Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        HAPİSTE

        Profesör doktor.

        Bugüne kadar binlerce ameliyat yaptı.

        Binlerce hayat kurtardı.

        On binlerce hayat kurtaran binlerce doktor yetiştirdi.

        Hastane kurdu.

        Orada da on binlerce kişiye şifa verdi.

        Terör örgütü mensubu olduğu gerekçesiyle yargılanıyor.

        Yargılaması sürüyor.

        Hâlâ hapiste.

        Burada gördüğünüz kişinin mesleğini bilen yok.

        Hizbullah diye bir örgütün yöneticisi, tetikçisi.

        İnsanları domuz bağıyla bağlayıp infaz ettiği iddiasıyla yargılananlardan.

        Kadın, çocuk, erkek demeden infazlar gerçekleştirdiği söyleniyor.

        Öldürdüğü iddia edilen insan sayısı 188.

        Bu bilinen rakam.Gerçek sayıyı kimse bilmiyor.

        Terör örgütü üyesi olduğu iddiasıyla yargılanıyor.

        Yargılaması sürüyor.

        Serbest bırakıldı.

        'Rahşan affı'ndan beter

        DÜN bir hukukçu dostumla konuşuyordum.

        "Hayatımda gördüğüm en büyük hukuk rezaletidir bu. Rahşan affı bile bunun yanında çocuk oyuncağı gibi kalır" diyordu, yeni yasayla serbest kalanlar için yapılan şenlikleri televizyonda birlikte izlerken.

        "Peki yargının kabahati yok mu? 10 yıl süren yargılama mı olur?" dedim.

        "Tamam o olmaz ama bu hiç olmaz. Bir yasa hazırlanırken, o yasadan kimlerin nasıl yarar veya zarar göreceği düşünülmez mi! Bakarsın, bir incelersin. Vicdana aykırı bir durum ortaya çıkacaksa o yasayı çıkarmazsın. En azından değiştirirsin. Hiçbirini yapamıyorsan yürürlüğünü ertelersin. Ama bunca katili, gaspçıyı, tecavüzcüyü toplum içine salıvermezsin" diye yanıtladı.

        "Davalar bitince nasıl olsa yeniden içeri girecekler" dedim. "Geçmiş olsun" dedi. "Artık o davalar bitmez. 10 yıl daha bitmez. Salıverilenlerin hiçbiri bir daha bu suçlarından ötürü içeri girmezler. Geçmiş olsun. Türkiye'nin namuslu vatandaşları bir kez daha kaybetti" dedi.

        Hiç bu kadar öfkeli ve içinde olduğu adalet sistemine bu kadar kırgın olduğunu görmemiştim.

        "Adalet Bakanı istifa etmelidir. Bu sonucu görmediyse, ortaya bu çirkin tablonun çıkacağını anlamadıysa o koltukta oturmamalıdır. Bu Türkiye tarihinde hukuka sürülmüş, daha doğrusu adalete, adalet hissine sürülmüş en büyük kara lekedir" dedi.

        Sinirinden kaşı gözü oynuyordu.

        Kalktı. Kapattı kapıyı gitti.

        Tekrar kafasını uzattı.

        "Ya söylemeden gitmeyeyim. Bu rezaleti önceden gören tek gazete Habertürk oldu. Seni kutlamaya gelmiştim aslında ama az daha unutuyordum" dedi.

        Çekti gitti.

        Siz kimsiniz yahu!

        BU Kurtlar Vadisi ekibi, Pana Film mi her ne iseler, gerçekten tedaviye ihtiyaç duyuyorlar.

        Dün bir haber vardı gazetemizde. Bunlar Kurtlar Vadisi filmi için Adana'da çekim yaparken, filme sponsor olan Adanalı bir müteahhit, bir kadın sancısıyla telefonla konuşuyor.

        Kurtlar Vadisi oyuncuları için "kadın" istiyor.

        Fuhuş çetesini dinleyen polis de bu görüşmeleri kayda alıyor.

        Dava açılıyor.

        Biz de bu dava dosyasından bu durumu haber yapıyoruz.

        Üstelik de Kurtlar Vadisi oyuncularını hiç suçlamadan.

        "Belki biri isimlerini kullanıyordur. Kendilerinin bu işle doğrudan bir alakası veya belki de hiç alakası yoktur" diye uzun uzun düşünerek.

        Hatta arkadaşlarım bunları arıyor ama cevap alamıyor.

        Haber yayınlandıktan sonra,

        "Habertürk Gazetesi, Kurtlar Vadisi'ni yıpratmak istiyor. Dava açacağız" diye bir açıklama.

        Aman çok korktuk.

        Bakın çocuklar, siz film icabı mafyasınız. Biz gerçek mafyalardan korkmadık, kendini rolüne kaptırıp havaya girenlerden hiç korkmayız biiir!

        İkiiii, açın davayı. Biz de haberimize konu olan "sizler için kadın siparişi verildiğine dair"

        davanın dosyasını getirelim mahkemeye. Yargı kararını versin.

        Ve üüüç. Siz kimsiniz ki, biz sizi yıpratmak isteyelim. Kurtlar Vadisi'nden önce de yoktunuz. Sonra da olmayacaksınız.

        Gündemimizde zaten asla olmadınız.

        Hadi size yallah.

        Mahkemede görüşürüz.

        NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

        Yasa çıkarmanın ciddi bir iş olduğunu anladığımız zaman.

        Diğer Yazılar