Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Şu anda haline en fazla acımamız gereken kişi kim olabilir?

        Hayır, aklınıza gelenlerin hiçbiri değil; hiçbir zaman aklınıza gelmeyecek biri: ABD başkanı Barack Obama...

        Düşünün: Hayatınız hep savaş-karşıtlığı cephesinde geçmiş... Üniversitede oda arkadaşlarınızı çocukluğunuzu geçirdiğiniz ülkeden (Endonezya) âşina olduğunuz müslüman öğrencilerden seçmişsiniz... Siyasete ‘barışçı’ sloganlar eşliğinde girmiş, senatörken Bush’un savaşlarına şiddetle karşı çıkmışsınız... Başkanlık yarışında savaşları bitirmeyi ve askerlerini Ortadoğu’dan çekmeyi Amerikan halkına vaat etmiş, seçildikten sonra da İstanbul ve Kahire’den İslâm Dünyası’na yeni bir beyaz sayfa açacağınızı duyurmuşsunuz...

        Obama’nın Beyaz Saray’daki geçici ikametinin sonuna doğru olana bakın bir de: Amerikan uçakları Suriye üzerine bombalar yağdırıyor; Obama da kara harekâtı için emir vermek ve askerlerini bölgeye göndermek zorunda kalacağa benziyor...

        Bir hukukçu Obama; savaşlarına Kongre’den onay almadığı için Bush’u Amerikan Anayasası’nı çiğnemekle suçlayıp duruyordu; şimdi kendisi Suriye’ye savaşını onaysız başlatmış oldu.

        Ne kadar hazin bir durum değil mi?

        Hem de komplolara âlet edilerek...

        Wesley Clark ABD ordusunun en parlak generallerinden... Kosova’ya müdahale edildiği dönemde NATO başkomutanıydı. Emekliliği sonrası ABD başkanlık seçiminde adı geçmeye başladı; 2004’te kazanacak gibi görünürken adaylığını geri çekmişti.

        açıkladı

        Ürperdiniz, değil mi?

        Daha da ürperin diye, adım adım uygulandığı artık iyice ortaya çıkan planın hayata geçirilmesi için başvurulan ispatlı şeytani yöntemi de yazayım: Yalanla dolanla kamuoyu oluşturma yöntemi...

        burada başladı

        ‘Horasan tehdidi’ haberleri adsız kaynaklara dayandırılarak veriliyordu ABD medyasında, şimdiyse “Böyle bir grup yok” diyenler adları ve unvanlarıyla medyada yer alıyor.

        Gazeteciler birbiri ardına günah çıkarıyor...

        Söylenen, Suriye’yi bombalamayı Amerikan toplumuna mâzur gösterebilmek için yönetimin böyle bir yönteme başvurduğu... IŞİD ABD’yi tehdit etmiyorsa, o zaman size tehdit eden Horasan’ı verelim” ayağı...

        ‘Yönetim’ deniliyor, ama savaş kararı vermekte zorlanan Obama’yı ikna için uydurmuş olabilirler bu aslı astarı olmayan tehdidi...

        İşler ABD’de böyle görülüyor da başka ülkelerde durum çok mu farklı sanki?

        Ak Parti hükümeti ‘IŞİD yanlısı’ diye damgalanarak bulaşmak istemeyeceği savaşa doğru itilmiyor mu?

        Diğer Yazılar