Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ASANSÖR faciasına şaşırdınız mı?

        Samimi olarak itiraf edin, şaşırdınız mı?

        Vallahi de, billahi de ben zerre şaşırmadım.

        Şaşırtıcı olan, bugüne kadar böyle bir olayla karşılaşmamış olmamızdır.

        Ki ondan da emin değilim, belki başka kazalar da olmuştur, biz duymamışızdır.

        Ne de olsa birer birer ölününce sorun yok da, toplu halde ölününce “Aaaa’’ diyoruz.

        Bakın Türkiye’nin son yıllardaki haline.

        Sanki yüzyıl başının Amerika’sı.

        Müthiş vahşi bir zenginleşme savaşı.

        Etik değer yok, insan hakkı yok, yaşama saygı yok, emeğe saygı yok.

        Haldır huldur bir zenginleşme telaşı.

        Madenlerde ölenler, tersanelerde ölenler, inşaatlarda ölenler, selde kapalı kasa kamyonette boğularak ölenler...

        Hatırlıyor musunuz, bir inşaatın yatakhane olarak kullanılan çadırında ölenleri.

        Ne oldu, bir sonuç var mı! Ne farkı vardı asansör düşmesiyle ölenlerle...

        Sorulabildi mi hesabı!

        Sorulamaz; çünkü önemli olan zenginleşme.

        Çünkü toplumda saygı duyulan tek şey güçlü olmak, zengin olmak.

        Tek değer zenginleşme.

        Ne kadar zenginsen, havuza ne kadar para koyabiliyorsan o kadar adamsın.

        O kadar hesap vermezsin.

        O nedenle ne asansörcü suçlu, ne bir başkası.

        Suçlu, Türkiye’ye egemen olan bu kafa yapısı.

        Zaten dikkat edin, ne zaman böyle bir kaza olsa, ne zaman birileri zenginleşsin diye işçiler toplu halde ölse, hükümetimiz çıkıp ölenleri “şehit’’ ilan ediyor.

        Onlar zenginleşme savaşının şehitleri.

        Onlar ölecek ki, birileri daha zengin, daha güçlü olsun.

        Onlar ölecek ki, havuzlar dolsun.

        Faturaya karşı Necdet Özel sigorta

        GEÇENLERDE Türkiye’nin önemli bir işadamıyla bir yemekte karşılaştık.

        Ayaküstü sohbette laf lafı açtı, konu Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’in barış süreciyle ilgili açıklamalarına geldi.

        İşadamı şaşırmış. “Hiç böyle bir çıkış beklemezdim. ‘Bizim konuyla alakamız yok’ dedi.

        Bu nasıl olur?’’ dedi.

        Ona anlattım.

        Size de anlatayım.

        Genelkurmay Başkanı Özel, “Açılımda bizim fikrimiz sorulmadı. Biz de hiçbir şeyden haberdar edilmiyoruz. Bizim kırmızı çizgilerimiz var. Oraya dayanırsa biz de konuşuruz’’ dedi ya, ben buna açıklama değil “sigorta’’ diyorum.

        Genelkurmay Başkanı bu açıklamayla kendini ve bir ölçüde başında olduğu kurumun çalışanlarını sigorta altına almaya çalışıyor.

        Çünkü Genelkurmay Başkanı da biliyor ki, şu anda pek çok kamu görevlisi gibi kendisi de, kurumu da suç işliyor.

        PKK’lılar artık dağlarda değil kentlerde cirit atıyor.

        Artı PKK’lılar resmi kolluk gücü gibi Doğu ve Güneydoğu’da kendilerini görevlendiriyor, bu görevleri ifa ediyor.

        Bırakın Güneydoğu’yu, Doğu’yu, İstanbul’da IŞİD’e karşı operasyon yapıyor, bunu televizyonlarından, ajanslarından duyuruyor.

        Buna karşın devletin güvenlik güçlerine “Karışmayın’’ denilmiş.

        PKK’lı geçiyor; asker, polis başka tarafa bakıyor.

        Devletin boşalttığı karakola PKK yerleşmiş, asker karakolun çevresinden dolanıyor.

        Çünkü ona “Karışma’’ denmiş.

        O da karışmıyor.

        Ama biliyor ki, yaptığı yasalar önünde suç.

        Özel de işte bu yüzden “Biz bu işin dışındayız” diyor.

        Biliyor ki, bir gün hesap dönerse başkasına gerek yok, bu hükümet bile onları suçlayacak.

        Faturayı onlara kesecek.

        Modernliği Kürt devletine kaptırdık

        ORTADOĞU’ya dışarıdan bakanlar, geçmişte “modern bir toplum’’ ve “modern bir devlet’’ olarak Türkiye’yi görürlerdi.

        Eksiklerine, hatalarına, demokrasisindeki kusurlara rağmen yine de “en modern Ortadoğulu’’ Türkiye’ydi.

        Bir süreden beri bu durum değişmeye başladı, hatta değişti.

        Artık Ortadoğu’ya dışarıdan bakanlar, Ortadoğu’nun en modern toplumu veya yönetimi olarak Türkiye’yi değil Kürdistan’ı görür oldular.

        Evet çok eksikleri var...

        Ekonomik olarak henüz çok güçlü değiller.

        Toplum, refah toplumu olamadı.

        Demokrasileri çok oturmuş değil.

        Almaları gereken çok yol var, ama görüntüleri modern.

        Çünkü din eksenli politika yapmıyorlar.

        Ortadoğu ve dünya olaylarına din eksenli yaklaşmıyorlar.

        Mezhepçilikleri yok.

        Çok dinli bir toplumu birlikte yaşatabiliyorlar.

        Etnik yaklaşımlarını önemli ölçüde törpülediler.

        Bölge sorunlarında Batı toplumlarıyla eşgüdümlü davranabiliyorlar.

        Tüm bunlar da kurulmakta olan Kürt devletini dünyanın gözünde modern bir toplum olarak algılatıyor.

        Bu arada “yeni Türkiye’’ adı altında biz dünyadan koparken, Kürtler eski Türkiye’yi model yaparak ve eski Türkiye’nin hatalarından ders alarak dünyayla entegre oluyorlar.

        NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

        “Ne şehittir ne gazi” diyemediklerimize “Şehit” demediğimiz zaman.

        Diğer Yazılar