Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Hırsızları, torbacıları ve polis baskınlarıyla hayatın hızlı aktığı yoksul bir mahallede, tek göz bir evde yaşayan bir anne-oğul... Kadının adı Hatice, oğlununki Mehmet. Mehmet, büyürken hiç görmemiş annesini. Yıllar sonra cezaevinden çıkıp yanına geliyor Hatice. Mehmet’e dokunması, “Oğlum” demesi yasak! Ne kadar çabalasa da kendini affettiremiyor oğluna, aşamıyor Mehmet’in aralarına çektiği duvarları! İkisinin de kalbi paramparça, üstelik Mehmet’inki delik de... Hatice’nin tek gayesi oğlunun kronik kalp yetmezliğine bir çare bulmak, onu yaşatmak! Umudu yoksul hayatının içinde kendisine çok ışıltılı görünen televizyon dünyasında arıyor ve ‘Yaralar Burada Sarılıyor’ adlı programa başvuruda bulunuyor. Bütün bunlar nerede mi oluyor? Tiyatro D 22’nin; Berkay Ateş’in yazdığı, Can Kulan ile Emir Çubukçu’nun yönettiği, dramaturgluğunu Aylin Alıveren’in üstlendiği ‘Kuş Öpücüğü’ adlı oyununda. Dekor ve ışık tasarımı Cem Yılmazer’in, kostüm tasarımı Başak Özdoğan’ın, müziği ise Yağız Kurt, Mayk Baruh ve Yiğit Yazgı’nın imzasını taşıyan oyunda; Mehmet’i Berkay Ateş, Hatice’yi Güneş Hayat, ikilinin Mehmet’in ameliyatı için gerekli olan 60 bin lirayı kazanabilmek amacıyla katıldıkları programın sunucusunuysa Mesut Özkeçeci canlandırıyor.

        YARALAR SÖMÜRÜYLE SARILMAZ

        Anne-oğulun ‘Yaralar Burada Sarılıyor’ adlı programda yaşadıkları ibretlik cinsten! Kâh duygu sömürüsü yaparak, kâh maskaralığa soyunarak SMS avına çıkmaları isteniyor kendilerinden. Kalbi delik olan Mehmet nefes nefese, hırıltılar içinde top koşturuyor SMS’lerin peşinde! Program ekibiyse sadece reyting derdinde! Bu durumun farklı versiyonlarını ne yazık ki o kadar çok görüyoruz ki ekranda! “Acımasız bir dünyanın tam ortasında yaralarımız, sevgilerimiz dahi sömürülürken, her gün televizyonda gördüğümüz ‘gerçek’liklere sert ama trajikomik bir üslupla bakmanın oyunudur Kuş Öpücüğü” diyen Berkay Ateş, söz konusu ekran olduğunda hiç durmadan kanayan yarama parmak basmış yazdıklarıyla...

        PERFORMANSLAR İÇİNİZE İŞLEYECEK

        Program boyunca yaşananları izlerken boğazınız düğümleniyor, bu düğümleri açmak için içli kahkahalar attığınız da oluyor. Bu süreçte anne ile oğulun hikâyesinin derinlerine de iniliyor, sarılmayı bekleyen diğer yaraları da su yüzüne çıkıyor. Güneş Hayat ile Berkay Ateş, öyle güzel can vermişler ki karakterlerine, zaman zaman sadece yüzlerine bakmak bile yetiyor hissettiklerini işitmeye. Mesut Özkeçeci de sinir bozucu derecede başarılı sunucu rolünde! ‘Kuş Öpücüğü’ sezonun izlenmesi gereken en temiz, en parlak işlerinden biri! Biletler Biletix’te, hemen ayırtın yerinizi!

        Siz hep olun çocuklar!

        ‘Kuş Öpücüğü’nü izledikten bir gün sonra Emir Çubukçu ile karşılaştım. “Bizimle ilk kez röportaja geldiğinde sahneyi daha açmamıştık, badana yapıyorduk” dedi. İkimiz de çok duygulandık. Ertesi gün, Facebook’ta ‘3 yıl önce’ ibaresiyle o röportaj düştü önüme. Duygusallığım bir kat daha arttı. Emir, Berkay (Ateş) ve Can (Kulan) Galata’daki Hamursuz Fırını’nı tiyatroya dönüştürüp Tiyatro D22’yi kurduklarında Mimar Sinan Üniversitesi’nden yeni mezun olmuşlardı. O günden bu yana öyle güzel işler yaptılar ki... Özellikle Berkay’ın yazdığı ‘Yirmi Beş’teki ‘Arkadaşım Eşek’ şarkısı eşliğinde akan sahne hiç silinmeyecek hafızamdan. İyi ki varsınız, hep olun çocuklar! O 3 yıl; 13, 23, 33 olsun, ömrümüzün yettiği yere kadar...

        Diğer Yazılar