Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Öyle yüzde 50 yüzde melli diye ayırmadan…

        Bu utanç herkesin üzerine yazılıyor!

        En çok da elbet AKP’liler sorgulasın, “Bu utanç niye” diye!

        ***

        Başbaşkan ve iktidar, Türkiye’yi aldı…

        Mısır darbesini yaptıran, yüzlerce insanı katleden Mısır ordusunun arkasında duran…

        Ortadoğu’da halkların umutlarını hep öldüren…

        El-Kaide ve benzerlerini yetiştiren…

        Dünyanın başka yerlerinde karanlık rejimlere ve askeri darbelere finansörlük yapmış olan…

        Ortadoğu’da Filistin’i, İsrail’i değil; İran’ı öncelikli mesele yapan…

        Kirli para-kanlı rejim sentezlerinin en usta kimyacısı…

        Demokrasi, insan hakları, kadın-erkek eşitliğinin azılı düşmanı…

        Saray, saltanat, debdede, servet temerküzü gölgesinde Sünni Arapların yoksulluğunun da başlıca müsebbibi…

        Bölge halklarına karşı hep ABD’nin, İngilizlerin kılıcı yahut kılıfı olmuş…

        Madem öyle Çanakkale vb. “kahramanlık” öyküleri seviliyor, o günlerde sırttaki hançerin sahibi…

        (Vallahi gerisini de öncelikle tüm “Müslümanlar” eklesin)…

        Suudi Arabistan despotlarının yanına, daha doğrusu peşine yerleştirdi!

        ***

        İnsan bir “Rabia’da katledilenler”den utanır…

        Arkasından gözyaşı dökülmüş “Esma kızımız”ın ruhundan utanır…

        Dört parmağına bir bakar da, Suudi Kralı’nın onları koskoca bir millete yedirip yutturmasından utanır!

        İnsan, demokrasi vesaire diye atıp tutarken, insanların en temel haklarının kadim düşmanı olmuş bir rejimin petrol karasının, kirli parasının önünde boyun eğmekten utanır!

        Bu mudur, “Esed diktatörü”ne karşı Arap-Müslüman halklara verilecek umut, açılacak ufuk?

        Bir utancı başka bir utançla sıvamak mıdır, güzel ahlak, hakiki Müslümanlık, insan sevgisi, kardeşlik ve barış?

        “Darbeciii Sisiii” diye bağırırken, Sisi’yi darbeci yapan bir Saray’a kapılanmak mıdır, delikanlılık, mertlik, yiğitlik, doğruluk?

        Bu ülkenin sıvasız hanelerinden asker çocukları; Kralların, Emirlerin, Sisilerin peşi sıra, bir nevi El-Kaide ve El-Nusra müttefiki halinde başka yoksulların gırtlağına yapıştırmayı, onların silahlarıyla cansız düşürmeyi düşünebilmek midir ileri demokrasi?

        Millet iradesi bir yana, milletin kendini azıcık ifadesinin dahi ölümcül yasak olduğu hanedanlıkların yağdanlığı mı olmaktır, milletimizin iradesi?

        Bir despota karşı ittifak diye; bu eski, köhnemiş, ancak parayla, silahla, baskıyla, darbelerle, halkları ezerek, emperyalizmle işbirliği içinde ayakta duran rejimlerle kanka, banka kesilip aynı tanka binmek midir Yeni Türkiye?

        ***

        Bu iktidar “çukurdaki yoksulların isyanı” idi; “Havuz’daki zenginlerin destanı” oldu; tamam.

        Bu iktidar “demokrasi umudu” idi; “bürokrasi şahı” oldu; tamam.

        Bu iktidar “anti-militarizm” vaadi idi; “militarizm paşası” oldu; tamam.

        Bu iktidar “barış ihtimali” idi; “baraj için barışı bir kaşık suda boğmaya hazır” hale geldi; tamam.

        Bu iktidar “komşularla sıfır sorun” idi; “sıfır komşulu” hale geldi; tamam.

        Bu iktidar Ortadoğu’da ayaklanan, umut sahibi olmak isteyen, Türkiye sayesinde “sandık”ı, demokrasiyi, güçlü rejimlere, otoriter liderlere başkaldırıyı mümkün görebilen “halkların ufku” idi; “Sarayların alacakaranlığı” oldu; tamam.

        Ama iktidara gelişinin hemen ardından, Ortadoğu’da bir ülkeye (Saddam da despottu nihayetinde) ABD-İngiliz-Suudi müdahalesi, işgal ve istilaya karşı Türkiye’nin yüzde 80’inin itirazıyla mutabık düşmüş, “tezkere”yi geçirmemiş, içindeki karşı oylarla geçirememişti.

        O gün bir ülkenin, bir halkın, o arada iktidarın ve muhalefetin, Meclis’in de itibarıydı.

        Geldik bugüne…

        Artık Türkiye’nin yüzde 80’inin savaş, askeri müdahale isteyip istemediğine bakmadan; o kararı Suudi Sarayı ile alır hale geldi!

        İşte bunun adı utançtır!

        Mısır halkının iradesinin ve çocuklarının katledildiği meydandaki darbeye isyandan…

        O meydanda onları katleden darbecilerin ve efendilerinin yanında hazır ola geçiş…

        Halkın Rabia’sından sıvışıp Suudi Sarayı’nın Rabıta’sına ilişmek hepinizin ama maalesef hepimizin de utancıdır!

        Diğer Yazılar