Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Düzelmeye başlayan Türkiye-Rusya ilişkilerinin, uçak krizi öncesinden daha iyi olacağına dair ciddi beklentiler oluşmuştu, ancak Rusya bu yönde olumlu adım atmakta direnen taraf oldu. Son olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Putin arasında Moskova’da gerçekleşen zirvede sonrasında, Türkiye’nin ihraç ettiği yaş meyve-sebzeye koyulan yasağın kaldırılmaması, aradaki buzların tam olarak erimediğinin ilk işaretiydi.

        Türkiye’nin Rusya ile ilişkileri düzeltmek için her türlü adımı atmasına rağmen, sadece ticari ilişkilerde değil, siyasi birçok hususta da sıkıntılar giderilemedi. Mesela her türlü vahşete, insan kıyımına, göçe rağmen Rusya’nın Beşar Esad’ın arkasında durması, PKK/PYD’yi desteklemesi önemli kırılmalara sebep oldu.

        Bir de görünmeyen meseleler var; Rusya ile uçak krizi öncesi doğalgazda indirim konusunda belli oranlarda anlaşılmasına rağmen kriz sonrası bu gerçekleşmedi. Hatta BOTAŞ, doğalgazda indirim meselesini ticari bir tartışma olarak Uluslararası Tahkim’e götürdüğü için Rusya, bir jest olarak tahkimin geri çekilmesini istedi. Türkiye çekmeyince, Rusya buna tepki olarak Gazprom’dan gaz alan 3 özel Türk şirketini şubat sonu itibarıyla tahkime verdi.

        Türkiye de Zonguldak-Kırım arasında başlatılması planlanan gemi seferlerini rafa kaldırdı.

        Ayrıca Türkiye, buğday ve bir dizi ürünün vergisiz ithal edildiği ülkelerin yer aldığı listeden Rusya’yı 15 Mart’ta çıkarması üzerine, Rus buğdayına Türkiye pazarı kapanmıştı. Uçak krizi sonrası, Rusya’nın Türkiye’den çok fazla jest beklerken kendisinin birkaç hususu eskiye döndürmekten öteye fazla adım atmaması üzerine iki ülke arasındaki iyi niyetli girişimlerin yerini eldeki kartlara göre pazarlık yapma anlayışı aldı.

        Son günlerde “Esad’sız Suriye” meselesinde, Türkiye-ABD yakınlaşmasıyla da bugünkü manzara ortaya çıktı. Ancak, Batı’nın ekonomik ambargosu karşısında sıkıntılı günler geçiren Rusya’nın, Suriye’de ABD karşısında geri adım atması gibi Türkiye ile olan ilişkilerinde de zamanla anlaşmacı tavır göstereceğini tahmin etmek zor değil.

        Çünkü Türkiye’nin Rus buğdayına vergi koyması sonrası işler bu noktaya geldi. Tam bir Rus yöntemiyle işi çözme, pazarlık etme anlayışı. Bu sebeple, Rus haber ajansı Ria Novosti’nin, Rusya Havacılık Kurumu’nun, “Havayolu şirketlerine Türkiye’ye charter seferlerinin durdurulabileceğine dair mektup gönderdiği” yönündeki haberinin dikkate alınması gerekir. Şimdilik “iddia ediliyor” şeklinde verilen haberlerle aslında Türkiye’nin nabzı yoklanıyor.

        İki gündür Rus medyasının gündeminde olan konu, Devlet Başkanı Putin’in sözcüsü Dimitri Peskov’a sorulduğunda, verdiği cevap yeterince açıklayıcı: “Bu Kremlin’in değil, daha çok hükümet ve Rusya Havacılık Kurumu’nun konusu.” Meali şöyle: “Böyle bir mesele var, ancak Kremlin, konu büyüyünce, pazarlık malzemesi haline gelince ilgilenir.” Rusya seyahat sektörü lobisi sözcüsü Irina Tyurina, Rusya turizm acentelerinin, Rusya hava ulaşımı gözlemcisi Rosaviatsia tarafından, Türkiye havalimanlarına yapılacak charter uçuşlarının durdurulabileceği konusunda uyarıldığını bildirmiş. Federasyon Konseyi Savunma Komitesi Başkan Yardımcısı Frants Klintseviç, Türkiye’ye charter seferlerinin durdurulmasına ilişkin haberlerin önlem olduğunu düşündüğünü söylemiş. Hasılı ortada böyle bir mesele var.

        Rusya’nın şu an Türkiye’ye karşı kullanabileceği en önemli kozu turizm. Çünkü bu sene Avrupa’dan eksilen turist açığını, Türk turizm sektörü yaklaşık 3.5 milyon Rus turistle kapatma hesabı yapıyordu. Ruslar da gelmez ise sektör ciddi sıkıntı yaşayacaktır. Onlar da bunu görüyor. Ancak Rus liderler yüzünden ekonomik sıkıntılar yaşayan ve Türkiye’de hesaplı tatil yapmak isteyen Rus kamuoyunun dikkate alınması gerekir. “Türkiye’deki iç politik durumun ağırlaşması” gibi saçma sapan bir gerekçeyle charter uçuşlarına yasak getirme kartını kullanan Rusya’nın bu yüzden kendi içerisinde de sıkıntılar olabilir.

        Diğer Yazılar