Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BİZ memlekette, kendi gündemimizle kavrulurken, dünyada neler olup bitiyor ilgilenmiyoruz bile.

        Her salı Başbakan bir şey söylüyor.

        Bir hafta hepimiz bunu konuşuyoruz.

        Hiçbir önemi olmayan, Türkiye’ye bir fayda sağlamayacak tartışmalar.

        Başbakan Erdoğan hepimizden akıllı.

        Önümüze bir top yuvarlıyor, hepimiz onu tekmeleyip peşinden koşuyoruz.

        Gerçekten peşinden koşmamız gerekenleri unutarak. Hatta daha beteri hiç bilmeyerek.

        Dünyanın konuştuğu konular ise hiç umurumuzda değil.

        Üstelik de bu konuşulanlardan en fazla etkilenecek olanlardan biri olsak bile.

        Dünyada bugünlerin en önemli mevzuu, İran’a yapılması muhtemel bir harekât.

        Bu harekât yapılacak mı, ne zaman yapılacak, kim yapacak, İsrailmi İran’ı vuracak, Amerika mı İran’ı vuracak meselesi.

        Dünyanın “gerçek lider ülkeleri” bunu tartışıyor, bunu konuşuyor. Avrupa’daki ekonomik krizin bile önüne geçen tek konu bu.

        Konuşuyorlar, çünkü böyle bir harekâtın sonuçları dünyayı ilgilendiriyor, enerji fiyatları nedeniyle dünya ekonomisini ilgilendiriyor, olası tepkileri nedeniyle dünya siyasetini ilgilendiriyor.

        Ama biz dibimizde olacak olanla zerre ilgili değiliz.

        Kimbilir belki de ilgilenmemiz istenmiyor.

        Gelin bugün size bu konuyla ilgili bir “inside information” vereyim.

        OBAMA, İSRAİL’DEN NE RİCA ETTİ?

        İran’ın nükleer silah edinme çabalarını en yakından izleyen ülke İsrail. Çünkü İsrail, bana göre çok gerçekçi olmasa da, İran’ın nükleer silahını kendisine karşı kullanmaktan çekinmeyeceğini ve Ortadoğu’da güç dengesini değiştireceğini düşünüyor.

        Ben 2000 yıllık İran devlet geleneğinin böyle bir saçmalık yapmayacağından emin olsamda, Ortadoğu’da güç dengesiyle ilgili İsrail’in kaygılarını anlıyor ve Türkiye adına paylaşıyorum.

        Bu nedenle İsrail, İran’ın nükleer güç elde etmesini engellemekte kesinlikle kararlı.

        İran’ı kesinlikle vuracak.

        Tek bilinmeyen “ne zaman” vuracağı.

        ABD Başkanı Obama da İsrail’in İran’ı vurmasına kesinlikle karşı değil.ABD yeni konseptinde İran’ın engellenmesini kesinlikle şart görüyor ve savunma stratejisinde buna yer veriyor.

        Obama’nın tek çekincesi zamanlama.

        Obama, görüştüğü İsrailli liderlerden tek bir ricada bulunuyor.

        “Vuracaksınız, biliyorum. Vurmayın da demiyorum. Ama ABD seçimlerinden önce vurmayın. Seçimlerden sonra ne yaparsanız yapın. O zaman biz de sizi destekleriz.”

        OBAMA NE BEKLİYOR?

        ABD Başkanı’nın İran’ın vurulması için ABD Başkanlık seçimlerinin beklenmesi ricası tamamen ABD iç siyaseti ile ilgili.

        Obama, “Vurmanıza destek veririm ama seçimi bekleyin” diyerek hem Yahudi lobisinin desteğini garantiliyor, hemde seçimler öncesi ABD’de oluşabilecek bir iç ekonomik istikrarsızlığın önüne geçmek istiyor.

        Çünkü ABD’li uzmanlara göre İran’ın vurulması halinde ortaya çıkacak kriz sonucunda petrol fiyatları 250 doların üzerine çıkacak.

        Petrolün bu fiyata çıkması ABD’de iç piyasada dalgalanmalara ve seçmenin memnuniyetsizliğine neden olacak ve Obama’nın kaderini etkileyecek. Obama’nın “Seçimi bekleyin” ricasının ardında bu var. İsrail, ABD Başkanı’nın bu talebini olumlu karşılıyor. “Tamam” diyor ama bir de “ama”sı var.

        GERİ DÖNÜŞÜ OLMAYAN NOKTA

        O “ama”nın adı “geri dönüşü olmayan nokta”.

        İsrail, İran’ın nükleer silah edinme çabasında geri dönüşü olmayan noktaya henüz varmadığını biliyor.

        Sürekli olarak bu noktaya ne zaman varacağını izliyor.

        Bunu geciktirmek için her şeyi yapıyor.

        Bazen uzmanlar öldürülüyor, kaçırılıyor, bazen İran’ın bilgisayar sistemlerine girilip çökertiliyor. Amaç İran’ın ABD seçimlerinden önce “geri dönüşü olmayan noktayı” geçmesini engellemek.

        Çünkü İsrailli liderler, ABD Başkanı’na, “Tamam bekleriz ama İran geri dönüşü olmayan noktaya ABD seçimlerinden önce gelirse beklemeden vururuz” mesajını verdiler.

        IRAK HAVA SAVUNMASI

        İsrail’in İran’ı vurmasının zamanlamasını anlamak için önemli bir gösterge de Irak.

        Irak’ın bugün ne hava kuvvetleri var, ne de bir hava savunma sistemi. Ancak ABD yönetimi, Irak’a 2 F-16 filosu vermeyi taahhüt etti.

        Bu F-16’ların Irak’a ne zaman verileceği henüz kesin değil.

        Irak’a bu F-16’lar verilirken Irak’ın hava savunma sistemi de devreye alınmış olacak.

        ABD bu işin zamanlamasını henüz açıklamadı ve mümkün olduğunca geciktiriyor.

        Bu savaş uçaklarının teslimatının İsrail’in İran’ı vurmasından sonra olacağına kesin gözüyle bakılıyor.

        Çünkü İsrail, İran’ı vurmak için Irak hava sahasını kullanacak.

        Bu esnada Irak’ın bir hava savunma ve uyarı sisteminin olmaması, bir hava gücünün bulunmaması gerekiyor ki, Irak, İsrail’in yapacağı harekâtın sorumluluğunda pay sahibi olmasın.

        Aksi takdirde İran’ın Irak’ta Şii kartını daha sert oynamasından ve Irak’ı iyiden iyiye istikrarsızlaştırmasından korkuluyor.

        SON TARİH NE

        İsrail’in İran’ı vurmasının zamanlaması konusunda yürütülen tahminler 2012 yılının aralık ayını işaret ediyor.

        En geç 2012 Aralık’ında İsrail’in İran’ın nükleer tesislerini bombalayacağı söyleniyor.

        Bir başka gösterge de F-16 teslimatı.

        F-16’ların Irak’a teslim tarihi açıklanırsa, İsrail’in müdahalesinin bu tarihten hemen önce olacağı kesin.

        Yani bölgemiz bu yılın sonu gelmeden çok ciddi biçimde karışacak.

        Biz ise çok daha ciddi işlerin peşindeyiz.

        Davul tozu,minare gölgesini tartışarak Türkiye’yi geleceğe hazırlıyoruz.

        NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

        Reklam vermeyene şantaj yapanlar, ona buna çamur atmaya utandığı zaman.

        Diğer Yazılar