Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Finansal piyasalar hassas dengeler üzerinde hareket ediyor. Varlık fiyatları iyice yükseldi, hatta küresel bazda ciddi balonlar oluştu. Bunun tartışmasını hemen her gün yaşıyoruz. Artık ciddi bir düzeltmenin zamanlaması tartışılıyor. Sonbaharda mı, yoksa yeni yılın ilk yarısında mı olacak? 2015’in ikinci yarısına kalır diyebilen henüz yok.

        Çünkü küresel finansal piyasalar merkez bankalarının dünyayı paraya boğması sonucu yapay bir atmosferden besleniyorlar. Varlık fiyatları kriz öncesi rekor düzeylerinin bile üzerine çıktı. Şimdi artık ekonomilerde ve parasal genişlemede normale dönüşle birlikte fiyatlarda da düzeltme bekleniyor. İlk adımı da ABD Merkez Bankası FED atacak gibi. Dünyada türbülans beklentisi bundan.

        Türkiye piyasaları ise dış piyasalara aşırı bağımlı. Çünkü dışa çok açık. Sermaye hareketleri tamamen serbest ve dış kaynak ihtiyacı yüksek. Yerli tasarruflar düşük. Her büyük finansal piyasaya yabancılar hâkim. Onların alması veya satmasıyla trendler oluşuyor. Dövizde, borsada, faizde durum aşağı yukarı bu. Küresel bazda esebilecek rüzgârların da aynen bize yansıyacak olması bundan.

        Önümüzdeki bir yıl içinde dünyada kuvvetli bir piyasa düzeltmesi beklenirken Türkiye’de de Cumhurbaşkanlığı ile genel seçimler yapılacak. Cumhurbaşkanlığı seçiminin sonucuna bağlı olarak Başbakan değişecek ve iktidar partisinin yönetimi belirlenecek. Kısaca siyasette taşlar yerinden oynamak üzere. Bu aynı zamanda ekonomi yönetimini de kapsıyor.

        Türkiye’nin reytingi konusunda yapılan açıklamaların karmaşıklığı, bir bankanın satışı hakkında ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı’nın açıklamasını Başbakanlık Ekonomi Başdanışmanı yalanlıyor. Bunlar ekonomi yönetiminde de taşların yerinden oynadığının dışa vurumu.

        Bu durum sanki denizde fırtına çıkmışken geminin zabitanları arasındaki kavgaya benziyor. Başbakan da bu durumun gemiye zarar verebileceğini görmüş olacak ki dün TOBB’u ziyaretinde “Cumhurbaşkanı seçilirsem, Türkiye’nin ekonomi politikalarında hiçbir sapma olmayacak” açıklamasını yaptı.

        Türkiye türbülansı yüksek bir döneme, sırtında ağır bir özel sektör borcu ve 141 milyar dolarlık sıcak para yükü ile giriyor. “Kaptanın ustalığı fırtınalı denizlerde belli olur” derler. Bunu test edeceğimiz bir dönemde zabitanlar arasındaki kavganın büyümesi ve rota değişikliği alabora riskini de beraberinde getirir.

        SONUÇ: “Kaptan fırtınayı önleyemez ama fırtınadan kaçmak görevidir.”

        İskoç atasözü

        Diğer Yazılar