Emrah Altıntoprak: Kocaman bir iş bu

* Sahne ve Performans Sanatları Bölümü'nden mezunsunuz, oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz, biraz kendinizden bahseder misiniz?

Lisede tiyatro yapmaya başladıktan bir süre sonra belediye tiyatrosunda oyunculuk yapma şansı yakaladım. Orada geçirdiğim iki sene sonunda oyunculuk okumak istediğime karar vermiştim ama ailemi ve kendimi bu fikre alıştırmak için pek çok tiyatroda sahne arkasında yer aldım.

“KIZILCIK ŞERBETİ’ BIÇAK SIRTI BİR KONUYU İŞLİYOR”

* SHOW TV'nin ilgiyle takip edilen dizilerinden 'Kızılcık Şerbeti'nin oyuncu kadrosunda yer alıyorsunuz... Dizinin hangi özellikleri projede yer almayı kabul etmenize neden oldu? Sizi etkileyen neydi?

Dizi, oldukça bıçak sırtı bir konuyu işliyor. Açıkçası senaryoyu okuduğumda biraz tedirgin olmuştum. Çünkü anlattığımız hikâye, yazan, yöneten ya da oynayanlar bir taraf tutarsa mesaj verme kaygısı güden tek boyutlu bir anlatıya dönüşebilirdi. Korktuğum gibi olmadı. Dizimizin bana kalırsa en büyük marifeti, izleyicilere taraf diye bir şeyin olmadığını hatırlatması. Hem sosyal hem kültürel olarak birbirinden farklı iki ailenin, birbirini seven iki genç sayesinde, kendi yanlışlarının farkına varmasını, birlikte yaşayabilmesini, anlaşabilmesini çok kıymetli buluyorum. Bu da tabii ki senaristimiz Melis Civelek ve yönetmenimiz Ketche sayesinde.

* Dizide 'Mustafa' karakterine hayat veriyorsunuz. Canlandırdığınız karakteri biraz anlatabilir misiniz? 'Mustafa' nasıl biri?

‘Mustafa’, aklı ve kalbiyle Ünal ailesinin en küçük çocuğu gibi görünse de, kardeşlerin en büyüğü. ‘Mustafa’nın aklı biraz yavaş işliyor ama hayata çoğu insanın aksine daha pozitif ve kalpten bir sevgiyle bakıyor... Birçok ailede olduğu gibi kardeşler arasında kıyas da var. Bu açıkça konuşulmasa da tavırlarla belli ediliyor. ‘Mustafa’nın çatışması ve hikâyesi de bu yüzden gerçek ve izlemesi keyifli oluyor.

* 'Kızılcık Şerbeti', izleyicilerden oldukça ilgi görüyor. Sizce bunun temelinde hangi unsurlar vardır?

Tüm karakterlerin kendi hikâyelerinin olması ve dizinin yalnızca tek bir aksa hizmet etmemesi diye düşünüyorum. İzleyen herkesin kendinden ya da çevresinden hikâyeler bulduğu kocaman bir iş bu.

* Sizce bu diziyi diğer projelerden ayıran en önemli özellik nedir?

Birden fazla etken vardır muhakkak ama bence en önemlisi, hem hikâyesinin hem üslubunun özenli ve güçlü olması. Birkaç bölüm önden çekmemize rağmen, yeni bölüm senaryosu her geldiğinde ben de izleyicilerle aynı heyecanı yaşıyorum.

“TANIMADIĞIM, UZAK OLDUĞUM KARAKTERLERİ OYNAMAYI SEVİYORUM”

* Peki karakterle gerçek hayatta örtüştüğünüz ortak özellikleriniz var mı? Genelde siz de sakin biri misiniz?

‘Mustafa’yla tamamen zıt karakterlere sahibiz. Oyunculuk dışındaki işlerde ya da özel hayatımda ‘Mustafa’ gibi insanlara pek tahammülüm yoktu açıkçası. Benim için ‘Mustafa’yı oynamanın çekici yanlarından biri de buydu. Tanımadığım, uzak olduğum karakterleri oynamayı çok seviyorum, her oyuncu gibi. Çünkü o karakterleri oynamak, o karakterleri anlamayı da gerektiriyor, anlamak da sevmeyi sağlıyor. Artık çok daha anlayışlı olduğumu söyleyebilirim.

* Tiyatro geçmişiniz de var... Tiyatro sizi nasıl besliyor rol model aldığınız isim ya da isimler nelerdir?

Tiyatro her yönüyle bazen ben farkında olmadan bile eğitiyor beni. Oyuncu kondisyonu diye bir şey var bence ve bu kondisyonu diri tutmakta tiyatronun rolü çok büyük. Çoğu zaman bunu oyunda oynarken değil de, sonrasında dizi, film setlerinde fark ediyorum. Rol model aldığım biri pek yok. Bu meslekte herkesin yolunun, hikâyesinin kendine has olduğunu düşünüyorum ve birilerini rol model almak da ister istemez kendinizi kıyaslamanıza sebep oluyor. Başarı ya da başarısızlık göreceli kavramlar, bu kavramları beğendiğimiz, sevdiğimiz oyuncular üzerinden tanımlamanın yanlış olduğu kanaatindeyim.

“GERİYE DÖNÜP BAKTIĞIMDA ‘EVET’ DEDİKLERİMDEN ÇOK MUTLUYUM”

* Son olarak çalışmalarınıza dönüp baktığınızda neler hissediyorsunuz? Bundan sonraki planlarınız arasında neler var?

Bir oyuncu olarak sanırım en zor şeylerden biri, ‘Hayır’ diyebilmek. Ben geriye dönüp baktığım zaman ‘Evet’ dediklerimden çok mutluyum. Sonraki planlarıma gelince de, şu an tek gündemim ‘Mustafa’yı bu işe yakışır şekilde doğru canlandırmak. Gerisi kendiliğinden gelecektir.

'Kızılcık Şerbeti', heyecan dolu 12. bölümüyle ekrana gelecek. Restoranda yaşanan rezaletten sonra Kıvılcım uzun süre kendine gelemez, Ömer’in boşanmamış olduğu gerçeğini çok acı bir şekilde öğrenmiştir. İkili arasında büyük bir yüzleşme yaşandıktan sonra Kıvılcım artık asla Ömer’le görüşmek istemediğini açık bir şekilde belirtir. Alev’in yaptığı kaza sonrası yardımına koşan Abdullah ile yolları bir kez daha kesişmiştir. Bu yakınlaşma, kaza geçiren çocuğun ailesine yardım etmek için birlikte hareket edeceklerinden bir süre daha sürecektir. Nursema’nın Umut ile buluşmasına büyük tepki veren Pembe ile Nursema’nın arası çok gergindir. Pembe ikilinin arkadaşlığına bir son vermek için kendince bir çözüm yoluna gider. Nilay’ın tekne sevdasının, onu ve kocasını zor duruma düşüreceği ufaktan belli olmaya başlar. Pembe’nin yoldaki torunları için kuracağı Zekeriya Sofrası iki aileyi bir araya getirecek, bu tür olaylardan hiç anlamayan Alev yine pervasız hareketleriyle ortamı gerecektir. Doğa ve Fatih ilişkisi gayet yolunda giderken, çocuk odası, duvar kağıdı derken yine büyük bir çıkmaza gireceklerdir. Doğa artık bu ilişkiyi sürdürebilmenin imkanı kalmadığına inanarak büyük bir karar verir.