - Enerjideki yerlileşme hamlesi başarılı olduğu oranda Türkiye’nin dış ticaret açığı, cari açığı ve sonuçta döviz açığı azalacak. Elektrik üretiminde yerlileşme yüzde 50, enerji ithalatı 55 milyar dolar. Enerjideki her yüzde 1 payın yerlileştirilmesi Türkiye’ye her yıl kalıcı olarak 1 milyar dolar kâr yazar. Yüzde 50’yi yüzde 65’e çıkarırsak yılda 15 milyar dolar tasarruf eder, 10 yılda da 150 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşır.

        SONUÇ: “Daha iyi olmaya çalışmayan, iyi olarak da kalamaz.” Cromwell

        Diğer Yazılar