Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İki taraftaki beklenti ve psikolojinin birbirinden taban tabana zıt olduğunu baştan belirteyim.

        Neden de MİT TIR’ları davasıyla başlayan sürecin getirdiği nokta...

        CHP’ye hâkim psikolojiden başlarsam...

        Koridorlarının her bir köşesinde, sanki birilerinin o an gelip CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu tutuklayacakmış gibi bir hava hâkim.

        Hatta o kadar yüksek ki, düğün davetiyesini götüren kişiye Kılıçdaroğlu’nun, bugünden söz vermemek için dile getirdiği, “O zaman bakalım durum ne olur...” cümlesi dahi sanki kendisinin de aynı beklenti içinde olduğu şeklinde algılanıyor.

        Böyle bir durumla karşılaşılması durumunda mücadeleye hazır ruh halinin yarattığı gerilim tüm binada öfke üretmiş ve kasmış durumda.

        ‘YARGIYA TAŞINIYOR’

        Nitekim Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan da bu durumu, “Konu öfkeli de ondan” diye açıklamaya çalıştı.

        Kılıçdaroğlu hakkında bir kaygılarının olmadığını kayda geçirdi.

        Bununla birlikte Kılıçdaroğlu’nun tutuklanma ihtimalini de göz ardı etmedi, ancak doğrudan adını koymadan şöyle dedi:

        “Genel başkan ve partiye işlem gerektirecek bir durum yok, ama eğer konu o noktaya gelirse CHP seçmenini kimse tutamaz...”

        HDP Milletvekilleri ve Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğunu da anımsattı.

        “Bütün siyaseti vatan hainliği iddiası üzerinden yeniden dizayn etmeye çalışıyorlar. Hezeyan içindeler” deyip ekledi:

        “Bize 7 soru sormuşlar; hepsine “Evet” desek ne olacak? Kapanmış meseleyi tekrar açtılar. Farkında değiller, Türkiye’ye de kaybettirir; içinden çıkılmaz sürece sokar. Bunları ‘alıverirler’ korkusuyla söylemiyoruz, siyaseti kriminalize etmeye kalkmasınlar...”

        Tezcan, MİT TIR’ları iddialarına dönük olarak yargı sürecini başlatacaklarını da söyledi.

        “Kim ne biliyorsa, getirir o iddialarını ortaya koyar. Arkadaşlar çalışıyor, genel başkanımız ve partimizle ilgili iddiada kim bulunduysa dava açacağız” dedi.

        CHP’ye hâkim olan bu havanın kısa sürede dağılması olası gözükmüyor.

        Hatta gelişmenin, Adalet Yürüyüşü sonrası yaşanan ataleti giderip partiye yeniden adrenalin yüklediği de bir gerçek.

        ‘ALINIR DEMEDİK’

        Tartışmanın diğer tarafındaki duruma gelirsek...

        Şunu baştan belirteyim, meselenin bu kadar gerilimli bir noktaya ulaşmış olmasından AK Parti de hoşnut değil.

        Hatta, “anamuhalefet partisi liderinin hapse atılacağı” gibi bir algının ortaya çıkmasından oldukça rahatsız.

        Nitekim Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal da dünkü sohbetimizde, “Biz ‘Yargılanır’ gibi bir söz söylemedik; arzu da etmeyiz” dedi.

        Tartışmanın bu aşamaya gelmesinden de hoşnut değildi.

        Ünal, bunun ötesinde fazla bir şey söylemek istemedi.

        Ancak Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın da dünkü basın toplantısında dile getirdiği gibi AK Parti böyle bir algının ortaya çıkmasından hoşnut değil.

        Kalın’ın dün altını çizdiği, “Erdoğan’ın şiir okuduğu için hapse girdiğinde, 27 Nisan e-muhtırasında hep hukukun yolunda gitmeyi tercih ettiğine” dönük cümleleri de bunun en açık göstergesi...

        Ancak seçim süreci yaklaştıkça bir süredir hafızalarımızdan giden siyasetin gerilimli ortamına yeniden dönüleceği de açık...

        Diğer Yazılar